- 1636 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Yüreğime sıktığım Son kurşun!!!!
Gittiğinde dudaklarıma bıraktığın boşluğu hiçbir kelime dolduramadı ne yazık ki..Şimdi kelimelerim darmadağın, tıpkı sensiz yüreğim gibi..”
Yalnızlığın demlediği bir akşam üstü yine notaları öksüz kalmış şarkıyı dinliyorum…Sezen Aksu- İki Gözüm…Ve söylenen her söze pas tutmuş yüreğimi bırakıyorum tıpkı senin yüreğime bıraktığın yokluk gibi..Her satırı kan revan içinde, her notası gözyaşımda son nefesini vermekte…..
Sensizliğin sokaklarına bırakılmış kelimeleri toplamaktayım yine. Yoksun yine..Darmadağın her şey.. Kıyılarıma yokluğun acıları demirlemiş ve adımla başlayan kelimelerim ayrılığına mühürlenmiş..Artık ben “ sende “ sadece siyah- beyaz fotoğrafım..Artık ben “ sende “ yaşanıp hatıralara gömülen koyu bir pişmanlığım…Saçlarında başkalarının elleri gezinirken ben sana hala “ sen” kadar uzağım...
Hatırlıyor musun sana geldiğim günleri..Kan revan içindeydi kelimelerim, tozlu ayrılıkların arifesindeydi yüreğim..Dallarım kırılmıştı, umut diye ektiğim tüm tomurcuklar zamansız budanmıştı..Yıkılmış bir yürekle gelmiştim sana.. Senin teninde var olmaya gelmemiştim oysa..Aşk adına aldığım yaraları senin gülüşlerinle sarmaya gelmiştim..Acılarıma ortak, umutlarıma yoldaş bilmiştim seni…Ellerini tutamayacağımı bile bile, yüreğini gülüşlerimle bir kez öpemeyeceğimi bile bile seni sevmeye gelmiştim..Uzaklardaki varlığınla yaşamayı kabullenip sadece seninle aynı çınar ağacının gölgesinde ölüme uzanmayı istemiştim sadece..Seni “ sen “ diye sevmek için gelmiştim sana..Gülüşlerinle baharı, sevginle mutlulukları yüreğime mühürlemeye gelmiştim…
Ve bir gün sana uzattığım ellerimi tuttun, kanayan yaralarıma “ mutluluklarını " sundun…Ölüm kokan ellerimle avuçlarına sığınan ben gibi sende imkansızlığına inat yüreğime doyasıya sarıldın.. Arasına dağlar örülü uzaklığımıza aldırmadan her nefeste sevdaya uzandı ellerimiz. Zamanı durduk gözlerimizde..Yetim kalmış kelebekleri emzirdik imkansızlığımıza akan gözbebeklerimizde.. Savaştık durduk mevsimsiz açan yokluk deliverenlerle..Kanattık birbirimizle anılmayan sevda cümlelerini..Katili olduk bize ayrılığı reva görenlerin…İki bedende yaşanan bu sevdayı tek yüreğe sığdırmaya çalıştık.. Savaştık delicesine..Karanlık geceleri sevdamıza şahit bildik, yazgımıza yazılmamış bu aşkın kavuşmasını ahirete erteledik..Biz seninle sırtları birbirine yaslanan karlı dağın birbirlerinin ellerini tutamayan iki yamacıydık; senin yüzün güneşe bakardı benim ise imkansızlığa…
Sonra kum saatinden akan zamana kanıp gittin işte. Ardında beni “ bana “ bırakarak.. Oysa senden hiçbir şey istemedim..Sadece umut istedim karanlık gecelerime, sadece mutluluklarını istedim seni beklemekle geçecek günlerime… Ne bana ait olmayan hayatını istedim senden ne de " bana yasak" tenini bedenime diledim .. Sadece uzaklardaki varlığına sarılıp kirpiklerinde dinlendirmek istedim yüreğime üşüşmüş ayazları.. Sadece sesinin sıcaklığına uzanıp gülüşlerinle sarmayı diledim yalnızlıktan bakiye acılarımı...
Söyle bana senden çok şeyler mi istedim ? Senden çok şeyler mi bekledim...
