- 1175 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BEDEL...
Bedel...
"23 sentlik askere dair
mister dallas,
sizden saklamak olmaz,
hayat pahalı biraz bizim memlekette.
mesela iki yüz gram et alabilirsiniz,
koyun eti,
ankara’da 23 sente,
yahut bir kilodan biraz fazla mercimek,
elli santim kefen bezi yahut,
yahut da bir aylığına
yirmi yaşlarında bir tane insan
erkek,
ağzı burnu, eli ayağı yerinde,
üniforması, otomatiği üzerinde,
yani öldürmeye, öldürülmeye hazır;
belki tavşan gibi korkak,
belki toprak gibi akıllı,
belki gençlik gibi cesur,
belki su gibi kurnaz,
(her kaba uymak meselesi)
belki ömründe ilk defa denizi görecek,
belki ava meraklı, belki sevdalıdır.
yahut da aynı hesapla mister dallas,
(tanesi 23 sentten yani)
satarlar size bu askerlerin otuzbeşini birden
istanbul’da bir tek odanın aylık kirasına,
seksen beş onda altısını yahut,
bir çift ıskarpin parasına.
yalnız bir mesele var mister dallas,
herhalde bunu sizden gizlediler.
size yirmi üç sente sattıkları asker,
mevcuttu üniformanızı giymeden önce de,
mevcuttu otomatiksiz filan,
mevcuttu sadece insan olarak,
mevcuttu,
tuhafınıza gidicek,
mevcuttu
hem de çoktan mı çoktan
daha sizin devletin adı bile konmadan.
mevcuttu, işiyle gücüyle uğraşıyordu,
mesela mister dallas,
yeller eserken yerinde sizin new york’un,
kurşun kubbeler kurdu o,
gökkubbe gibi yüksek,
haşmetli, derin.
elinde bursa bahçeleri gibi nakışlandı ipek.
halı dokur gibi yonttu mermeri
ve nehirlerin bir kıyısından öbür kıyısına
ebem kuşağı gibi attı kırk gözlü köprüleri.
dahası var dallas,
sizin dilde anlamı pek de belli değilken henüz
zulüm gibi,
hürriyet gibi,
kardeşlik gibi sözlerin,
dövüştü zulme karşı o,
ve istiklal ve hürriyet uğruna
ve milletleri kardeş sofrasına davet ederek
ve yarin yanağından gayri her yerde,
her şeyde,
hep beraber
diyebilmek için,
yürüdü peşince bedrettin’in…
o, tornacı hasan, köylü memet, öğretmen ali’dir,
kaya gibi yumruğunun son ustalığı,
922 yılı 9 eylülü’dür.
dedim ya, mister dallas,
herhalde bütün bunları sizden gizlediler.
ucuzdur vardır illeti.
hani şaşmayın,
yarın çok pahalıya mal olursa size
bu 23 sentlik asker,
yani benim fakir, cesur, çalışkan milletim,
her millet gibi büyük türk milleti."
......
...3 Haziran 63’te memleketine hasret dünyadan ayrılan büyük Türk şairi Nazım Hikmet RAN ölümünden on yıl önce 16 Temmuz 1953 yılında yine memleketinden uzaktayken, "Kuzey Atlantik Paktı’na en ucuz askeri Türkiye’den temin ediyoruz " diye açıklama yapan diş işleri bakanı Dallas’a cevaben yazdığı bu şiir günümüz koşullarında da insanlığa yapılan Mavi Marmara saldırısının akabinde insana verdikleri değerin ne denli insafsız olduğunun da kanıtıdır. Bize canlarımızın karşıliğinda verecekleri tazminatın rakamı ne kadar yüksek olursa olsun insan hayatının değerinin dolarla ölçülemeyeceğinin de bir cevabıdır bu şiir.
...Ayrıca "zenginimiz bedel verir/ askerimiz fakirdendir" der türkülerimiz demesine de, bu topraklarda askerliğini yapmayana kız vermeme geleneği de çoktan tarihe karıştı. Ne ilk ne son alınan bu karar. Bedelini ödeyene hayırlı teskereler ama bu memleketin karınca gibi çalışkan, kartal gibi özgür ve aslan gibi heybetli ve cesur yürekli delikanlıları nöbet tutar ve dağlarda rüzgarla konuşurken derler ki; Dünyaları versen de cana canana bedel ödenmez.
...Nazım Hikmet’in yarım asır önce Koreye asker göndermemize tepki olarak yazdığı bu şiiri, ölümünün 49. yılında yıllardır gözü bağlı yönetenlerimize, kahraman askerimize ve büyük Türk Milletine armağan ediyorum...