Yalnız odam
Odam dar ama sıcak. Ne zamanki belimin ağrısı dayanılmaz olur,o zaman kalkarım yatağım
dan. Bugün yine zorlayarak,belimi doğrultup, oturdum yatağımda. Biraz dik durunca ağrı
azalıyor. Bir ik i dakika yürüyünce geçiyor. Kalktım; giyinip yürüdüm evin içinde. Önce yavaş yavaş,sonra adımlarımı hızlandırarak. Yürüdüğüme şükrettim. Hızlı yürürken, ayağı
mın kırılıp da yürüyemediğim zamanları düşündüm. Güçlükle ekmeğimi, suyumu getirdiğimi.
Yürütücüyle yürüyebiliyordum. Yürütücüyü iki elimle kavramam gerektiği için, yürütücü ye tutunup,hem de ekmeğimi ,yemeğimi getirmek zorlaşıyordu. Avuç içi kadardı mutfağım.
Masa konulamazdı.Yemeğimi biraz zorlansam da pişirirdim. Esas sorun, yemeği tencereyle
veya tabakla odaya taşımaktı. ona da kendimce çözüm ürettim. Mutfağa girilen dar araya
elektirikli ısıtıcıyı koydum. Üstü düzdü. Tencere konulabilirdi. Tencereyi önce mutfaktan alıp önce ısıtıcıya,sonra sırasıyla, salondaki koltuğun üstüne,sonra diğer koltuğa, sonra da
odamdaki somyaya koyardım .Oradan da sobanın üstüne alırdım. Tabakları, çatal kaşıkları
da aynı şkilde getirirdim.Ekmek veya süt getireceğim zaman,sütü bir şişeye koyar,ekmeği
de poşete koyar,yürütücüyle birlikte tutarak getirirdim.
Sobamı hergün veya gün aşırı,bir bayan gelir yakardı.O gelmediği zaman mutfağın pencere
sinden uzanıp,odunluktan aldğım odunları yine poşete doldurup getirirdim.Kömür de girişte
merdivenin altındaydı. Biraz zorlanarak da olsa ,kömürü kovaya doldurur, arada elimden bırakarak getirirdim.
O zamanları anımsamak, kardeşlerimi de anımsamak demek. Yürüyemediğim zamanlarda söylenen sözleri,yaptıklarını unutamıyorum.Şimdi yaptıklarını buraya yazıp, tekrar tekrar
üzülmek istemiyorum. Her şeyin üstünü örttüm. Bir yıl süren küslükten sonra barıştım. İki
kız kardeşimin de ablasıyım. Küçükle aramızda on yaş var. Diğeriyle ikiz gibi büyüdük. İsim
lerimiz benzediği için, isimlerimizi hep karıştırırlar. Ona Nazik, bana Nazife derler. O uzun
boylu olduğu için onu benim ablam sanırlar. Nazife’yle karakterlerimiz de farklı. O daha
konuşkan, insanlara kırk yıllık dostu gibi davranır. İnsanlarla konuşurken canım diyerek konuşur.Ben biraz çekingen davranırım. En yakın arkadaşımla bile aramızda mesafe olur.
Artık ben de insanların sandığım kadar öcü olmadığını kavramaya başladım. Onlara karşı
güvensizliğim azaldı. Sözgelimi arkadaşım Feyzdane’ye canım benim derim. O da bana aynı
şekilde hitap eder. İkimizi görünüş olarak da birbirimize benzetirler, kardeş sanırlar.Şimdi
arkadaşımın o güler yüzüyle odamda oturup,konuşmak isterdim. O Ankara’da ben Çubuk’ta
Gerçi Ankara - Çubuk arası özel araçla yarım saat. Seyrek görüşebiliyoruz. Keşke onların semte tek araçla gidilebilseydi. Yine resim kursuna giderdik birlikte. Yan yana oturup
biraz da konuşup, gülüşerek resimlerimizi yapardık. Feyzdane benim konuşmalarıma güler
çünkü umulmadık bir zamanda en gerçeği söyleyiveririm.
Bir kedim bile yok demiş ya Sezen Aksu. Bir kedim var,kapkara. Karnı acıkınca pencereme gelir,yavaşça "miyavv" der.Tam da kahvaltı masasında olurum. Bugün yine öyle oldu.Çayımı
yarılamıştım.Baktım,pencereden bakıyor benim kedi. "Miyavv".Duyuyor gibi konuştum:
"Tamam. Sana yiyecek getiriyorum"
Mutfağa gidip,iki dilim pastırma aldım. Götürüp,kedinin önüne koydum. Kokladı, beğenmedi
Tekrar mutfağa gidip, peynir ekmek aldım. Parçalayarak kedinin önüne koydum. Peynıri de
pek sevmediğini biliyorum. Peyniri önce süt içer gibi diliyle yaladı. "Aç isen yersin" diyerek
içeriye girdim.
Silivri’de tecrit odasında yatan gazetecimiz Tuncay Özkan;’keşke bir kedim olsaydı’ demiş.