Hadi kaldır başını…” Bu yürek yaşamalı “ sözleriyle başlayan mutlulukların neden “ ne olur anla “ cümlesine sığdırılmış ayrılıklara gebe kaldı ? Bana gitmek için geldiğini bildiğim halde çok sevmiştim seni. Çok mu geldi gözlerinde beni mutlu görmek ? Ellerini tutamayacağımı bildiğim halde seni sevmek çok mu geldi sana ? Bana duyduğun sevgi bir avuntu muydu yoksa ? Bu aşk için bir rüyaydı geldi geçti de bana.. Seni hiç sevmedim de .. Seni “ senden “ çok sevdiğim için küfürler savur bana.. Ellerini tutamayacak olsam da seninle mutluluğum için ayrılığında yüreğimden vur beni….Suskunluğunla kanat dudaklarımdaki ismini.. İmkansızlığınla öldüremediğin bu kadını yokluğuna göm emi.. Sende pişmanlık duyulan bir günah olduğumu haykır.. Ölümsüz sevdamızın Zamansız yaşanması gereken ve bir o kadar kısa tutulması gereken avuntudan ibaret olduğunu söyle hadi .. Gülüşlerinle yamadığın yüreğimi “ yüreğimden “ sökte git.. Her şey bitti de; kurduğun tüm kelimelerin, seni seviyorum ile başlayan tüm cümlelerim yalandı de bana.. Ölüm gibi susma karşımda..
Haklısın; sen bana gitmek için gelmiştin. Yaşandı ve bitti bu kadar basit işte..Ama gittiğin günden beri kanayan yüreğim niye hala acıyor sevgili ? Niye ?.Söyle bana…Sana duyduğum sevginin sana yetmediğini söyle..Küfürler savur bana.. Git de, bana ait değilsin de.. Sen benim hayatımda en büyük hatasın diye suçla beni.. Unuttuğunu söyle.. Bittiğini söyle. Gittiğin gün yüreğinin acımadığını itiraf et..Adından öteye hiçbir zaman dudaklarımda olmadın ki de.. Sesimi duyduğumda sesimin titremediğini haykır. Sigara küllüklerine savurduğun izmaritlerde adımın yandığını söyle…Gecelerin şahit olduğu bu sevda hiç yaşanmadı ki de bana…Bir cümle kadar yer tutmadı adın diye söyle hadi .. Seni sevdiğim için küfürler et bana.. Bedelini yüreğimle ödediğim en masum günahı sana yaşattığım için beddualar et bana.. Ölüme pusular kuran Firavunlardan kalma ayrılıkları hediye eyle sensiz yüreğime.Kör kuyulara at beni..Beni hiç sevmediğini söyle…Susma bir şeyler söyle…Yüreğinde hiç var olmadığımı söyle…Hadi tüm cesaretini topla ve “ seni hiç sevmedim ki “ cümlesini savur ayak uçlarıma…
Biliyorum her zamanki gibi susacaksın …Sus.. Tek bir kelime etME..Sus ki; adımı anmakla heba olacak nefesin boşa gitmesin.. Seni severken bana hiçbir zaman gelmeyeceğinin farkındaydım. Ama sevdim işte. Ölüm olsan da sevdim seni işte..Sadece sevdim.. Seni “ senden “ çok severek.. Uğruna “ yüreğimi “ bedenimden sökerek sevdim.. Biliyorum bundan sonRa yine gelmeyecektin ve beni " seni senden cok seven " ben kadar sevmeyeceksin…
Ait olduğun karanlıkları bırakıp bana gelecek gücün yok senin.. Belki de hiç sevmedin beni..Bırak sevme artık.. Bırak bana söylediğin her kelime yalan olsun.. Unutma ki; “ yüreğimdeki sen” , seni sensizlikte bile sevecek kadar büyük. “ Yüreğimdeki seni “ hiçbir kelime, hiçbir yalan küçültemeyecektir... Bana söylediğin kelimelerin yalan olduğunu da ilgilendirmiyor beni.. Ben sadece beni seven “ seni “ sevdim…Ve şimdi bana bıraktığın sensizliğin içinde seni " senden " çok seven yüreğime son kurşunu sıkıyorum...