- 914 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
YALNIZIM DOSTLAR YALNIZ
Aylardan kasım .Bildiğimiz soğukların başladığı ,leyleklerin kendince göç ettikleri,ve dalların elbiselerini değiştirip yataklarına girip uyudukları o uzun yolculuk..
Ben kıyımda duran ağaçlara pek ahbaplık etmeyi sevmezdim..Dillerinden hiç anlamazdım.Onlar yabancı memleketin ağaçlarıyda.Haliyle onlarda beni anlamıyorlardı.
Zaten beni kim anlıyordu ki.Ben bile kaç mevsim önce dikildiğimi hatta ve hattası buraya nerden getirildiğimi bilmiyorum..
Benim gövdem diğer ağaçlar gibi gürbüz ve geniş değil..Ben çelimsiz bir çocuk gibi en ufak rüzgarda kırılacak gibi sallanan bir ağaç parçasıyım.
Onların boyları benim boyumun üç beş katı..Her bir dalı benim gövdemin kalınlığınca.
Bazen kıskanmıyor değilim.İçe kapanık hallerim de bundan dolayı sanırım.Çok girişken değilim.Kendimi onlarla bir tutuyorum.Biliyorum onların cinsi farklı.Yapıları farklı ama ağaç aklı işte ne yapsam bu hislerimden arınamıyorum.
Az ilerimde ki ağacın benimle zora ki konuşma isteğinin farkındayım.Yazın ve baharda yapraklarımın altına gizleniyordum en azından .Benimle sohbet etmelerine fırsat vermemek için.Ama yapraklarım dökülmeye başlayınca mecburen konuşmak durumunda kalıyordum,
Bazı zamanlarda duymazlıktan geliyordum.Yada uyuyor numarasına yatıyordum.Ama şimdi yakalandım..
-Merhaba arkadaş nasılsın iyimisin..
-Teşekkür ederim siz nasılsınız..Deyip başımı diğer tarafa çevirip başka bir şey sormasına engel olmaya çalışıyorum.
Beni küçümseyen bakışları görmekten nefret ediyorum.Bu halimi ben seçmedim ki ne kadar çok istesemde onlar gibi büyük ve saltanatlı olamıyorum.Kendimi göle düşmüş bir çöp parçası gibi gereksiz ve zavallı görüyorum.Hiç kimsem yok benim yalnızım hemde yapayaılnız.
-Arkadaşım biliyormusun kaç mevsim seninle konuşmaya çalıştığımız halde bizimle muhatap olmaktan kaçıyorsun nedenini sorabilirmiyim acaba.?
"Nedeni gayet açık değilmi .Ben sizlerin arasında bir damlacık bir ağacım.Hiç bir özelliğim güzelliğim yok.Sizler gibi gür dallarım yapraklarımda yok.
Bana yukardan bakan aşşağılayıcı bakışlarınızı görmek için mi sizinle konuşayım yani, demeyi çok istedim dilimin ucuna kadar geldi ama susup başımı yine diğer tarafa çevirdim..
Gittiğini düşündüğüm vakit ,baktım ki orda .ve bana
-Biliyormusun senin kendini beğenmiş olduğunu düşündük hep bunun için bizimle konuşmak istemediğin kararına vardık.Halbu ki biz seninle arkadaş olmak istiyoruz.
"Bu sözler benim onlar için düşündüğüm sözlerdi.Benmiydim kendini beğenmiş olan.ona döndüm ve
-Benimle dalgamı geçiyorsunuz siz.Hepiniz hemen hemen aynı boydasınız.Benim ise sizin yanınızda ne kadar sönük kaldığımı görmüyormuş gibi birde benimle alaymı ediyorsunuz.
Kırılmıştım cidden bu sefer yüreğim içten içe yanmaya başlamıştı.Gözyaşlarımı göstermemeye çalışıyordum ama hıçkırıklarım beni ele veriyordu.
Kökümü çıkarıp topraktan bir an önce kaçmak istedim burdan.Ama yapamadım işte onu yapmaya bile gücüm yoktu.Bir de bunu düşünüp bir daha ağladım.
Bir ses iyice yaklaşmıştı.
-Seni biz gıpta ederek izliyor ve seviyoruz.Bizler ne kadar büyük olursak olalım.Dallarımız ne kadar gür olursa olsun.Biz sadece odun olarak işe yararız.Ve bir kaç zaman sonra belki de yarın bizi kesecekler.
