Tabibim
Gönül kuþu, mevsimsiz bir dala konar.
Sonbaharda aðlayan, narmýþ tabibim.
Bir tarafým yanarken, diðeri donar;
Sol yaným ateþ, saðým karmýþ tabibim.
Gülün taç yapraðýna düþtü kýraðý.
Yeri, fizan çölünden daha ýraðý.
Göðsüme gizli inen sevda mýzraðý,
Yüreðimi ikiye yarmýþ tabibim!
Bana ’Unut! ’ deme hiç, söz veya ima.
Gözlerimin önünde hep ayný sima!...
Hangi yöne dönüp de baksam daima:
Hayali ufuklarý sarmýþ tabibim.
Feleðin pençesine nasýl çatýlsa?
Bir alýcýsý yok ki, kime satýlsa?
Ferman ayrýlýk ise kaç kez atýlsa:
Israrla düþeþ gelen zarmýþ, tabibim.
Hicraný kader yazmýþ felek yazarý,
Kavuþma rüyasýna deðmiþ nazarý
Sürünmeme hükmetti, kýsmetin zarý.
Dikenli aþk yollarý darmýþ, tabibim.
Gözlerimde elemin deresi mi var?
Gönlümde bir sevdanýn karesi mi var?
Ayýr, sütten beyazý! Çaresi mi var?
Sevdasýný ruhuma karmýþ, tabibim.
On bir inci, gerdanlýk. Boynunun süsü.
Senin hasret dediðin: Ömür törpüsü.
Kaç vedaya tanýktýr, Drina Köprüsü? (*)
Ölümden de beteri varmýþ, tabibim!
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.