Ah! kaç kez
Adýný çýkarýp, baþlýk farklý
Esmânýn yakasýna þiirle asýldýn
Gün muþtusu kýzýl parlaklýkta
Yiðitler kollarýný uzatýp
Tutundu dikenlere elleriyle
Yüz ifadeleri goncaya durdu
Ýncinmiþim hafî tepelerinde
Eski bir kente doðru uzanarak
Çýkmaz sokaklarýnda dolaþýyorum
Atlarýn simasýnda dürüstlük
Kadýnlarýn saçlarýnda gülþen
Zeytin aðacý gölgesi altýnda
Kevser þelâlesinde yeniden dirildim
Yorgun toprak yaþlanýr gider
Ölümüne aðlarken gördüm
Sonsuz nur þûlesine seslenerek
Serptim mübârek tenine terennümü
Nâmütenâhî güzelliðini yeniden bahþetti
Serâ da, süreyyâ da
Zühal de, Zühre de
Lâhûtî âlemin penceresinde
Ezelle ebedî teneffüs etti gül kokusunu...
Ümmühan YILDIZ