MARTILAR UYURKEN (1)
Vuslat (1. Kýsým) (1. Bölüm)
Saat sabahýn altýsýna çeyrek vardý
Kýnalý ada vapuruna deniz kokusuyla binmiþtim
Suyu okþaya okþaya gidiyorduk
Ne muhteþem süzülüyordu bir bilseniz
Sabahýn karanlýk saatleriydi
Üçümüz de yalnýzdýk
Ben gemi ve kaptan
Ya da ben öyle zannediyordum
Sabýrsýzlýkla þafaðýn güneþe
Teslim olmasýný bekliyordum
Henüz uyanan martýlarýn sesini
Yüreðim boþ gözlerim kapalý dinliyordum
Ve nihayet karanlýk yerini
Yýldýzlarýn rengi alýyordu
Güneþ henüz ýsýnmamýþtý ki
Aðýr adýmlarla geminin huzurunu kaçýran
birinin geldiðini fark ettim
Gözlerimi açmak istemiyordum
Çünkü huzur sanki yaný baþýmdaydý
Ve içime giriyorcasýna hülyalara dalmýþtým
Birden zarif bir ses iþittim
Sesin sahibi bir kadýndý
"ne güzel bir sabah deðil mi? Dedi
Gözleri mi açmamýþtým ki, ses devam etti..
"martýlarýn rýzkýný veren Rab-býn selamý üstüne olsun"dedi
Sanki bir an martýlarýn çýðlýklarý
Þimþeðin gürültüsüyle çarpýþtý beynimde
Seherden kurtulmuþ sabahýn Rab-býný anan
kadýný merakla
Gözlerimi açtým ve baþýmý çevirdim
Yüzünde gördüðüm ilk þey gözleriydi
Martýlarýn gözleri kadar güzel bu gözler
Ondan baþkasýnda olamaz, hatta olmamalýydý da
Bilir misiniz? bir kadýn onu yarataný tanýyorsa
Merhamet ile kuþatýlmýþ yüreðini
Taþtan duvarlara açtýðýnda
O taþlarý güneþ gören yaðlar gibi eritir
Ýþte o gözler bir kaya parçasýna dönen yüreðimi
Sabahýn Rab-býnýn adýyla bir bütün halinde eritti
Bir þiir olan yalnýzlýðým kadýnýn gözlerinde hapis oldu
Hani utanýrsýn yanaklarýn kýzarýr
sanki ruhum al gül bahçelerine döndü
öylesine huzur veriyordu ki yüzündeki tebessüm
Beyaz gülleri andýran yanaklarýndan öpmemek için
Zor tutuyordum nefsimi
Bu muhteþem kadýn ona olan hayranlýðýmý anladý ki
Oturmak için müsade istedi
Ve hafifçe eðilerek yerleri süsleyen uzun eteðini
hafiften kaldýrýp oturdu
Þaþkýnlýðýmý anlamamasý için nefesimi tutuyordum
Kalp atýþlarým hýzlanmýþtý
Ýçimden...
’sus yüreðim’ demek geçti.
O gözler ummanda hafif bir dalgýnlýk halindeyken
Baþýný yavaþça çevirip yüzüme baktý
ve nihayet o küçük ve zarif ellerini uzatarak
’ben Gülizar’ dedi
Ýsmini duyar duymaz yüreðime bir ok saplandý sanki
Bu ok kanatan cinsten deðildi
Sanki sevmesini öðretiyorcasýna girdi yüreðime
Katýlaþmýþ yüreðimin eridiðini hissediyordum
Bir þeyler kopuyordu sanki içimde
Gülizar þöyle devam etti
’bu þehirde ismimi öðrenen ilk kiþisiniz
Gemi boþ gidiyor adaya fakat
Yüreðim de tanýmadýðým bir çoþku var’
Gülizar tatlý bir tebessümden sonra þöyle devam etti
’sanýrým ilk defa vapura biniyorum ondan olsa gerek
Deniz kokusunu kýyýdan içime çekerdim hep
Þimdi ise hiç tanýmadýðým birinin yanýnda ve
Denizin tam ortasýnda ilk defa bindiðim vapurla
Deniz dolduruyorum içime
Bir yandan da huzur’
Ben hayranlýkla gözlerini uzaklara dikmiþ bu kadýnýn
Adýný henüz duymuþ olmama raðmen
Sözlerini kalbim çarpa çarpa neden dinliyordum
Hiç böyle olmamýþtým
Yanlýþlýkla eli elime deðse kalpten gidecekmiþim gibi hissediyordum
Ben hiç aþýk olmamýþtým acaba aþk mýydý bu
Aþk nedir?
Sadece kalp çarpýntýsýndan ibaret bir þey olmamalýydý
Bir yandan da serinlik vermeliydi yüreðime
Ruhum özgür olmalýydý
Bir yandan da tutsak
Evet evet tam da böyle hissediyordum
Gülizar, birden bana dönerek..
’senin bir ismin var mý’? diye sordu.
neye uðradýðýmý þaþýrdým bir an
ilk defa bir kadýn ismimi bu kadar samimi ve içten soruyordu.
1. bölüm sonu...
devamý bir sonraki sayfada... 👇👇👇
ferit karasu
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.