‘Güz yangýný düþerken geceye
ýslanýyordu eylül’...
ömür sustu nicedir
alýþýlmýþlýðýn ötesinde
bir bað vardý çözülmeyen
adý sevdaydý
adý umut
adý sukuttu belki de..
papatyadan taçlar yapardým
göllerine daðýtýrdým kuðularýn
bir olurdu iki yürek
benliðin ötesinde
hasretin özünde bakýþlarýn
sürgünüyüm hislerimin
bendeki kanayan mevsimler
onulmaz sancýlar içinde
ve anlayamadýðým
anlamsýzlýklarýn deminde..
biz diyebilmekti hesapsýz
bir inþirah iþlerken ruhuma
kaçma ram olduðun duygularýndan
saklanma haziranýna
yüreðime sýðmadan
muhtaçlðýný bilemezsin serinliðin..
mahcubiyetim derin bir iççekiþ bende
çözüldüyse kalemim
bil ki hazinesindendir sevginin..
sözcüklere astýysam sevdamý asilce
iþledim gergefinde edebin..
güz yangýný düþerken gönlüme
ýslanýyordu
sana yazdýðým
her kelime..
ve ..yüreðin yüreðimde....
Züleyha Özbay Bilgiç
Kütahya