Ama sen verdiğin güzel ve sulu elmalarla her daim yaşayacaksın.Biz bunun için sana hayranız.Ve çocukların senin çevrende koşturması ,sana çıkıp dallarından kopardıkları elmaları zevkle yemeleri bile bize mutluluk veriyor.
Sonra tüm kuşlar senin ağacının üzerinde bir başka şarkılar söylüyorlar.Meyvelerini tadıyorlar.Bize ise seni kıskanmak ve hayıflanmaktan başka bir şey kalmıyor.Ama yinede burada senin gibi bir ağacın oluşu bizim içimize mutlulukların en güzelini serpifştiriyor.
Bu sözler benim için tarifi anlatılmaz mutlulukların eşiği olmuştu.Bunca zaman asıl kıskanılan benmiydim.?
Günlerce sohbet ettik.Kah rüzgarla dans ettik.Kah yapraklarımızı birbirine eş olsun diye aynı anda bıraktık yere.
Ama içime garip bir buruklukta oturmuştu.Uzaktan Gelen motor sesleri çok kısa süren arkadaşlığımızın sonu olacaktı..
YORUMLAR
Yazıdan çıkarılacak dersler vardı çıkarabilene.
Ağaçları konuşturmak çok güzel.
Çocuk masılı olarak düşünülebilir bu yazı.
Tebrik ederim
sevgimle.
Ülviye Yaldızlıı
sağolosn gülüm ömrüne bereket...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Ülviye Yaldızlıı
Arkadaşım hergün ilginç konular ve güzel anlatım ile okumaktan keyif duyduğum bir sayfa.
Küçük bir ağacın duyguları, tıpkı biz insanoğulları gibi değil mi?
Küçümsemekte, tepeden bakmakta üstümüze yok. Kaleminize sağlık. Sevgi ve saygıyla
Ülviye Yaldızlıı
Söz konusu bir ağaç olsa da gerçek hayatta da böyle değil midir? İnsan ne olursa olsun önce kendine güvenmeyi bilecek. Asla kimse kimseden üstün değildir.
Daha çok yazacaktım yorum Sultan'ım ama şu klavyede harf aramaktan yazacaklarımı unutyorum :))
Neyse gerisini de sen kafana göre tamamla...
Seni seviyom mu ne
N. B. Ç. tarafından 4/13/2011 7:14:32 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ülviye Yaldızlıı
Ben nasıl göremedim Sultanımın öyküsünü...
Sultancığım senle ben el ele verip şöyle tropikal bir muhite tatile mi gitsek. Birimiz köpekleri konuşturur öbürümüz ağaçları. Zaten seni Nuriye Balıktan sonra sadist olarak tanıdı site:)) Oysa ne kadar da güzel bir kalbin var...
Hadi yazdıklarımız buralarda kalsın biz çekip gidelim Ekvatora...İlle de yazasımız gelirse alırız bir laptop...Bir de vın tamam...
Şaka bir yana (Bu laf da sevgili ağyar'dan yadigar kaldı bana) öykün çok güzel bir çocuk öyküsü olabilir. İçinde ders ve neşe var...Ciddiyim, sen gerçekten çok güzel çocuk hikayeleri yazabilirsin bence. Bunu şimdi fark ettim. Şu ana kadar sitede çocuklara yönelik bir çalışma yapan olmadı sanırım (Öykü ya da masal olarak) Ben hariç tabi:))
Hastayım biraz ama canlandım sayfana girince...
Sevgiler sana çok ama çok güzel kalpli...
N. B. Ç.
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı
Aynur Engindeniz
Evet Sultanım sana aynen öyle diyorum o neşeli çocuğu çıkar:) Bir yanın hüzün dursa da bir yanın çocuk hala...Haksız mıyım?
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı
Ama bir farkla bu küçük boylu kimsenin farketmediği güzeller kadar kimse tabiyatın acımasızlığına dayanamaz. Onlar koca gövdeleriyle oraları yurt tutamazken, bunlar en kurak ve çıplak toprakları yurt tutar ve kışın buzuna ve ayzına inanılmaz direnirler...Yani acı çekmekte üstlerine yoktur doğrusu...
Harikaydı..Yürekten kutladım.Selam,saygı...
Ülviye Yaldızlıı
Biz, kendi değermizi bilmezsek, varlığımızın kıymetini bilmezsek... Kim bilebilir ki?
Ders çıkartılacak bir öyküydü... Sevgiler, yüreğinize.
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı
ömrünüze bereket..