Bu gidiş çok y/akıştı S/ana.
hayrettin taylan
Ayrılıklarımın devir teslim törenine gelmedi yadın.
-Y/aralarımı ölçmedi yar. Fazlalarımı görmedi belalım.
İçimde aşk bebekeklerini büyüten volkanın vardı.
-K/ederlere p/atlamaya hazırdı.Sensizliğin f/ayından benli verimli topraklara akıyor her dem.
Bir veda tepesinde ağıtlarımı yaktım.Yalnız kardelenler ve yardelenler duydu ahlarımı.
-Kardan ve yardan geçip ba/hara alışkın değildim.
Ten defterine şiirler yazmak istedim, istedim işte seni tam benden.
-Bir gece ansızın her nerdeysen gelmek istedim .Sen uyurken , sen beni tam rüyanda gördüğün anda sarılmak istedim.Ağlamaklı ses tonumla ben geldim. Ben’den geçen, sen’e geçen, sende kalan gözü yaşlı tek Mecnun geldi. Sen uyu, turnalarını uyandırma. Yalnız benim yaralarım, sana olan özlemim uyanık kalsın.
-Sen uyu…
Bu takvimi sen yırttın.Bu takvimin bütün yapraklarını ben yazdım. Yazgımı da yazacak değilim ya. Sendin kaderim, sendin kederim.
-Ben gidememişsem sen gelememişsindir diye avuttum durdum avuntularımı.
-Hayalinin sesi ile ali cenap özlemler büyüttüm. Makyaj yapan yıldızların koynunda sensiz bütün geceleri yaşadım.
T/eninden biraz ayrılık , biraz küskünlük aktı.
-Kirletilmiş bir mazinin azazili geldi can yanıma.Soydu beni arzular şelalesinin ortasında.
-Beni baştan ve aşktan çıkardı dört işlemi bilen bir güzel.
- Payda olup durdu senin yerine.Ben p/aydım sensiz gecelere, ben bölünemezdim sensizliğe dedikçe sensizlik, yaralar, gelemeyişin bin kere böldü .
-Elde var olan el değmemiş özlemlerindi.
S/ağlaması çoktu bu gidişin. İşlemi bir kereydi. Beklemesi milyonkere.
-Lirik lahitler yazıp durdum sen ile seni seven ben arasında.
-Suskunluklarımın yazıtlarını yazdım bahtının ortasına. Üstünde silindir gibi geçtiğim geçmişini aradım durdum .
Adını andığımda gök gürledi benim yerime. İsmini yazdığımda sayfalar bir bir kanadı. Sana seslendiğimde bütün ayrılık şarkıları resital yaptı. Davut oldum, Yunus oldum, Yusuf oldu, en çok da Mecnun oldum, yoluna.
-Bir boşluk bıraktım kavuşmalarımızın arasına. Yazgı kalemin doldurur diye. Ki bütün ezberlerimi biliyorsun…
-O boşluğun evetini yazacak ütülü, tütsülü, tutkulu, yüreğin var.
-Önce erkekler ağlamaza inandım.Sen gidince dünyanın en büyük yalanı olduğunu anladım.
Sonra şairler ağlamaz dedim. Anladım ki en çok şairler ağlıyor, dizelerin gözüyle.
-Her dizem göz olup önce nemlendi, önce ıslandı, önce ağladı Dilnaz.
-Şimdi kuruyan y/aramın bendinde geçit vermez bekleyişler aşka hayat veriyor. Birikiyor damlaların aşkın barajında .Yarın yar olmana enerjik bir haldir.
-Her sevginden elektrikler üretilecek yüreğimden.
T/alan olmuş Moğol kenti gibi viranlarımı sorma.
İçimde yalnız mecbur ve meçhul terk edilmişliklerin vicdani molozları var.
-Beni aşkın Timur’u olarak görme.Yürek kentini yıkmadım ;ama seni kentimden kaçıracak Hülagü hesaplarım olmuş olabilir. Suçlu bir Adem gibiyim.Yasak elmaları cennetine değil, cehennemine atmışlar . Havva olarak bende olmadığın gecelerin
Karanlık ağlamasında ağ bendim, akçe sendin.
-Ak yüzünden kara günümün kara bahtı aktı.
Yenik bir hayat mumyaladı seni .
-Yalnızlık varlığım ile yokluğum oldu.
Senin aynandan baktım can havlime. Kırışıklarım ,beyazlattığım saçlarım çok şey anlatıyordu.
-Benim yerime taranır mısın uzak kalışlarımız adına.
Bende t/aranacak saç ve suç kalmadı.
-Ya da boş ver bu gidiş çok y/akıştı sana.
Öylesine uzansın yalnızlık dize dize gönlümüze, sen bensiz kal, ben de hep seni anayım …
Boş ver bu kalış yakıştı b/ana .Sen ağlama.