Kimi zaman dalgayý çarparsýn tokat gibi yüzüne, kimi zaman basýp geçer serseri ayaklar aðlayan gözlerine.
Bazen bir martýnýn kanadýna yüklersin kendini, bazen simitçi çocuðun kýrýk tablasýna daðýlan susamlar gibi… Ýþte þu "bazenler" var ya þu "bazenler" onlar yakýp kavurur beni.
Elimi uzatýp kubbelerinden alsam kara bulutlarý, silkelesem eteklerinde sakladýðýn tüm kara tozlarý. Ah ki ne ah! Gelinliðini giyememiþ yar gibi duruþun var ya iþte aþk, aslýnda tam da orada.
Býrak, býrak daðýlsýn zil çalan tüm eteklerin. býrak salýnsýn beþik gibi görünen tüm köprülerin. Býrak ki yüreðinde kurduðum baðdaþýn huzuruna varayým. Býrak ki tüm ninnilerinin sefasýnda huzurla uyuyayým. Sükûtun gözyaþlarý ile boðulduðu bir dehlizi besleyen iki bulut gibi çarpýþýr ya bazý ruhlar, Býrak, býrak ben de sendeki ruh olayým, ben de sana çarpan ruh olayým. Aþk olayým, aþkýn olayým...
Serpil Çavuþoðlu Tarih : 13/04/2013 - 22:36
Sosyal Medyada Paylaşın:
Serpil Çavuşoğlu Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.