Kadın Suçlu
İki polisin duyulmasına aldırmadan birbirlerine söyledikleri sözleri duydum. Kadın suçludur,
bunun kocasını tanırım ben, oğlan sessiz, melek gibidir. Kulaklarıma inanamadım. Neden inanmıyordum ki, bu kişiyi ilk gördüğünde sen de aynı şeyleri hissetmiştin. Gülümsediğine
bakıp, aldanmıştın.
Bu akşam burada olacağım aklımın ucundan geçmezdi. Öğleye dek her zaman olduğu gibi ev
işlerini yapmış, çocukları okula göndermiştim. Öğleden sonra ise annemin yanına bahçeye
gittim.
Annem o gün patatesleri söküyordu. Beni görünce yalnız iş yapmaktan kurtulduğuna sevin
di.
" Geldiğine sevindim kızım, bu kumlu toprakta patates kazmak öyle zorki. Bir de doğru
dürüs bir patates çıksa,verdiğin emeğine göre. Ne gezer! Şunlara baksana küçük, küçük.
Gel durma öyle. şu patatesleri malların önüne götür.Onlar yesin. Keşke burayı hiç ekmesey
mişiz. Elimiz böğrümüzde kaldı."
Akşama değin annemle güle konuşa söktük patatesleri. Yemeye yarar büyüklüktekileri ayrı
çuvala koyuyor, diğerlerini ineklere ayırıyorduk. Annem bir çuval da ot biçti,onu da babam
geldiğinde birlikte çuvala teptik.
Akşam olmadan işimizi bitirmenin kıvancı, yorgunluğuyla sırtımızda patates çuvalları ve ot
dolu çuval,annem,babamla birlikte evin yolunu tuttuk. O gün dayak yiyeceğim aklımda bile
gelmezdi.
Annemle bizim oturduğumuz evin arası çok uzak değildi. Hızlı adımlarla sırtımdaki yükü eve
yani annemgile götürdüm. Annem korkuyordu:
"Aman kızım ,çabuk git kocan kızar sonra."
"Yoo, niye kızsın ki! İyiyiz merak etme sen, bir şey olmaz.."
"Öyle deme kızım, kocanın arkası önü hiç belli olmaz."
Aslında annem son derece haklıydı. Kocamın ne zaman ne yapacağı hiç belli olmazdı. O an
içimde ufacık bir korku yoktu. Neden olsunki.. Hem anneme yardım etmekten başka ne yapmıştım. Öyle iyimser bir insanım ki kötü bir durumla karşılacağımı hiç düşünmem. Çokça
karşılaştığım halde.Karşılaştığım zaman ise günlerce ağlarım. Gözyaşlarım içimde yığınlarını
sürdürmeye devam eder sürekli. Bağıra bağıra ağladıklarımı unuturum sanırım ama gerçek
hiçte öyle değildir. Bu yığılımların patlaması dünyamın karartır. Köşe bucak umut ararım.
Umut kaçar benden, en ulaşılmayacak yerlere. Göklere kara kara bulutlara çıkar. Oradan gelir gözlerimden yaş olur akar. Tek başına korumasız bir kadın ne yapabilir ki ağlamaktan
başka.
Eve dönüşte ilkokul son sınıfa giden kızımla karşılaştım. Çocuk sanki olacakları hissetmiş
rengi solgun, bana baktı :
"Anne ya babam kavga çıkarırsa" dedi. Eve gelmek istemediğini anneannesigile gideceğini söyledi.
"Kavgayı nerden çıkarıyorsun canım,öyle bir şey olmaz. Aramızda kavga edecek bir şey yok inan."
Kızımı inandıramadım. Koşarak annemgile gitti. Çocuklar orada nefes alıyordu. Sürekli bir
kavga olur endişesi içindeydiler.Geceleri içkili eve gelip çocukları saymadan bağırıp çağırı
yor adeta sokağı ayağa kaldırıyordu. Uyumak istiyor, uyuyamıyorsun. Keyfince hareket ediyordu. Televizyonun sesini sonuna kadar açıyor,bu gürültüye bir de onun bağırış çağrış
lar ekleniyordu.Yukarı katta oturan kiracılardan utanıyordum.Her rezilliği yapan o,utanan
bendim.
Çayı, hiç bir kuşku duymadan geçtim. Eve girip soluklanmamıştım daha. Alt kat evin penceresi hışımla açıldı. Somyanın üstünden doğru üstüme atladı. Ne olduğunu anlamadım.
Bir yandan tekmeliyor, Saçımı başımı çekiyor, nereme denk gelirse vuruyordu. Ne olduğu
nu anlayamıyordum. Ben değildim dayak yiyen. Dayak atılacak bir şey yapmamıştım. Bir
yandan vuruyor, bir yandan beni dışarıya götürüyordu. Ağzından çıkan küfürleri buraya
yazamam. Saçlarımdan tutmuş, tıpkı filmlerde gördüğümüz gibi sürüklüyordu beni.
" Yürüü pis gahpe! Garıymış, hıh! Garıya bak!..Yürü bakalı n’apacaksın,yürüü!"
