- 883 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KERKÜK VE LOZAN ANLAŞMASI
Irak, Osmanlı yönetiminde üç vilayete ayrılmak suretiyle yönetilmekteydi: Musul, Bağdat ve Basra. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Lozan Konferansı’na katılan Türk heyetinin elinde üç sayfalık 14 maddeden oluşan talimat vardı.
Birinci madde, Irak sınırıydı; Süleymaniye, Kerkük ve Musul mutlaka geri alınacaktı.Birinci Dünya Savaşı’nı sona erdiren Mondros Antlaşması’na (30 Ekim 1918) göre, bu sancaklar Osmanlı Devleti’ne bırakılmıştı. Ancak iki hafta geçmiş, İngiltere bir oldu bittiyle buraları işgal edivermişti!
Mondros Ateşkes Anlaşması imza edildiğinde Musul-Kerkük bölgesi Türk yönetiminde kalmıştır. Fakat anlaşmadan birkaç gün sonra İngilizler Anlaşmanın 7.maddesini (İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehdit edecek bir durumun ortaya çıkması halinde herhangi bir stratejik yeri işgal etme hakkına sahip olacaktır.) kullanarak bölgeyi işgal etmişlerdir.
Milli Mücadele senelerinde daha hayati meseleler varken Musul meselesiyle meşgul olunamamıştır. Fakat anlaşma imzalandığında bölge bizde olduğundan Misak-ı Milli dâhilinde kabul edilmiştir. Lozan’da müzakereler esnasında bölgenin Türk yönetimine iade edilmesi gerektiği dile getirilmiş, İngiltere ise bölgenin Irak’a ait olduğunu ileri sürerek karşı çıkmıştır. Konferansa iştirak eden devletlerin çoğu İngiltere tarafını tuttuğundan mesele bilahare halledilmek üzere Lozan’dan sonraya bırakılmıştır.
Bu toplantının başkanlığın ise Irak hükümeti adına Osmanlı Mebusan Meclisi eski üyesi Sasson Haskail Efendi yapmıştı. Türk Heyeti Başkanı Dışişleri Bakanı İsmet (İnönü) Paşa, konuşmalarla İngilizleri iknaya çalıştı.
Zaten, Bonar Law Hükümeti, İngiliz heyetine kesin talimat vermişti; Musul-Kerkük konusunda tartışmaya bile girmeyeceksiniz!
Lozan Konferansı’ndan sonra Türkiye ve İngiltere arasında ikili görüşmeler İstanbul’da başladı.
İngiliz heyetinin başında bu kez, Irak Yüksek Komiseri Sir Percy Cox vardı. İngilizler bu konferansta da, çözümsüzlüğü derinleştirmek için, yeni bir diplomasi taktiğini uyguladılar: Türkiye’den, -Musul’un komşusu- Hakkári’yi istediler.
İstanbul’daki Türkiye-İngiltere ikili görüşmelerinden de sonuç çıkmadı.Dolayısıyla, Irak sınırı meselesi Milletler Cemiyeti Meclisi’ne gitti.
Milletler Cemiyeti Meclisi, İngilizlerin isteği doğrultusunda üç kişilik bir komisyon kurma kararı aldı. İsveçli T. Wirsen, Macar Kont Teleki, Belçikalı Albay Poulis’ten oluşan bu heyet, her türlü yazışma ve soruşturma yapma yetkisine sahipti.
Bu komisyonun yaptığı ilk çalışma, Musul ile Hakkári arasına geçici bir çizgi çekmek oldu. Daha Türkiye’yi dinlememişlerdi bile.Bu arada 14 ili kapsayan Şeyh Said isyanı başladı.Türkiye, Kuzey Irak’ı meselesini hal etmeden içe döndü;
Ve, Milletler Cemiyeti Meclisi, Musul, Kerkük ve Süleymaniye’yi İngilizlere verdi.
Son olarak 5 Haziran 1925’te İngiltere’nin anlaşma teklif etmesile Ankara’da bir anlaşma imza edildi.
Buna göre:
1. Türkiye bölgeyi Irak’a terk etti.
2. Irak da bölge petrollerine konan vergi gelirinden, kendi hissesine düşen miktarın %10 unu yirmi sene müddetle bize verecekti.
1955’e kadar Türkiye hissesine düşen bu miktarı bazen para bazen petrol olarak verildi. Sınır şimdiki Türk-Irak sınırı olarak kabul edilidi. Bu bölgede yaşayan Türk milleti, bu anlaşma ile Arap idaresine terkedilmiş, işte o tarihten bu güne kadar Iraktaki Türkler hakklarını savunarak milli mücadeleyi sürdürmektediler.
Emir Kerküklü
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.