meskun mahallerde sýcak süt bekleyen kirli kedilerin çaresizliðinden altýna iþeyen köy çocuklarýnýn utangaçlýðýna uzanan bir hikaye bu ýsrara etme .!! anlatmam sana içimin katran karasý yanýný oysaki bilmeni isterdim kýrlangýçlarýn nar tanesi getirdiði günleri kýzýlcýk gölgesinden su kenarýna inen ceylanlarýn ayak izlerini þimdi bana ýslak vedalar hazýrla sokak lambalarý sönmeden yaðmurlar baþlamadan
üzerimize sinen sigara kokusuna benzeyen akþam üstü kederlerinden bankamatik kuyruðuna kadar uzanan hayatýmýzýn anlamsýz duraklarýndan ceset taþýyan otobüsler geçerdi parmak uçlarýmýzdan her sabah ben çamurlaþan caddelerden kaçarak seni çaðýrýrdým gazoz kapaðý toplamaya gülümseyerek kurbaða taþlamaya yüzümün güneþe bakan tarafýndan saçlarýna uzanýrdým gözlerin denize benzerdi ve babamýn kim olduðunu söylemezdim sana anamýn kömbe yaparken neden küncü koktuðunu þimdi sen siktir et beni içimin ölmüþlüðünden kaç kurtar kendini ...
bedirhan 30 aralýk pazartesi saat :03:00 Ýstanbul’ýn muhtelif bir saati
Sosyal Medyada Paylaşın:
Bedirhan KEKLİKCİ Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.