Seninle Olmanın Tarifsiz Yolculuğu
Sana güzel güzel, varlığına aşk aşk, kadınlığına heyecanlı heyecanlı seslenmenin en kıymetli anındayım.. Uzaklaşamıyorum çemberinden. Geceni terk etmiyor gündüzlerim. Tatlılığına dalıyor bütün hayallerim. Bütün düşlerim, seninle gerçeğe şiir gibi merhaba diyor...
Uzaklığını yakın edince genç kalıyorum. Zinde kalıyorum gün boyu. Kalbim yeniliyor kanını. Ruhum sakinleşiyor. Kafama takılmıyor bir sorun. Gülllük gülistanlık kaplıyor benliğimi seninle bir sevdaya omuz verince. Seninle bakışınca, çiçekleniyor esmer yüzüm...
Seninle dalgalananınca bir masmavi okyanusta, bütün yüzgeçlerim yüzmemek için duruyor. Güneş inzivaya çekiliyor. Ay, uzun bir süreliğine tatile çıkıyor. Yıldızlar, başka aleme göçüyor. Ve bizim için dünya, yeniden anlamlandırıyor kendini. Bizim için, kenara çekiliyor renk ve nesneler...
Seni sevince, hayatı tam anlıyorum. Tamamlanıyor ertelediklerim. Seni tanımlayınca, güzelliğini şiirlerime taşıyınca, nazeninliğini içimde resmedince sonsuz mutluluğa kavuşuyorum...
Ve sen konuşunca kendiliğinden, lâl durumlara geçiyor söz(cük)lerim. Sen bakınca gözlerime, dört bir yönüm aynı tarafa toplanıyor. Yaz ortasında sağanak yağmura tutuluyorum yanında nefes alıp verince. Seninle birkaç adım yürüyünce, birkaç kez dünyayı baştan sona dolaşmışım hissine kapılıyorum. Unutuyorum derdi kederi. Kuşlar gibi uçmanın rahatına ulaşıyorum. Başım göğe değiyor. Ayağım yere basamaz oluyor karşında tek başıma durunca.
Karşında doğallığımla olunca, tir tir titremeye yakalanıyorum...
Mehmet Selim ÇİÇEK
16 Haziran 2012, Kızıltepe
Seninle Olmanın Tarifsiz Yolculuğu Yazısına Yorum Yap
"Seninle Olmanın Tarifsiz Yolculuğu" başlıklı yazı ile ilgili düşüncelerinizi ve eleştirilerinizi diğer okuyucular ile paylaşın.