ŞAHİN YILMAZ HOCA OLMAK
Hoca zade olarak gelmek dünyaya.Ömrünü Kur’ana ve imana adamışların nesillerinden hayata merhaba demek.
Tıpkı nadide bir çiçek gibi yetiştirilip, daha çocuk yaşlarda İslâm ilmine teslim edilmek.
Sonra diz çökmek Kur’an rahlesine, gurbet elde.
Şahin hoca olmak; ilim deryasının derinliğinde boğulup, aşk iklimlerinde dirilmek.Her kelimeyi, her cümleyi yüreğine nakşetmek.Öğrendiklerini yaşatmak kendi aleminde.
Her biri ayrı mektep alimlerden ilim çağlayanları keşfetmek.Öğretmek için öğrenmek kendi tabiriyle.
Öyle çok bilgi yüklemek ki kalp heybesine; ramazanlardan bir ramazan, koca İstanbul’dan gelip, Akhisarlı gönülleri fethetmek, yirmi birinde.
Akhisarlıların acizane dileklerinin karşılığı olmak sonra.
Hilaliye Eğitim Vakfının ilk tohumlarını toprağa serpmek.
Şahin hoca olmak; bir tohum atmak değil sadece.Onu sevmek, onu beslemek, onun yeşermesi için dua etmek Allah’a.Hep sabretmek, çalışmak sonra.Tevekkül etmek.
Önce namaz kıldırma vazifesi, sonra vaazlar, hutbeler…Sonra mini mini talebeler.
Bir hizmet bu kadar kısa sürede, bu kadar çok ve kaliteli meyve verir mi?Meyveler kaç kere olgunlaştı, çekirdekleri toprağa düştü de, o dahi büyüyüp meyveler verdi.Ve olgunlaşan meyvelerden tekrar tekrar meyveler yetişti.
Şahin hoca olmak; bir dilek tutmak, bir söz söylemek, bir yol açmak gönüllere.
Hafızların ve Kur’an alimlerinin yetişmesi için her türlü fedakarlığa katlanmak.Hocaların hocasıyken dahi gece nöbet tutmak, bozulan yeri tamir etmek kendi elleriyle.
Vakfın borçlarını şahsi borcu bilip, “Borç olsun, duaya vesile oluyor.Daha çok yalvarıyorum Rabbime” demek.
Şahin hoca olmak; her yıl yüzlerce talebeyle tek tek ilgilenmek.Binlerce talebenin yetişmesine vesile olmak.Kurslar doldukça yenisinin temellerini atmak Rabbe güvenerek.
Yarım asırlık hizmet hayatında canla başla koşturmak.Yeni bir şeyler öğrenmek için en küçük fırsatı dahi kaçırmamak.Yoluna engeller çıktıkça yılmayıp başka yolu denemek.Daha kaç kişiye ulaşabiliriz kaygısıyla yaşamak.
Kursta gayretli bir hoca, anne babayı yanından ayırmayan vefakar bir evlat, onca hizmetin arasında eşine ve evlatlarına vakit ayıran bir aile reisi olmak.
Hane sahibi değil, misafirhane sahibi olmak.
Sürekli ilimle meşgul olup,boş bir dakika geçirmemek.Bir imamın neler yapabileceğini cümle aleme göstermek.
Şahin hoca olmak;ibret-i alem bir ömür yaşamak.Ve sonra görevini tamamlamış bir asker gibi terhis edilmek.
On binlerin omuzlarında Hakka yürümek