Efkâr dumanlý baþým, kor kesilen göðsümle
Sönmeyen bir yangýna beni býraktýn gülüm.
Dudaklarýnda belli belirsiz tebessümle,
Bir yaktýðýn ateþe bir bana baktýn gülüm.
Hiçbir týlsým aramam, yakut inci mercanda;
Nasýlsa tebessümün hayýr býrakmaz canda.
Sihirli gözlerine vurulduðum ilk anda,
Yakýcý kezzap gibi gönlüme aktýn gülüm.
Yedi iklim dört bucak haberin uçuruldu,
Dediler ki : Yakut taht, sýrça saray kuruldu.
Görenler þöyle dursun iþitenler vuruldu,
Nazlý Kuzey Tacý’ný kim için taktýn gülüm?
Kapýlarak tozpembe hayallerin rengine,
Koþtursam da ömrümce varamadým dengine.
Yetim düþlerde bile kanat çýrptýn engine,
Gönüldeki sultanken gözden ýraktýn gülüm.
Akla ziyan buðusu seher yeliyle esen,
Gökkuþaðý renklerden biçilmiþ iki desen,
Nazlý çatlamasýyla görünce nefes kesen;
Büyülü gonca ile, bana yasaktýn gülüm.
Günler aylara akýp, göz kýrparken seneye,
Zemheride bu yangýn neye benziyor neye?
Yarým kalan sevdalar dönerken efsaneye,
Gözümde bulutlanýp gönlümde çaktýn gülüm.
Kerem’in küllerini saçlarýyla süpüren
Aslý’ya gönül verip var mý hiç sefa süren?
Cevherleri eritip volkan diye püsküren
Ateþin insafý var, sen baþka yaktýn gülüm!
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.