Nereye götürdüğünü sonunda kavrayabildim. Çevreye insanlar toplanmıştı. Utançtan yerin dibine giriyordum. Hiç suçu olmayan evli barklı komşumuza götürüyordu beni. Neyse
ki bu utancım uzun sürmedi. Komşular abisine haber vermişler.
" Sen n’apıyorsun oğlum" diyerek beni elinden aldılar."
Bağıra bağıra ağlıyordum annemgile doğru titreyerek yürürken. Artık kimse umrumda değildi Yolda sesli sesli ağzıma gelen belâ sözlerini sıralıyordum. Sanıyorum ilkokul üçüncü
sınıfa giden oğlum da peşimden yürüyordu, ya da onun elinden tutup yürüdüm. Şu an aynı acıları duyuyor ve ağlıyorum. Ağlamadan başka silâhım yok ki!
Suçsuzdum.Gittiği kahvehanede kardeşine söylenen sözleri ben anlayıp,hiç suçu olmayan komşuya götürüyordu beni. Adam beni yolda görmüş evlerine götürmem için bir yiyecek vermişti. Suçum buydu. İyilik yapmak..
Babam beni o halde görünce çok üzüldü. Eşşoğlu eşşek cezasını çeksin dedi. Polise gittik.
Polislerin umurunda değildi. Hacı iyiymiş. Ben huysuzmuşum da polise gelmişim. Orada ba
şımı zor tutuyorum. Babamla ikimize çay veriyorlar. Çayı zaten hiç sevmem. Babamla beni
dinlemiyorlar.
" Yarın doktora gidip rapor getirin" diyorlar.
Hiç bir işlem yapmıyorlar. Dayak yediğimle kalıyorum. Sonra ne mi oluyor. Hiç bir şey. Yine
koca evine gönderiliyorum. Ta ki ailem ondan hiç bir şey olmayacağını anlayıncaya dek.
8. 3. 2012
YORUMLAR
umarım o cehennemden kurtulmşsunuzdur offf bu acılar öldürmüyor güçlü yapıyormuş iyide ben erkek gibi güçlü taş gibi sert olmak istemiyorum ki ben kadın olamk istiyorum naif yumuşak kırılgan ince kibar neden acı çekeyim
glenay
Şimdi yalnızım ve rahat sayılırım..
Değeli yorumuna çok teşekkürler,
selâm ve sevgiler.
Insan olan hiç kıyar mı kadına ane denir bacı denir sevgili denir gül denir çiçek denir onun adına güzel yüreği tebrik ederim allah bir daha yaşatmasın bu tür olayları çok üzüldüm sizin ve tüm dünya kadınlarının günü kutlu olsun tebrik ler saygılar
glenay
çok teşekkürler,
selâm ve sevgilerimle..
İnsan oğlunun başına gelmeyen kalmıyor,sağlık olsun.
Tebrik ederim saygılarımla.
glenay
Çok teşekkür ediyorum,
selâm ve saygılar..
Değerli Arkadaşım.
Hayat karşımıza o kadar değişik hikayelerle çıkıyor ki. Sizin yazdığınız bu yazıda koca olarak ifade ettiğiniz yaratığın bir insan olma ihtimali % 0 onu haklı görenlerin de öyle...Ama tabii ki başka hikayeler de var. Hatırlarsanız bir yazıma yaptığınız yorumda ''Eski eşinizle barışıksınız '' demiştiniz. Evet barışığım. Hâla konuşuyoruz. Hatta bu 25 Şubatta kızım aracılığı ile doğum günümü bile kutladı. Ve benden sonra bir başkası ile evlenmeye karar verip bunu telefonla bana bildirdiğinde söylediği söz '' Çok iyi bir insan, huyu suyu her şeyi tıpkı sana benziyor '' oldu. Buna ne dersiniz? Velhasılı hikayeler oldukça değişik. Her kasin kendine göre bir hikayesi var.Ama ben sizin her gün , evlatlarınızla birlikte yaşadığınız bir kabustan kurtulmanıza sevindim.
Selam ve saygılarımla.
glenay
evlenmiyor,sürekli oğlumdan benimle evlenmek istediği haberini gönderiyordu ,ben olamaz, çocuğum annem artık kesin istemiyor dedikçe.
Bu başımdan ölünceyedek gitmeyecek.Bu yüzden evimiz yapılınca dördüncü katı istedim,rahatsız edemesin diye. adam düz duvara tırmanıyor..
Derdim anlatmakla bitmez kesiyorum..
Yorumunuza çok teşekkürler,
selâm ve saygılar..
Ne diyeceğimi bilemiyorum. Yani ne söylesem boş.
Acaba bugün aynı sebeple biri karakola gitse çay ikram edip savuşturur mu polis yine başından? Kötülüğü kanıksamaktan vazgeçmeye başlamamız, kötüyle iyiyi ayırt etmeye başlamamız da bir adım. Geç atılmış bir adım olsa da.
Selamlar.
glenay
nasıl yaşıyor hiç düşünmediler..
