- 741 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Doya doya bir yaşammı doğru doğru bir yaşammı ?
Ínsanları ahlaksızlığa sevk etmek için geliştirilen sloganlardan biriside hayatı dolu dolu yaşayın ,sözüdür" her çiçekten bal almak sevdasına düşen saniyilerini ve sistemlerini eğlence kültürü üzerine kuran eline ,gözüne,diline beline getirilen sınırlara aldırmayan iki ayaklı hayvan şeklide denilebilir buna. O yaşamı zaten en güzel şekilde yaşayan hayvanlardır, İnsanların onları taklit etmesi insanı hayvandan yüz derece aşağıya çekmezmi?Doyumsuz hayat şekliyle beslenen bu insan topluluğuna saygı duymamızmı gerekiyor ..sık sık sarfedilen ben insanları seviyorum ifadesini hiç bir zaman benimsememişdir, ben her insanı sevmiyorum karamsar olmak hatta kötümser düşüncelerimle anlama ve algılama mekanizmamı kullanmadan dört ayaklı dediğimiz düşünce yeteneğine sahip olmayan hayvanların sadakat ve sevgi değerini anlamaya çalışmak çok daha anlamlı bir katkı sağlıyor dünyasallığa olan bakış açıma.
Insan olarak sürekli sevinç duyarak yaşayamayız, eğer bu mümkün olsaydı bile herhalde bir süre sonra sevinmekten de sıkılırdık,İnsanoğlu hep kendisinde olmayanın peşine düşmek eğilimindedir, eksik olan bir anlamda kıymetli olan şeklinde algılanılır... Ölçüleri küçük tutarsak sonuçlar daha tatminkar olur, mutlu ve huzurlu yaşamanın sırrı orta yoldan geçendir.Yeterince renkli bulmadığımız hayatlarımızdan bunalıp yetinme duygusuna savaş açarak hayat tuzağında kimliğimizi kişiligimizi yitirip sonrada yaıknan biz değilmiyiz.Mutlu bir yaşam kalp temizliği, empati yani bir davranışı yaparken kendini önce karşısındaki insanın yerine koyma, yalandan uzak, günlük menfaatlerin peşinde bir hayat yerine, dürüst, onurlu bir hayat kalitesi oluşturarak kendine saygı dolayısıyla da kendini gerçekleştirmekle ilgilidir. Yapabileceklerini bilmesi yapamayacaklarını dürüstçe ortaya koymasıdır .Kişi kendi yüzüne bakamıyorsa kimin yüzüne bakabilirki? İnsanın yaptığı en büyük hatalardan biri kendisini sürekli başkaları ile karşılaştırmasıdır. Karşılaştırmak çok aptalca bir yaklaşımdır, çünkü her insan tektir ve karşılaştırabilir değildir. Daha önce hiç kimse senin gibi olmadı ve hiç kimse senin gibi olmayacak ve senin de herhangi biri gibi olmana ihtiyacın yok. İnsan temelde mutsuz olmayı mutlu olmaya tercih eder çünkü doya doya yaşam isteği ruhu bencilleştirir, tüketir ve yok olur!huzurlu yasam isteği kişiliğimizin farklı şekillenmesini sağlayacak en harika ve en temel tutkudur. bu tutku dejenere olmaya meğilli doyumsuz isteklerimize set cekebilecek tek seviştir ruhunla sevişen emelin huzuru sonsuzdur...
berrin korkmaz
YORUMLAR
bir laf vardır; "sevgiden en çok bahseden, en çok sevgiye ihtiyacı olan ama verecek sevgisi olmayandır..."
ve bence sevdiğini söylemek ne kadar güzelse
sevmediğini ifade etmekte o kadar güzel ve yürektir...
sevgili, arkadaş, eş dost her neyse fark etmez her insan için geçerli...
dikkat çekici bir yazı okudum, tebrikler...
saygılarımla...
EVET, OKUNMASI KEYİF VERİYOR, AMA ÇELİŞKİLER DE YARATTĞI İÇİN ETKİLİYOR. Siz herkesi sevmek zorunda olmadığınız gibi, sizi sevmek de heresin boynunun borcu değil, kabul, ama böyle mi olmalı ki...SEVGİ, ÖYLE BİR GÜÇTÜR Kİ, HAYATINIZI ONUN ÜZERİNE KURDUĞUNUZ ZAMAN ETRAFINIZDA SEVEMEECEĞİNİZ HİÇBİR ŞEY KALMAZ... SAYGIYLA