Yalnızlıkta kedi ne güzel bir arkadaştır. Sırtını usulca okşarsın; sıcacıktır. Başını okşarsın
kaldırır sana bakar usluca. Teşekkür eder masum bakışlarıyla.Bir şey istediği zaman usulca
"miyavv"der.
Yalnız insana pencere önündeki, evdeki çiçekler de arkadaştır. Onların gözleri var mı?İnsanı görürler mi bilmiyorum. Onların büyümesinden,yeşermesinden, çiçekler açmasından
anlarsın seni sevdiğini.
İnsanın ektiği tohumun büyümesini görmek te güzel. Soğuktan donan bir çiçeğin yerine bir
kaç nar çekirdeği ekmiştim.İki tanesi büyüdü.Dizim dizim yaprakları.Pencere pervazların
dan sızan esintilerle kımıldıyor,selâm veriyor sanırsınız. Öyle hoşuma gidiyor ki! Onlar oda
arkadaşlarım. Benimle yaşıyor. Neyse ki ben tecritte değilim. Canım isteyince çıkıyorum
dışarıya.
O tecritte yaşayanları düşünüyorum. Tuncay Özkan’ı, Doğu Perinçek’i ve diğerlerini. Tuncay Özkan soğan maydonos yetiştiriyormuş yarıdan kesilmiş plâstik su kaplarında.
İçilmiş çayın artıklarını koyuyormuş saksı yaptığı kaplara. İyi arkadaştır bitkiler, insansız
ortamlarda. Büyürken yeşil yeşil gülümserler..
18. 3. 2012 / Nazik Gülünay
YORUMLAR
Merhaba Nazik Hanim,
Beni kizdirmistin, sana kirgindim, bu yazini iki kez okudum ve düsündüm.
size dargin kalmam gereksiz. Kendinizle alakali yasadiklarinizi güzel kaleme,
aldiginizi belirtmek isterim.
Kirgin kalmayi neden istemedim; özellikle yurtsever bir insan olusun, Silivri`de
yatan yurtseverleri yazinin bitimine dogru kisaca isimleriyle belirterek sayginlikla,
belirtmen beni etkilemedi desem, dogru söylememis olurum. Güzel bir yaziydi,
begeniyle okudum...
selam ve saygilarimla...
glenay
Yurt sever ve insancılım. Hele Ankara'da Ulucanlar cezaevini gezdikten sonra o insanların nasıl yaşayabildiklerine aklım ermedi.Sözünü ettiğim iki insan da burada tutulmayı haketmiyor, diğer yurtseverler gibi. Suçları
vatanını, milletini sevmek..
Güzel yorumunuza çok teşekkürler,
selâmlar..
GÜZEL ÇOCUĞUM ,ANLATTIĞIN OLAYI GERÇEKTEN YAŞADIYSAN ÇOK ÜZÜLDÜM.KARDEŞLERİNİNDE ARTIK KUSURUNA BAKMA,ONLARIN CAHİLLİĞİNE VER.SEN OLGUN DAVRAN.BENDE ÇOK HAYVAN BE ÇİÇEK YETİŞTİRDİM.İZMİR'DEKİ EVİMDE EVİM BAHÇELİYDİ. HELE KONUŞAN BİR MUHABBET KUŞUM VARDI .EVDEN KAÇTI ,SOKAKLARDA BAĞIRA BAĞIRA ARADIM.HAYVANLAR VE BİTKİLER ,İNSANDAN FAZLA ARKADAŞ.SENİ ÇOK İYİ ANLIYORUM.TERAPİ YERİNE GEÇİYOR.FAKAT BURADA APARTMAN KATINDA HAPİS GİBİYİZ.BENDE İNTERNETTEN ALBÜM YAPIYORUM.YALNIZLIK ZOR ,ÇOK ZOR. ,ÇOK ZOR YAZIN HARİKAYDI .BENİM DERTLERİMİ DEBREŞTİRDİ.KUTLUYOR VE FAVORİME EKLİYORUM.
glenay
yine kaçtı. Ne oldu diye üzüldüm. Tekrar aldık o da öldü. Bir daha da almadım. Evde bir şahıs gibi oluyor ve kaybedince çok üzülüyorsun.
Yorumunuza çok teşekkürler,
selâm ve sevgiler. İnternetten albümü anlamadım..
selâm ve sevgiler..
suzan çelik
TUNCAY ÖZKAN'A KESİLMİŞ PLASTİK KAPLAR İÇİNDE SOĞAN-MAYDANOZ YETİŞTİRTEN ZALİMLER, ONLARIN YETİŞTİRDİĞİ SOĞANLARI-MAYDANOZLARI YİYECEKLER HESAP VERECEKLERİ ZAMAN, İŞTE O GÜNÜ GÖRMEDEN CANIMI ALMA ALLAH'ım diye yalvarmaktayım.. Benim de en eksik olduğum yanım güven duygumun zayıflığıdır ve bu yüzden insanlarla çok mesafeliyimdir; inanır mısınız, şu dünyada eşimden başka, dostum diyebileceğim tek bir insan bile yok...SAYGILAR.
glenay
bağları kopmak üzereydi.O zaman barışın gerekliğini anladım ve onlardan
küçük olmama rağmen ilk adımı ben attım.
