- 946 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
KAÇIŞ -2
Meltem, para üstünü aldıktan sonra gayriihtiyari başını geriye doğru çevirdi. “Elveda doğduğum ama beni doyuramayan şehir“ dedi kısık sesle. Gözlerinin içi, sızım sızım sızladı.
Tekrar başını gara doğru çevirdi. Geçmişi sırtına, geleceği önüne katmış yürüyordu; binlerce kişinin görünmez izinin saklandığı kaldırımlara basarak. Sağından solundan geçen insanları kaçamak bakışlarla süzdü. Sır kapısı gibiydi her biri, hatta etten duvar.
Merdivenlerin son basamağına çıktığında gözü Erhan’ı aradı. Yoksa gelmeyecek miydi?
“Yok yok böyle bir şey kesinlikle olmayacak! Mutlaka gelecek! Adım gibi biliyorum“ dedi kenetlediği parmaklarını çenesinin altında tutarak. Bir süre gözlerini kapatıp dua etti.
Bakışları, radar gibi dolaşıyordu etrafta ama yoktu işte. Saatine göz attı. Trenin hareket saatine yirmi dakikadan az bir süre kalmıştı. Zemin, ayağının altından kayar gibi oldu. Umutsuz umutsuz bakınırken iki gözünü arkadan kapatan güçlü ellerle birlikte bütün sinirleri boşaldı.
“Erhan! Sevgilim!” dedi çığlık atarak. Erhan, dudaklarını Meltem’in dudaklarının üzerine getirip güçlü bir öpücük bıraktı. Meltem’in gözleri yuvasından fırlayacak gibi olmuştu. O an nefesinin kesildiğini hissetti. Hemen kendini geriye doğru çekti. Kedilerin bile ayıplayan bakışlarını üzerinde hissetti ve suçlu gibi başını öne eğdi. Yanakları ve dudakları nar gibi kızarmıştı.
“Erhan ne yapıyorsun? Bu kadar insanın arasında olur mu hiç!“
“Ne olmuş, ellerimiz değil dudaklarımız tokalaştı“
Meltem, mahçup mahçup tebessüm etti. Erhan, Meltem’in küçük ve narin ellerini avuçlarının arasına aldı ve “Hadi bakalım tabana kuvvet! Yoksa treni mecazi değil hakiki kaçıracağız“ dedi telaşlı bir tavırla.
Trenin sürgülü kapısından içeriye girdiklerinde ikisi de aynı anda derin bir nefes aldılar. Erhan montunun iç cebinden çıkardığı biletteki numaraya göre oturacakları koltuğu buldu ve Meltem’in elindeki bavulu alarak üst rafa dikkatlice yerleştirdi. Hemen yanına da kendi çantasını koydu. Sonra “Akılsız başım! Kitabı almadan çantayı koyuverdim. Uzun yol kitapsız geçmez“ dedi ve çantasının ön bölmesinden çıkardığı kalın kitabı alıp çantayı tekrar geriye doğru itekledi.
Artık koltuklarında ve yanyanalardı. Meltem, tren hareket edince bir garip oldu. Pişmanlık mıydı yoksa sevinç miydi hissettiği bilemedi ama Erhan’ın güçlü kolları arasında çarpan yüreğine aşk, tokmak misali güm güm diye vuruyordu.
“Mutlu musun aşkım!” diye fısıldadı Erhan, Meltem usulca “Evet hem de çok“ dedi.
Erhan mesai arkadaşı Gülcan’ın yakın bir akrabasıydı. Gülcan’ın oğlunun sünnet düğününde tanışmışlardı. Erhan, çok uzun boylu sayılmazdı ama yapılı bir vücudu vardı. Geniş omuzları belini oldukça ince gösteriyordu, Esmer teni, kapkara gözleri ve çapkın gülüşüyle daha ilk görüşte yüreğine düşüvermişti. Her şey Erhan’ın Meltem’i dansa kaldırmasıyla başlamıştı. Düşünce birlikteliğinden önce tensel yakınlık onları birbirine bağlamıştı. O günden sonra aralarında yoğun bir telefon trafiği başlamıştı. Erhan, hafta sonları Eskişehir’e günü birlik geliyor, hasret gideriyorlardı. Şimdi istikamet İstanbul’du yani Erhan’ın ikamet ettiği şehir. Meltem, resimlerden, filmlerden tanıdığı İstanbul’u dünya gözüyle göreceğine inanamıyordu.
Meltem’in hayat öyküsü pek de iç açıcı değildi. Erhan, Meltem’in ailesi hakkında anlattıklarının tesiriyle daha görmeden nefret etmişti. Onların büyük bir sahtekar olduklarını söyleyip duruyordu.
Aysel AKSÜMER
YORUMLAR
Değerli Arkadaşım.
Yazınızın iki bölümünü birden üst üste okudum. Çom güzel bir başlangıç yapmışsınız her zamanki gibi. Ama bu sefer aceleci davranmayacağım konuyla ilgili yorum yapmak için. Sonunu bekleyeceğim. Bir tahmininm var elbette ama bakalım tahminimde olduüu gibi mi yürüyecek...
Evet gördüğünüz gibi yine hikayenin içine daldım. Neyse. Merakla bekliyorum diğer bölümleri.
Selam ve sevgilerimle.
Aysel AKSÜMER
Bakalım Meltem neler yaşacak...Süpriz bir gelişme olacak gibi...
Tebrikler, bekliyorum devamını, sevgillerimi yolluyorum...
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER
Aysel Hanım, Meltem'le beraber trendeyiz...Güzel gidiyor..
Sevgilerimle