Tu
Akşam ile gelen...
Sordum, yumuk elli bebekleri, anne kucaðýna.
Sordum, ahu gözleri sevinin ýslaklýðýnda yaðmurlara.
Hep vuslata mý akar göz yaþlarý,
ayrýlýðý mý kucaklar kollar.
En son düðme açarken sineyi,
ferah rüzgârlara,
beyazýn albenisine mi yanar sabah güneþi.
Lir sesinde mi canlanýr milat.
Hangi efsanede kahramanlaþmistir
antik zamanlarýn tanrýlarý.
Sel sularýnda mý arar izini kasým yaðmurlarý.
Hangi telaþa paniði ekler okyanus tayfunlarý.
Güneþ kýzýlýný tepelere asýp gidiyor
gülümseyen yüzünü ardýna býrakarak.
Gözlerimde hasretin izi,
kahve rengi mutluluðu yansýtýyor ayrýlýða.
Kabuðunu kýrmak istiyor zaman kendi tünellerinde.
Tepenin üzerindeki aðaçlar kendi yalnýzlýklarýna çekilirken üzerindeki tüneyen kuþlarýn hayaline ninni söylüyor rüzgarlar karanlýðýn içindeki teselli melekleriyle birlikte.
Ufkun kara deliðinden içeri düþüyor benliðim.
Kendi yalnýzlýðýna irkiliyor,
kuþlarýn tunediði aðaç yapraklarý arasýndan.
Kýsa kesif bir ürperti tenimde.
Yarýnýn kaygýsýný göz kapaklarýna yüklüyor gözlerim.
Ürküten gelecek tohumunu
saçýyorum karanlýðýn tarlalarina.
Her dilek gecenin karanlýðýna teslim.
Sabahýn gölgesi þakaklarýma deðerken uyanmak istiyorum güneþin parlayan umuduna.
Sevdiklerim kalbimin tahtýna oturmuþ.
Bahtýma esecek ferah rüzgârlara
baðlanmýþ beklentiler dilimde bir duanýn ucunda.
Yorgun ellerim
ýslak avuçlarýmda sevgiyi gizliyor usulca
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.