ÖLÜME DOĞRU SÜRÜKLENEN YAPAYALNIZ BİR YÜREĞİNDEN KALMA ESKİ BİR MEKTUBUNDAN YAŞANMIŞ BİR ALINTI...
Aðýrdý gökyüzünün solgun ruhundan yansýyan gözyaþlarý
Vefaya muhtaçtý uzaklara karanlýk gecelere deðin kaçýp gitme telaþýndaki esir bakýþlarý
Zamanýn içinde kuruyup hapsolduðu çaresizliðin girdabýndaki kayýp gençliðin ilk göz aðrýsýydý
Bir vakit soðuktan titrek bedeniyle arsýz rüzgârlara deðin ayakta kalmaya direnirken
Cebinde üç beþ kuruþ para, eski yýpranmýþ kokulu bir mektup yüreðinde eskimeyen yarasýyla
Savrulmuþtu aþkýn sel sefil suskun þehrinin ölümlü sokaklarýna.
Ne acýlar yaþamýþtý ufacýk bedeniyle,
Nice amansýz kavgalarýn þiddetin ortasýnda terk edilmiþti yapayalnýz
Kaç defadýr ölümün keskin kan kýrmýzýsý çizgisinden geçer olmuþtu
Lakin yetememiþti iþte!
Bedenini yok edip þehrin uzak köþelerinden birinden aþaðýya sonsuzluða býrakamamýþtý çaresizce
Direnememiþti yalnýzlýðýn kara yazgýsýný.
Zamana sürüklenen zayýf bedenine kor olup düþmüþtü bir kere
Sevmek, sevilmek, sevdiðine sýmsýký sarýlmak neydi, nasýl histi dahi bilemeden
Kayýplar þehrin uðursuz sokaklarýnda eriyip gitmiþti sokak lambalarýnýn hýrçýn ýþýklarý arasýnda.
Nasýl da deðiþtirmiþti zaman onu bir çýrpýda
Her ayak basýþýnda dünyaya izlerinin gözyaþlarýyla silinip gitmiþti
Hangi zaman ýþýltý bir dükkânýn yanýndan geçse yansýyan suretine baktýðýnda koþarak kaçýp gitmenin utancýnýn neleri gerektirdiðini
Suskundu oysa o cansýz görünen yansýmasýndan kaçtýðý bedeni
Korkulu rüyalarýn tam da ortasýnda yalnýzlýða terk edilen tek insan da o deðildi elbet
Karanlýðýn loþ, ürpertici illüzyon yüklü sahnesinde kaybeden sadece belki de son kiþiydi.
Terk edilmiþ suskunlaþan yalnýzlýðýn çemberinden çýkmýþ þehrin de tam da göbeðinde
Taþlaþan yüreklerde sevgiden bir damla merhamet beklemek de biraz da suç gibi görünmemeli sanki
Oysa cebinde taþýdýðý o mektup da neler saklanmýþ, sýralanmýþtý inci misali yüreðine
Yalnýzlýðýn ateþiyle sulanmýþ o körpecik yüreðinde kim bilir bir zamanlar nice umut yaðmurlarý yeþertmiþti
Kayýp giden koca ömre inat sýmsýký tuttuðu mektup da neler de saklýydý
Belki hangi insan suretindeki bir melek onun için o eþsiz satýrlarýyla yüreðindeki karanlýða ýþýklar yakmýþtý
Suskunluktan duvar olmuþ o tatlý dudaklarýný kimdi bu kadar azaptýr çektiren
Hisler insana nelerdir yaþartýrmýþ iþte yalnýzlýðýn bir avcý misali kol gezdiði zulümle süslü þehirde
Býraksan aðlayacak olan kömür karasý göz bebeklerinden üzüntüsünden yansýyan kan çanaðý olmuþ suretiyle
Neydi, neleri anlatacaktý hiç söylenmemiþ sözcükleriyle.
O karanlýðýn hýrçýn prensi nasýlda tarumar olmuþtu ýþýltýyla yanýp sönen bedeniyle
Kelimeler suskun, hayat bedbaht
Bir zaman ölümde azýlý bir hastalýk gibi yakasýna vebayla sarýlacaktý
Kaçamak zaman dahi bulamadan öylece, amansýz ve inim inim inlemeden caný bedeninden yavaþça çýkacaktý
Yaþarken kimseciði yokken ölümüyle kim dertlenir yas tutabilirdi
Cansýz bedeninden topraða doðru yavaþça uzanýrken kim onun mektubundaki sýrra merhem olabilirdi?
Artýk her þey için de çok geçti
Zamanýn uðursuz ruhuyla sulanan suskun cellat bedeniyle nam salan þehrin göbeðinde
Kimsecikler dahi fark edemeden zamansýzca göçüp gitmiþ ebediyete
Cansýz bedenin yaðmur damlalarýyla sürükler dururken karanlýk yalnýzlýðýn denizine
Ýçlerde hala ayný taþlaþmýþ his ve büyüyen katil bakýþlý insanlarýn yansýmalý gölgesinde
Bir umut çýkagelmiþti aþkýn cennetinden bir prenses o mektubun sahibi olduðu bilmeden bir hiççe…
Sosyal Medyada Paylaşın:
Kavramsal Empati Yılmaz S Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.