Yorumunuza çok teşekkürler,
selâmlar..
Kadına karşı şiddet (dünya geneli veriler)
- Kadınlara karşı şiddet dünyada en yaygın, ancak en az cezalandırılan suçtur.
-- Fuhuşa zorlanan ya da bunun için satılan kadınların sayısı yılda 700.000 ila 4.000.000 arasındadır. Cinsel kölelik düzeninden elde edilen kazançlar yılda tahminen on iki milyar dolardır.
--- Küresel olarak, on beş ile kırk beş yaş arası kadınlar, kanser, sıtma, trafik kazaları ve savaşlardan daha ziyade, ERKEK ŞİDDETİ SONUCU HAYATINI KAYBETMEKTE veya SAKATLANMAKTADIR. En az üç kadından biri dövülmüş, cinsel ilişkiye zorlanmış ya da hayatı boyunca başka türlü suistimal edilmiştir (tecavüz, kötü davranış). Genellikle, suistimal eden kişi aileden bir üye ya da kadının tanıdığı bir kimsedir. Ev içi şiddet, bölge, kültür, etnik köken, eğitim, sınıf ve din ne olursa olsun kadınlara karşı en yaygın suistimal şeklidir.
----- Dinsel, kültürel vb. nedenlerle yılda iki milyondan fazla kız çocuğunun genital organlarına hasar verilmektedir . Bu oran, 15 saniyede bir kız çocuğudur.
------ Sistematik tecavüz yeryüzündeki birçok çatışmada bir terör silahı olarak kullanılmaktadır. Ruanda soykırımı esnasında 250.000 ila 500.000 kadının tecavüze uğradığı tahmin edilmektedir. Irak'ta ise 52 bin arap kızı, işgalcilerin tecavüzü sonrası intihar etmiştir.
------- Araştırmalar, kadına karşı şiddet ile HIV virüsü arasında yükselen bağlantıyı göstermekte ve HIV bulaşmış kadınların daha fazla şiddete maruz kaldıklarını, şiddet kurbanlarının da HIV bulaşma risklerinin daha yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.
ÖYKÜNÜZDEKİ ÖRNEK BU VERİLER İÇİNDE KAÇINCI SIRADA YER ALIYOR DERSİNİZ?...
Sanmayın ki, ben, sütten çıkmış ak kaşığım; zamanında içki içtiğim de, evimde huzursuzluk yarattığım da çok oldu ve şimdi onların utancını hissediyorum ruhumda... Kişiliği henüz oturmamış ve içki müptelası erkeklerin istisnasız tamamı, kadınlara şiddetin bir tarafıdır. Benim gibi içkiye tövbe edip bir daha içki içmeyen erkekler ise, daha aklı baliğ davranıyorlar... SAYGIYLA
glenay
la içmeye gittiğinde bile normal karşılıyordum. Bu şiddete dönüşünceye kadar. Normal düşünen bir insan değildi. Ters algılama vardı. Düpedüz konuşup dururken kavgaya dönüşüyordu.İşin garibi beni onunla kalmam için zorlayan ailemi suçluyordu. Afedersiniz ben geri zekâlıydım da sanki
beni hep ailem yönlendiriyordu.Sesimin çıkmaması biraz da daha önce
bir hastalık geçiren babamın tekrar hastalanmaması içindi.Hepsi boşmuş.
Eve gelince aynı aşağılamaları babamdan gördüm. Ben iyi bir insan olaymı
şım kocamla geçinirmişim. Başınızı ağrıttım,dert söyletirmiş.
Teşekkürlerimle,
selâm ve saygılarımı gönderiyorum..
Kemnur
kalem o kadar güzel yazıyorki.....okuyucu olayın tam içinde...haklısınız kardeşim... bazen aileler doğru bildiği yanlışlarla yaşıyor....sizde size yakışanı yapmışsınız.... saygılar
glenay
Bir kez nişan bozmuştum,ailem bunu bile utanma aracı yaptı. Boşanmak
ise hiç olamazdı. Kızları ne kadar acı çekerse çeksin,boşanmak deyince
orada duruyorlardı.
Yorumunuza çok teşekkürler,
selâm ve saygılar..
BU ARADA EN SUÇLU KİM BİLİYORMUSUN AİLEN .NİYE SANA YILLARCA SAHİP ÇIKMADI.BU OLAY HAYALMİ YOKSA GERÇEKMİ BİLMİYORUM AMA ÇOK ACI BİR DURUM..BÜTÜN KADINLARA ÖRNEK OLSUN ASLA KATLANMASINLAR.ASLA.DAYAK HAYVANA BİLE YAKIŞMAZ SEVGİ VE SELAMLARIMLA..
glenay
İlgi ve yorumunuza çok teşekkürler,
selâm ve sevgiler..
Hüzün yüklü bir hikaye... Bu güne denk gelmesi de cabası...
Artık hikayelerde kalmasi dileklerimle...
Kutluyorum yazınızı gönülden.
Gün eksilmesin pencerenizden.
Sevgiler, saygılar.
glenay
selâm ve saygılar..