Neden Geldin...

Neden geldin?

Çay soðudu
Ekmek kurudu masada
Dudaklarým da eskidi artýk
Öpsen, çöle düþersin...

Yataðý toplamýyorum ter kokuyor yastýðým
Ayaz bir yalnýzlýk ki, sorma...
Girsen koynuma, üþürsün...

Nasýl buldun ki beni sensiz bir þehirde
Ayak sesinin olmadýðý bir sokakta
Sen kokmayan bir "Deniz" kýyýyla seviþirken...

Nasýl buldun ki beni ?
Harfler susarken
Yazýlmamýþ bir þiirde tutuþurken saçlarým
Bir kibrit alevlik yokluðunda yanarken...

Neden geldin ?

Hangi yarasýndan tutacaksýn aþkýn
Hangi sýzýma dokunacaksýn mesela
Nasýl bakacaksýn gözlerine gözlerimden...

Ellerim unutmuþ seni...
Çok olmuþ yönümü kaybedeli coðrafyanda...
Hangi sözüme kanacaksýn mesela...
Söylediðim hangi yalan doðrulayacak seni...

Neden geldin ?

Alýþtým bardaðýn sensiz tarafýndan içmeye
Tek baþýma uyanmaya
Gittiðin günden beri, dokunmuyorum döktüðün küle
Orada yerde, kavanozun altýnda...

Girdiðim her kavgada yeniliyorum artýk
Daha çabuk yoruluyorum yürürken
Ne koluna giriyorum mesela, ne de elim omzunda...

Neden geldin ?

Þu perdenin ardý, sensizlik
Þu kapýnýn önü, yokluðun
Parmak uçlarýmda duruyor her anýn
Elimde kalmadý gülüþün, kalmadý yüreðimde sarýlýþýn...

Kalmadýn...

Neden geldin?

Senden arta kalaný almak için mi?
Yoksa gerçekten öldüðüme inanmak için mi?

Yaþamak içinse eðer piþmanlýðý...
Geç kaldýn gülüm... Çok geç kaldýn....

15.03.2017/Ýstanbul
Sosyal Medyada Paylaşın: