- 914 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DÜŞÜNDÜN MÜ ANNE ?
İpek Anneme ;
Ben, küçük oğlun Ege. Henüz konuşmayı da yazmayı da öğrenemediğim için, sana dedemin duyguları ile seslenebiliyorum ancak. O, benim duygularıma tercüman oluyor .
Affına sığınarak, sormak istiyorum anne :
- Beni dünyaya getirirken, iyi düşündün mü ?
- İsteyerek ve bilerek mi dünyaya getirdin gerçekten ?
- Sevindin mi, bana hamile kaldığını öğrendiğinde ve dünyaya getirdiğinde ?
- Ya babam ; o da istiyor muydu beni ? Sevindi mi o da, yüzümü gördüğünde ?
- Efe ağabeyim, henüz iki yaşındaymış ben doğduğumda. Biraz erken olmadı mı sizce ?
- İkimize birden bakabilecek misiniz ? En çok sen, sen yorulacaksın, zorlanacaksın anne.
- Neden sürekli anneannemden yardım istiyorsun ; ona mı güvenip doğurdun beni ? ( Bu galiba biraz dedemden oldu ama şunu biliyorum ki onlar kesinlikle şikâyetçi değiller bu durumdan. Sizin kadar seviyorlar beni.)
-Galiba ülkenin durumu pek parlak değil. Hatta tüm dünyanın durumu kötü. Ne ekonomi, ne çevre, ne barış, ne de iklimler. Hiç birinin durumu hoş değil. Bizden emanet aldığınız dünyayı, hak ettiğimiz şekliyle bırakabilecek misiniz bize ?
- Yaşanabilir çevre, temiz hava, barış için elinizden geleni yaptığınızdan emin misiniz ?
- İyi düşündünüz mü gerçekten ? Bizi dünyaya getirdiğinize pişman olmayacağınızdan emin misiniz ?
- Bez, mama, giyim masraflarımız size ağır gelmiyor mu ?
- Büyüdüğümüzde okul masraflarımız düşündür müyor mu sizi ?
- Peki, bizden bir beklentiniz var mı ?
- Bizim için harcadığınız emekler ve paraların karşılığını alacağınızı umuyor musunuz ?
- Sadece önemli günlerde, bayramlarda , kısıtlı olarak görüşebileceğimizi, hatta sadece teknolojik imkânlarla görüşebileceğimizi,size özellikle maddî, hiç bir yararımızın olmayacağını biliyor musunuz ?
- Yaşlandığınızda, bakıma muhtaç olduğunuzda, sizi, yanımıza almayı değil de, bakım evlerine yerleştirmeyi seçeceğimizi hiç düşündünüz mü ?
Kusura bakmayın anneciğim. Sorularım biraz üzmüş olabilir sizi. Fakat çok küçüğüm ben. Henüz yalanlar söylemeyi, sizi kandırmayı öğrenemedim. Aslında, böyle kalmayı da çok istiyorum. Ne kadar acı da olsa, gerçekler böyle.
Şimdi tekrar sormak istiyorum anneciğim ;
- Beni, ağabeyimi, dünyaya getirdiğinize pişman değil misiniz ?
Cevabının öyle olduğundan emindim zaten ; benim bir tanecik, gül yüzlü, gül yanaklı, canım anneciğim.
Anneler gününü en içten, saf, tertemiz, bebekçe duygularımla kutluyor, şeker yanaklarından, bal ellerinden, kestane gözlerinden defalarca öpüyorum senin.
Bebeğin Fırat Ege ERDEM
Tüm annelerin anneler gününü en içten dileklerimle kutlarım.
Fikret TEZAL
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.