ra
geceler…
geceler sabah olmak bilmiyor…
bu geceler, kahrolasý soðuk geceler
un ufak toprak, yarý boz yarý mor;
aðlaþýr durur zindan karasý bulutlar
müebbetliktir, zamana hapsolmuþsa keder
sabahýn ilk ýþýðýyla seni kusacak rüzgar
ve yine ayný türkü aðzýma dolanacak bugün:
“bize de derler çakýcý, yârim fidan boylum”
ah!.. bitmek bilmeyen bu huysuz geceler
tir tir üþüyorsa bu huzursuz yalnýzlýðým,
it gibi baþýboþ dadanýp duruyorsa hüzün,
koynumda yokluðunla bir þeyler yaþamak yarým
bu daðlar tepeler de benim gibi bitkin ve üzgün
biliyorum, pus gibi sinsice üþüþen bu dizeler
kim bilir, bu daðlarýn tepelerin eteðinden
korkusuzca atýlýr mahrumiyet ovalarýna hayatýn
ve atýldýkça zihnime perçin perçin hayalini kazýyor
nitekim senin hediyen rova’mycine spiramisin,
jilet gibi sancýsýyla bu satýrlarý içime yazýyor
seni getirmiyor bu haydut geceler, lanet geceler
avuntum bir fincan kuru kahve, acý bir tütün
tuhaf bir þey ama sevmek deðil benimkisi kesin
belki baþka bir ölmek elinden büsbütün
bu geceler, kahrolasý soðuk geceler…
raþit nadir,
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.