Zerya!
Bu firâk bu hasret ;
Upuzun sýrat ,
yüreðim için bildiðin kýyâmet!
Musallaya konulmadan naaþým;
Aþkýnýn vuslatý,
Ömrüme Yegâne Asr-ý Saadet .
Rivayete göre çok yýl oldu gidiþin.
Solu(ðu)ma býraktýn ;
etinden kopan týrnak gibi,
Kahýr karasý,
Ciðerime ziftlenmiþ ayrýlýðý .
Ýçtim Zerya !
baldýran zehrini içtim.
Dinmedi acýsý,
Kesilmedi içimde ç’aðlayan
sensizliðin aðrýsý.
II.
Oysa çölün ortasýnda,
Yanyana iki uçurum çiçeði
olacaktýk seninle.
Kýrýlýrken gövdem susuzluktan!
Bir yaprak edasýnda düþecektim,
Nazenin ellerinden; Döþ bahçene.
Parmak uçlarýmýzdan kirpiklerimize dek;
Damla damla!
Sahra’yý biz yakacaktýk,
sevdaya susamýþlýðýmýzla.
Harlanan aðýz dolusu hasretim ile;
Gözlerinde ki gökkuþaðýný
içecektim bakýþlarýmla.
Þimdi ; dað gibi hasretini
taþýyorum sýrtýmda!
III.
Dön Zerya!
Savur sedef ellerini göðün maviliðine.
Nar gözlerinin yangýný deðsin;
Sam gecelerime.
Bulut bulut yað Zerya!
Dökülsün ayrýlýðýn paslý kiri,
yerin yedi kat dibine.
Kekik kokusu sürdüm,
bizim daðlarýn rüzgarýndan saçlarýma.
Dokun Zeryam dokun,
Kuþlarýn kanatlarý ile
hüzmeli yaralarýma.
Körpe zaman kan doðrar iken anýlara;
Lâl, kavi bir firâk
zuhur eder dimaðýmda.
Ýçimde mahzun bir kaygý.
Nemli bir duvar dibinde ;
Vefâ’yý, Aþký örüyorum belleðime.
Kötürüm bir avuntunun gölgesi,
yýkýlýr iken silüetime;
Seni hatýrladým ve gülümsedim.!
kurþun soðuðu öksüz yüzümle,
çaresiz ahvalime.
IV.
Biliyorum Zerya !
Topraðýn koynunda çürüyen tomurcuk,
artýk güle dönüþmez.
Yüzünün kývrýmlarýndan
düþen muhtelif çiçekler;
Göðsümde ki çorak,
aþk topraðýný gayrý yurt eylemez.
Kasýklarýmdan gözbebeklerime,
Peyda peyda alazdýr;
Kör bir uçurumdur ayrýlýk.
bak d’üþüyorum Zerya;
bana bari eski yalnýzlýðýmý geri ver.
Aðzýmda ki kuþ sesleri;
Galat haykýrýþlarý yüksünmeden.
Onca düþmelerin ve inlemelerin g’izinde;
Gel Zerya gel !.
Sýnama nasýrlý nefesimi sensizlik ile,
Sana tutulmuþ inancým
ve yorgunluðum aþkýna !
Mükafatlandýr beni,
ab-ý hayat;
Itýr kokulu ölümsüz dudaklarýnla.
V.
Öpmeye kýyamadýðým düþlerden ;
geriye býraktýðýn katýksýz yalnýzlýktýr.
Yara bere,
iki dudaðýn arasýnda kalmýþ galiz;
küflü tütün sarýsýdýr ömür,
keþmekeþ ve beyhude .
Kehribar sarýsý avuçlarýmýn çizgilerine;
dilimde tütsülediðim çýðlýklarý
býrakýyorum, dua niyetine .
Kuþandýðým sabr timsali ;
Yusuf-i gömlek ,
Hasretini kefenler iken biçare.
Bütün Menziller ölüme çýkarken ;
Belki dönersin Zerya .!
Alýrsýn kederleri içimden Þiirlerle.
Kim bilir ;
kýran vurmuþ umutlarýmdan habersiz,
Bir bahar sabahý gelirsin.
sararsýn senden k’alma yürek
yaralarýmý ;
merhametinden akan terinle.
Fýrat Yetiþ
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.