Aşkın Kovduğu Tutku Şeytanıyım
hayrettin taylan
Bir köpek balığıyım bilinmezlik gibi ayaklarımı dalgalara yıkatıyorum.Umarsız kalışların kirlenmişiyim. Hangi söz, hangi güzel paklar bilmiyor kader.
-Geçmişin yükü altında altın arayıp aslı’nı aramayan defineceyim.
Çırpınışları aralanmış derin sızılara kayıtlu göz yaşı elemcisiyim.
Sen ağladıkça ben yazarım. Bu dur hazinem.
Bakıp da göremediklerine, yakıp da yanmadıklarına kıyıcıyım. Sol yanıma dizilmiş okyanuslar. Ve sevimli bir Yunus.
“Cemalini gördüm düşte çok aradım yazda kışta
Bulamadım dağda taşta denizleri süzer oldum
Sordum deniz malikine ırak değil salığına
Girdim gönül sınığına gönülleri düzer oldum”
-Y’ayık mıyım bilmiyorum bu aşk denizinde.Ak ü kara yüzünden kendime hisler yerine sisler seçtim.Bulutlar örtüyor sensizliğim.
-Irki bir divlek gibi aşki olmayan emeller sunma önüme. Farklı milletlere sahip olmak aşka engel mi ki? Ben Turp, sen Gül vardık Yüce Allah huzuruna …Ne farkımız var der misin?
-Kültürel katmanların tabakasını sunma bana.Sen ile sen arasındaki başkalaşımları gördün mü ? Sen daha sen olmamışken , yabancılaşmış beni tanıman kolay mı sanırsın.
-Yaşamının tınısında suskun bir bıçak gibi kesme beni ekmeğimden. Dedim ya bendim aşk, bendim aşka ütücü.Tanıdık, bilmişlerin yaşar yaşamazı gibi sende durup kaldım.
-Sonra,öncelerini anlatamıyor. Hep öncelerine ayna kırdım.Sen varken bağıl bir göktün.Yıldızların hiç sönmeyecek sandım gecesiz sonralarına.
-Bir hilal vakti , hilal yüzün yokken, şeytanla aşk kumarı oynadık
- H’azın elmasını yedikten “Aşk “ cennetinden attı.
Kararsız bir bulut gibi tünedim hoşluğa. Hislerimle,sevgimle ,istendikle değil.Bir erkek geniyle yani sadece arzu şelalesiyle…
-Bir içsel kumarı oynadım kendimle. Kumarda kaybetmeyen şeytanın
Tanı oldum. Tanıdı beni böylece terk edişler, ahlar, vicdani dağlar.
-Kuyruğunu sallayan bir dişi ceylanın ürkek gecesine aslan kesildim.
Oysa köpek bile arınmış.Oysa aslan olmanın hiç de zamanı değild.
-Nedenleri çürüten sosyolojik cinayetin AŞK katiliydim o gece.
Giyotinler bağlıydı arzularıma.Geceyi kesmemek elimde değildi.
-El anlar mı ki seni sevdiğimi. El güzeli “martı “olmuş önce martı kedilerden önce sunmuş bana.Suçlu bir katilin sözlerine benzemesin diye sözlerim Bennara.
-Bulutlar savuşmuşi gece gözlerini kapatmış.Yıldızlar zaten saklambaç oynuyordu “ baçlarım “ arasında. Vergisi alınmamış bir tenin eninde kendi kayıplarımın kirli sularını akıta akıta gitmiştim senden ve de sonrasına.
Bildik bir ses çınlıyor:
- Ey şair uyan, Sunan pınara gidiyor ,elinde bir mendil, gözleri nemli.Testisini doldurmuş, yüreği kanıyor.Aşk yolunu gözler.
Bu gece nerelisin ?
Bu g’ece nereli?
-Bir serçe , bir kırlangıç en azından bir kelebek olaydın.
Ey uyanmayı uyutan ,kendine gel yarinin göz pınarı kurudu.
-Başka çeşmelerde bir tas içip tasalarını artırma.
-Dest-i malın nerde?
Dest-i izdivacını yaşadığın o gönül desti nerde ?
-Suçsuz bir meleğin kanadını kıracak kadar yersil şeytan mısın?
-
Tövbettin olsana diyor iç sesim.Aşktan anlıyor mu ki iç ses.
İç çocuğu aç bir nefsin sınavıydı. İstendik değildi. Pişmanlığından beliydi bu bedelin. Bennara sen hiç anlama bu hayvani hatanın psiko-sosyal ağında ağ bağlantını kes dünyamdan.
-Online yaşadığın once güzel yılların ardından çevridışı acılar bırakıp gitmemeliydin.
-Hasta bir ruhun süzgecinde süzmeliydin sızılarımı. Nedenlerimin
Çürüyen sosyolojik merdiveninin basamaklarını onarmalıydın.
-Anlayabilmeliydin beni. Bu süreçte yaşadığın iç savaşlarda ölümcül iç hesaplaşmaların karar deminde bitmeleri büyütmen gayet doğaldı.
-Gelmek kadar kolay değildi gitmek.
Bir başına gecelerin geceleğini giydiren hüzünlerin can dili olmalıydık.
-Kabus yaşamış gibi silmeliydik ayrı kaldığımız geceleri.Silkelemeliydim beni gidişlerden.
-Derin içleniş beni sana çağırıyorken çağrıları görmeliydin Bennara.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.