- 874 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ben Hala...
Kalem almıştın bana. Açacak ve silgi… Henüz onlu yaşlardaydım sense otuzlarında. Sevgiyle sarılmıştın ve şakalaşmıştık. Hava ayaz keserken sobanın kenarında şiirler okumuştun en son yazdıklarından. Sen aşıktın. Sazınla seslenirdin dünyaya. Kalbin sevgiye açılan gizli bir cennetti. Otuzunda çocuk çehrenle bakardın… kızardın yine çocuk çehrenle… bir Güllü vardı Abdullah Papur’un sevdası gibi. Onun gibi vururdun sazının teline. Onun gibiydi sevdan tertemiz el değmemiş, her gün taze. … sesleri yükselirken keleşlerin ve sen yiterken yüreğinle düştüğün yerde…
Ben hala seni özlüyorum.
İsmin İlhami…
‘Kendine mukayyet ol’ demiştin… Yanaklarımı okşamıştın… sonra içten bir tebessümle kucaklamıştın beni.
Eylül başlarıydı… sen ise henüz otuzlarında, bense on dörtlerimde çocuk… Gözlerin gülüyordu, dudakların korkuyla titrese de sen hep umutla ve inatla konuşuyordun. Kırmızı bir haritaydı oysa yangın yeri yüreğin. Korku kök salmışken yarını çatlatan bir nefretle… sesleri yükselirken keleşlerin ve sen yiterken yüreğinle düştüğün yerde…
Ben hala seni özlüyorum.
İsmin Mehmet’ti
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.