Israrcı Bülbülün Tesadüf Güncülü
"Nazlıcan’a canden besteler"
hayrettin taylan
Son kez değerdi sonsuza deklerin. Deklere edilmiş bir gidişin sonrasızlığında sızılar yüreği delmişse. Seni seviyorum dediğin cümlenin öznesini bulup sana bakarken gitmişliğini görmüşsem hangi yüklem beni toplar. Hangi cümlenin ortasında kaldım bilmiyorsun.
-Bazen seni görmek için her yeri dolaşırken göremezken, hep tesadüfen karşıma çıktın yar.
-Senin gibi giyinen herkesi süzmek zorundalığımı anlayamazsın.
Acep bu sen misin? Kaç yüzün haritasında seni gördüm.Sensizliğin fotojenliğine kitlendim.
-Harf harf yoluna döküldüm.Her davranışını gözleyen bir aşık gibi peşinde dolandım. Senin haberin yoktu. Hangi mağazaya girip ne aldığını gözlemleyip durdum uzakların çok yakınında. Yardin, yüzünden benli yalnızlıklar okunuyordu. Beni bir kez durgunken gördün.Orda kaldığımı düşündün.
-Gelseydin eğer benimle düşlerim kendine düşünce olmaktan soyutlanırdı.
Hayalinin soyunuk sırları haddimi bildirip gitmedi.
Dar ağacına çıkan bir aşk ermişi gibi yüreğim temyizleri oynadı.
Son bakışın ,son cümlenin bağılarını bağımlı yaptı.Dualarıma mimlenmişsin.
-Bir ihtimalin ihtilalını seviyorum.
Aşk sevgiliyi kaybetmektir,onda kendini yeniden bulmaya çıkmaktır. Beni bulmaya çıkmıştım ki
Seni ördü ruhum, seni gördü göremediklerim.
Tekrarlarını oynadı ömür. Biraz benden değildi yaşamak bugün.
-İlk kez görmüş gibi bakmanın tadını yaşadım.
Aşkın gündüzüydü. Karanlıktı sensizlik. Birden sen çıktın. Bakıp öylece gittin.
Soğuk bir dem vurdu kendime gelişlere.
Bir ihtimalin maili gelmiş gibi açıp okudum senli bu demi.
T’akibine milyonlarca hayalin cümlesini taktım.Mutlu olmanın treni gibi raylarını serdin. Alışverişini tamamlayıp hızla evine gidiyordun.
-Bu hızı anlayamadım. Peşimden gelme gibi ezbere yürüyordun.
Ben sarhoştum. Beni ayıkacak aşkın vardı.
-Tanrıdan , tanrıya gelen mektupları taşıdım. Allah’ım beni bu aşk tanrılarından koru. Her bir mektupta aşksızlığa iman etmeyi yazıyordu.
-Anladım ki ben sensizliğin Ebu Cehil’iyim. Henüz bana dönmediğine göre, hala o nefretleri kesen giyotin bakışların varsa.
-Bu aşkın Ebu Cehil’iyim.Ezilmiş pişmanlıkların pişirdiği pişmaniyeleri yemekle, insan pişman olmazmış yeni anladım. Bütünüyle aşka hazır olmadan aşk için yaptıklarımızın çoğu çöplerde. Sonra sıra çöpçülerde. Beni senden alışları toplayamadı kaderin çöpçüleri.
-Beni senden silemedi kaderin silicileri.Aşk plazan yükseldikçe yükseliyordu.Ünlü örümcek adam gibi tırmandım tevil kabullerine.
-Çekingen hallinin eklerine ütülenirdi belkilerim. Israrcı bir bülbüldüm gülistanın için.Güllerine meftundum. K’okun düşerdi hayallerime
Bir tek yüreğe deniz olmak.Kirlenmiş geçmişi yıkamak. Su olmak için su içmek . Akmak istedim işte seninle.
Senden uzak her gün, günaha girmiş rahibin dramı gibiydi.
Ayılınca, yanı başımda senden kalma yapmacık maymun konuşuyordum.
Tövbe eden, töhmetlerini mühimleri arasında arındıran, sızılarını sözlerine ayna kılan, kalakalışını kalaylayan, aşkı senden ibaret sanan bir savlamacıyım.
-Kimliği kendine gülen,belirsiz bir akışın sularındayız.
Kelepçelemiş beni dalgalar.Algısal bir yanılsamanın sonsuzluk sözlerine kadimim.
-Gelseydin diyor denilmiş bütün sözler.
Keşkelere kani olmuş ayrıntıların öz ayrımında gözlerin beni topladı hayata.
-Hep uyumak istedim hani rüyama gelirsin diye.Hep gezmek isterdim hani yine seni görürüm diye.
-Hep heplerim vardı.
Ne var ki ne var. Beni bulan benin var sonrası sen sonrası yoklarını tümlüyorum. Biraz sana yakın , biraz kendime uzak, biraz özüme köz, biraz gözlerime söz olan açık bir ruh feneriyim.
-Bu yüzden yüzünden, sözünden, ruhundan en önemlisi aşkına sultan olan büyük bir ruh devrimcisiyim.
-İhtilalım ihtimallerin arasında .Ülkem yüreğimde hazır, başkentim gönlümde inşa. Gelişinin gelini süslenmiş ve beni damat etmeye hazır , hazır bulunmuşluk. H’azlarım , n’azlarına işlem.
-Beni sana çarpıyor aşk ve hayat.Ben bu tesadüfün düşlerindeyim .
Gelseydin eğer benim zaten gelmiş ile gitmişin sularında bekliyor olacaktım.
Kaldığımız dünden bugüne, yarın bir yare yakın bilesin Nazlıcan
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.