- 796 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İnsanlığın Gerçek Gündemi!..
İnsanlığın gerçek gündemi!..
MERAK
İnsanı en çok tahrik eden,
önemli işlerinin terkine,
vazifelerinin ihmaline sebep olan his;
doğru ve yerinde kullanılmayan meraktır.
Günümüzün insanı teknoloji tuzağı ile kendi gerçek gündeminden uzaklaştırılmış, dünya gündemi, ülke gündemi, siyasi gündem, ekonomik gündem, magazin gündemi, spor gündemi Vs. gibi kendisini direkt ilgilendirmeyen, müdahale imkânı bulunmayan, değiştirmeye gücü yetmeyen meselelere kendisini o kadar kaptırmış ki;
Kendi varlığını ve gerçek gündemini gündemine almayı düşünmeye bile zamanı kalmamıştır.
Evet, sosyal insan ülkesinin problemlerinden haberdar olmalı,
Dünya gelişmelerine ilgi duymalı,
Fakat bu ilgi kendisine bakan yönü ile olup,
Gelişmelerin gidişatına kendisinden ve yakın çevresinden başlayarak müspet katkıda bulunabilme sağduyu sorumluluğu adına olmalıdır.
Yoksa! !
Sadece tatmin olmayan ruhunun feryadına kulak tıkama,
Çözmekten aciz kaldığı ailevi, kişisel, insan ilişkilerindeki tutarsızlık,
İş hayatındaki başarısızlıktan kaynaklanan gerçek arayışlarını hedefinden saptırma adına, başkaları tarafından oluşturulan ömür törpüsü merak uğruna,
Ailesine, işine, eğitimine, ticaretine Vs. merak ettiği şeylerden daha önemli olan özel problemlerinin çözümünü aksatacak zaman kaybından başka bir şey olmayan ilgi alanlarını yaşamının gayesi haline getirilmemelidir.
Kar ve zararından etkilenmediğimiz taraftarlıklar ile
Gerçek taraflarımızı ve dostlarımızı kaybetmemeliyiz.
Dostluk ve kardeşlik bağlarını kurup güçlendirecek güzel sözler,
Bütün insanlığı ilgilendirecek müspet ilgi alanları varken başkalarının çıkar kavgalarının BEDEVA PİYONU, GÖNÜLÜ DUBLÖRÜ olmamalıyız.
Belki içinde bulunmuş olduğunuz kültür ve dayatmış olduğu psikolojisi sizleri sadece dünyayı ve dünyanın aldatıcı mal ve makama,
Servet ve şöhrete dayalı ölüm ile son bulacak ve insan hayatına düşünüldüğü kadar değer kazandırmayacak meşguliyetlerini kişisel hayatınızın önemli ve öncelikli gündem sırasına oturtuyor.
Sizlerde onlardan başka bir şey düşünemiyor ve düşünmekte istemiyor olabilirsiniz.! !
Fakat değerli dostlar.
Neden hep bırakıp gideceğimiz şeylere sahip olmayı,
Üstümüze vazife olmayan işleri kendimize dert edinmeyi hayatımızın yegane gayesi haline getiriyoruz.
İçimizdeki, yakınımızdaki, evimizdeki yangını unutup!
Kıtalar ötesindeki kıvılcımı söndürmeyi vazife biliyoruz.
Neden kendi hayatımıza ve şahsi problemlerimize karşı hipermetrop zihinsel bir tavır sergiliyoruz.
Değerli dostlar.
Tehlikeden kurtulmanın yolu,
Önce yakındaki arıza ve sıkıntıları gidermek ve problemleri çözmektedir.
Mutluluğu elde edip huzurlu yaşamanın yolu,
Elinde bulunanlar ile yetinip onların kıymetini takdir ederek istifadesini ve lezzetini artırmaktadır.
BİZLER,
ÇOĞUNLUKLA BİZİ HİÇ İLGİLENDİRMEYECEK BAŞKA DÜNYALARIN DÜŞÜNCELERİN MAHKÛMU,
ELİMİZDE BULUNMAYAN BELKİ ELDE ETMEYE HİÇ İMKÂNIMIZ OLMAYAN İŞ VE İMKÂNLARIN HASRETİNİN HASTASIYIZ.
Özet olarak iki yok arasına gerçek varı kaybettiğimizin farkındamıyız?
Olmayan dertlerin hastası,
Mevcut olmayan imkânların hasreti ile
Mevcut huzur ve mutluluğumuzu sabote temekten başka bir şey yapmıyoruz.
Bence bencilleşmeden kendimize biraz daha zaman ayırsak,
Kendimizi ve kendimize yakın olanları biraz daha fazla düşünsek.
Çözümünde bir katkısı olmayan sanal problemlerden oluşturulmuş sanal tuzaklardan kendimizi kurtarmaya çalışsak daha karlı ve isabetli bir iş yapmış olmazmıyız?
Tabi siz değerli dostlarımın müdahil oldukları dünya gündemi;
Konuştuklarında çevrelerindeki insanların dikkatlerini çeken birilerinin seks skandalları, ülke gündemi;
Kültür seviyelerini belli eden magazin ve paparazzi gündemi gibi değerli gündemler varken;
Allah’ı, Peygamberi, Ölümü, ahireti, Cenneti, Cehennemi, İbadeti, Ahlakı, Adaleti gündeme almanın ne anlamı var?
Değilmi değerli dostlar.
İşte benimki de iş olsun diye,
Kimin neyine Allah’tan, Peygamberden.
Kimin neyine, ölümden, ahiretten.
Kimin neyine,
Ahlaktan, Adaletten Cennetten, Cehennemden.
Onca değerli gündemlerimiz varken.
Gerçek gündemimizi görmek dilek ve temennilerimle.
Sevgi ve saygılarımı sunarım.
Necdet EREM.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.