Siz ne güzel eşinizle birlikte sorunların üstesinden gelirsiniz. bu güzel insana da sevgi ve selâmlarımı gönderiyorum.
Çok teşekkürler,
selâmlar..
Yazınızı okurken,birisi bana şaka yapıyor sandım...
Öylesine ben yazmışım gibi...
Biliyor musunuz hiç üzülmeyin...
Hayatta en güzel şeylerdendir;kendi kendine yetebilmek...
O durumda bile kimseye muhtaç olmamayı başarabilmek...
Yardım etseler,iki gün geçince hatırlatırlar.
Kimsede iyiliği unutma vasfı kalmamış artık.
Eğer yapabileceğim bir şey olursa,çekinmeden söyleyin.
Kan bağından güçlüdür bazen başka bağlar.
Feyzdane kadar olamasam da neşelendiririm sizi.
Kedinize de benden selam söyleyin...
Sevgiler...
NANA tarafından 3/19/2012 4:52:14 AM zamanında düzenlenmiştir.
glenay
Gerçekten çok iyisiniz. Bazen kan bağı olmayan bir insan en yakınım sandığından daha candan olabiliyor.
Çok teşekkürler,içtenliğinize inanıyorum.
Artık çok şükür, kimseye muhtaç değilim.Kardeşlerimle de aramız iyi.
Bu yazıyı deftere eklediğim anda kardeşim Nazife aradı, gel börek yapacağım, beraber yeriz diye.Diğer küçük kardeşim ve annem de vardı.
Geç vakte kadar onlarla birlikteydim.
Yine arkadaş olabiliriz, hiç tanımadığım halde iyi bir insan olduğunuzu gördüm..
selâmlar, sevgiler- iyi geceler..
Peri Tozu.
Güzel sözleriniz için de teşekkür ederim.
Ne zaman ihtiyacınız olursa haber verin...
Hepimiz bir büünün parçasıyız.
öncelikle geçmişolsun inşallah geçmiştir yanlızlık ve zamanın bol olması çiçekte yetiştirtir böcekte baktırır kafayı yememek için yanlızlıktan kendine uğreşı arayıp bulamaktır terapidir bir nevi
güzel bir yazıydı tebrikler sizde geçmişi fazla anmayın kendinizi üzmekten başka bir şeye yaramaz çünkü değiştiremeyiz olan lmuştur sarıp sarmalayın ve ya sandığa kitleyin yada yüklüğe kaldırın
tebrikler sellamlar
glenay
Çok teşekkürler,
sevgiler, iyi geceler..
Yürüteçli günleri çok iyi bilen biri olarak öncelikle o günleriniz için geçmiş olsun diyorum.
Yalnızlık ve ilgisizlik insana maydonoz da yetiştirtiyor, kedi de sevdiriyor...Hele bir de bir yarlara kapatılmışsanız o zaman bir kedi sesine bile özlem duyabiliyorsunuz.
Her kim ki suçsuz günahsız bir şekilde mahpus hayatı yaşıyor ve yaşatılıyorsa onlara bunu yaşatanlar unutmamalı: Bir de İlahi adalet var...
Selam ve saygılarımla.
glenay
hangi yolda yürüdüklerini anlarlar..
Çok teşekkürler, selâm ve saygılar..
Kardeşlerin mizaçlarının birbirine zıt olması kural mı bilmiyorum. Bizde de aynı durum.
Hastalık halinde insan yalnızlığı daha şiddetli hissediyor. Ben mesela grip olup yatsam, "vay benim kara bahtım, su verenim yok, vah tüh" demeye başlarım. Kalabalık olsa sıkılıp yalnız kalmak isteriz, yalnız kalsak şikayet ederiz. Bir kararımız yok vesselam.
Bu arada güzelim pastırmayı kediye verdiğinize inanamadım. Pastırma sevdiğimden değil ama dehşet pahalı birşey olduğunu biliyorsunuzdur inşallah:) Sosyetik bir semtte oturan orta halli bir arkadaşım şunu anlatmıştı: Markette birini görmüş. şarküteri reyonundaki çocuğa "geçen sefer pastırmaları tam dilimlememişsin bu yüzden 100 gramını atmak zorunda kaldık bu sefer tam dilimle" diyormuş adam. Bu adamı kınaya kınaya bir hal olmuştum, meğer kediyi pastırmayla besleyenler de varmış:)
Sizi çok kızdırmamışımdır umarım. Selamlar.
glenay
Yalnızlık konusunda da haklısınız.Aslında annemle birlikte yaşıyor gibiyiz.
Kış çok soğuk geçince annem evleri kaloriferl i olan kardeşlerimde sırayla kaldı ve kışı geçirdi. İstanbul'a gideceğim. Ben gelince beraber kalacağız.
Çok teşekkürler,
selâmlar..
glenay
Çok teşekkürler,
selâm ve sevgiler..
Duyarlı yüreğinize selamlar şairem. Öncelikle geçmiş olsun...
Kutluyorum kaleminizi. Ilık bir bahar esintisiydi...Selamlar güneyden...
glenay
selâm ve saygılar..