Hayatýma giren en nadide pisliklere, bir çiçeðe baktýðým saflýkla inandýðým için tabi oldum. Çocukluðum, bir bekar evinde bana dokunan ellerinle boðdurulmuþtu. Ben ortaya imanýmý koymuþtum, sen bana cenneti vadediyordun. Ölen çocuk cesedimde, beni öperken býraktýpýn depresif söylemlerin duruyordu ama hiç biri delil sayýlmýyordu. Sana bu mektubu eteðini bacaklarý arasýna toplamýþ, parmaklarý aseton kokan bir kadýnýn balkonundan yazýyorum. Artýk çiçekli elbiselere benzemeyen, maviye inançsýz bu cümlelerimi tanýmayacaksýn. Demin gömleðimin iki düðmesini açýp göðsüme þarapnel gibi daðýlan öpüþlerini temizledim. Ölen Çocukluðum ile konuþtum. Hiç masal dinlememiþ... Arka bahçede top oynamamýþ... Beynin kilisesi, insanýn kalbidir. Aklýnla iþlediðin günahlarý kalbinle çýkartýrsýn havaya. Öyle bir zamanda yitirdim tanrýmý. Sana zamanýn ne kadar zalim olduðunu anlatacaktým. Boynumuzun bir urgana nasýl da mavi bir boncuk gibi dizildiðini... Yoktun. Cümleler hava sýkýlmýþ bir mermi gibi gelincik tarlasýna düþtü. Þimdi gülüþüm evde kendim dikmiþ gibi yapmacýk. Acý çektiðimi anlayacaklar diye ödüm kopuyor. Bu yüzden dudaklarýmý ýsýrýyorum ve içime doðru baðýrýyorum. Ýnanmazsam bile sýrf sen gitme diye üç felak bir nas okuduðum doðrudur. Doðrudur göðsünü öperken denk geldiðim benlerini bir güvercin gibi gök yüzüne býraktýðým... O yüzden ben de seni tanýmýyorum belki.
Pynst.
Sosyal Medyada Paylaşın:
babadergo1 Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.