- 1697 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BİR YAPRAK MİSALİDİR İNSAN
Küçük bir tomurcuktan,ufacık bir yeşil nokta belirir;bu noktacık gözlerini hayata açan yaprağın başlangıcıdır.Yaprak gözlerini açar hayat onun için çok güzeldir;çünkü ilkbaharda dünyaya gelmiştir,güneşin güzelliğinden,doğanın neşesinden,havada uçuşan böceklerin doğaya sunduğu o güzelim seslerden,yoksun değildir;hayat ona hep güler yüzünü göstermektedir.Zamanla, yeşererek büyüdükçe hayatı tanımaya başlar.Büyüyen yaprağa dün yüzüne tüm güzelliğiyle gülen güneş bugün tüm kızgınlığıyla kavurmaya başlar.Dostu sandığı,güneşi gizleyen,onu güneşin acımasız kavurucu sıcağından koruyan bulutlarda zamanla yaprağı gerçek yüzünü gösterir.Bulutlar şiddetli,korkui dolu canlıların içini titreten o sesiyle haykırır.Haykırışıyla şimşek çakar,yıldırımlar düşer nice masumları katleder.Yaprağında o günler için tek dostu olduğunu düşündüğü,ağaçın gövdesini ikiye ikiye ayırır;ikiye ayrılan gövdeden biri hayata devam eder,yaprağın tutunduğu daldır .Bulutun gücünü kanıtlamak istercesine haykırışları,sona erer.Yaprak olanları düşünmeye bir anlam vermeye çalışırken,bulutlar katlettikleri masumların durumunu görünce üzüntüsünden ağlamaya başlar.Ne yazık ki üzülmesi için çok geçtir artık giden gitmiştir gideni geri getiremeyecektir.Düşünmeden adım atmak ona büyük acı vermektedir.Gözlerinden aralıksız su tanecikleri damlamaya başlar.Bulutlar üzüntüsüyle de yaprağa zarar vermektedir.Bulutların hızla akan gözyaşlarının oluşturduğu ses yaprağa bir huzursuzluk yüklemiş ve ağladıkça akan gözyaşları yaprağa tokatlarcasına çarpmaktadır.Yaprak hayatının ilk en büyük tokatını yemiştir...
İlkbaharda yaprağa hoşgeldin aramıza dercesine beste yapıp şarkı söyleyen arılar böcekler de zarar vermeye başlamıştır;yaprağı öldüresiye kemirirler,canını çok acıtırlar,yaprak ağlar,bağırır,çağırır çağresizlik içinde kıvranırken onu kimse duymaz.Bulutlar tekar güneşi gizlemiştir,gecenin güzellikleri gizlediği gibi.Bulutlar haykırmaz ve ağlamzda.yaprak bu seferde zararı,onsuz asla yaşayamayacağı havanın,oluşturduğu rüzgardan alır.Rüzgar yaprağı yerden yere vurarcasına ite,kaka, döver.Hayatın kendisine gösterdiği acılara dayanamayan yaprağın rengi solar,artık evrene neşeden yoksun hüzünlü bir rengi kahveringiyi sunar.Tek dostu ve tek dayanağı olduğunu düşündüğü ağacın dalı yaprağı ansızın rüzgarın acımasızlığına bırakır.Artık yaprak tek başınadır hayatta,rüzgar onu istediği yere götürmektedir,kitmek istemese de.Rüzgarın acımasızlığına daynamayan yaprak ölür ve yere düşer.Bulutlar onun mezarının toprağını örtercesine,üzerini rengi kefeni anımsatan dondurucu karla örter.Yaprak kardan sızan suyun kendisini çürütmesiyle tamamen yok olmuştur;ama ebedi hayata gözlerini açmıştır...
Mesut ZEYTİN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.