BİZ AYRILAMAYIZ 4.BÖLÜM
Elif in yattığı odaya girdi." Soğuk hava, epeyce soğuk." diye söylendi.
"Üşüdün mü abla?"
"Yok... önemli değil.Çok üşümedim.Sen yaranı aç bakalım nasıl ?" diye kontrol etti.
" Çok iyi yavaşça dolaş ."
"Tamam abla dediğini yapacağım."
Annesi tepsi içinde kahvaltı getirmişti" Elif le beraber yiyin." diye ortaya sofra kurdu.
Peynir, yağ, bal, yumurta vardı." Hadi kızım." diye. Elife yardım edip kaldırdı.Zeynep zorlansa da yer sofrasına oturdu." Başka kimse yok mu kahvaltı yapacak?" dedi.
"Yok siz yiyin biz yedik."
Çocuk sesleri geliyordu. Epeyce gürültülü nerden geliyor? diye bakındı Zeynep.
Elif anlamıştı" Diğer odadan; abimin çocukları birazcık yaramazlar ama ben onları çok seviyorum." diye gülen gözlerle Zeynep e baktı.
"Ablam rahat edebildin mi? uyuyabildin mi? Elif in gözleri Zeynep e bakıyor; ondan bir yanıt bekliyordu.
Zeynep gülümsedi "Beni merak etme; iyiyim." Onlar böyle konuşup, laflarken
dışarıdan ayak sesleri geldi ve kapı açıldı. İçeriye orta yaşlarda babacan biri girdi ardın da da Ahmet Amca vardı Zeynep yavaşça ayağa kalktı...
Elif " Doktor amca!" diye çığlık attı " Dokor amca hoş geldin."
Yaşlı adam" Hoş bulduk kızım; asıl sen hoş geldin." diye Elif in yanına oturdu küçük kızı alnından öptü.
"Hoş geldin küçüğüm." derken gözleri dolu dolu olmuştu.
Sonra Zeyneb e dönüp Sizde hoş geldiniz; ben Kamil doktorum." dedi.
"Bende araştırmacıyım."
Tanışma faslı bitmiş sohbet başlamıştı.
Önce Elif in ameliyatı konuşuldu; sonra dönüşleri ve Zeynep ten bahis açıldı...
Doktor" Araştırmacı dedin. Neyi, nasıl araştırıyorsun?"
Doğayı, tüm güzellikleri ve bu yöreyi." diye yanıtladı. Epeyce konuştular.
Doktor" Sohbet çok iyide benim gitmem lazım." diye kalktı.
"Elif çik sana tekrar geçmiş olsun. Ben yine uğrarım kızım." diye yarasına da bakmıştı. aferim kızım çabuk kuruyacak kendine iyi bak diye tembih etmeyi de unutmamıştı
Zeynep Doktora:
"Bende sizinle gelebilir miyim? etrafı gezmek istiyorum."
"Olur gel." deyince; Zeynep odasından üzerine kalın bir manto giiyip; ayağına çizmeler çekip eline de fotoğraf makinesini aldı. Artık burada araştırmacı olacaktı..Dışarısı çok soğuktu mantosuna iyice sarıldı kulaklarına şalını sardı.
Ahmet amcada onlarla beraber çıkmıştı.
Ayaklarının altında karlar gıcır gıcır ötüyordu. Bazı yerler buz tutmuş yürümek çok zordu.
Zeynep dengeli adımlarla doktor un ardından gidiyordu doğa çok güzeldi her yer bembeyaz kardı çam ağaçları kardan görünmüyordu.
Kuru dallı ağaçlarda vardı onlarda karla kaplıydı dallardaki karlar pamuk helvası gibi sarılmıştı ağaçlara
Zeynep arada bir resim çekerek ilerliyordu.Buralarda evler çoğalmaya başladı.
Aşağıya doğru indikçe çok az düzlük vardı. Dört yanı karlı dağlarla kaplı idi köy.
Sağlık ocağının yanında lojmana benzer evler ve
Daha ilerde kahve ve marketler vardı...
Aşağıdan dere geçiyormuş; onun da iki yanı kar ve suların içindeki kayalarda kar tepecikleri ile çok güzel bir manzara teşkil ediyordu.
Zeynep önce biraz tedirgin olmuŞ; etrafına şaşkın şaşkınca bakıyor" Burada nasıl yaşanır?" diye içinden geçiriyordu." Evet burada yaşamak çok zordu. Hele kendi yaşantısından sonra.
Bu düşünceler içinde sağlık ocağına geldiler
Doktor" Geçelim. dedi.
Ahmet amca" Ben gideyim işim var sen geçiyor musun kızım?" diye baktı Zeynep e
"Evet ben biraz kalabilirim. Sonra gelirim beni merak etmeyin." diye içeri girdiler.
İçerisi sıcacık tı büyük bir soba yanıyordu. İki tane genç kız vebirde erkek çalışan vardı.
Doktorla Zeynep i görünce biraz şaşkın" Hoş geldiniz." diye ayağa katlılar.
Doktor" Bakın köyümüze misafir gelmiş adı Zeynep; araştırmacı imiş. Buranın yaşantısını araştıracakmış." deyince...
Oturan adam lafa karıştı" Hoş geldiniz de; yanlış zamanda gelmişsin. Kışın ne araştıracaksın ki? Buraya yazın gelecektin."
Zeynep önce "Hoş bulduk." deyip" Kışında bulunur araştıracak bir şeyler." dedi. Sonra kızlara döndü...
Biri" Adım Ayşe ebeyim." Diğeri" Ben Lale hemşireyim." diye kendilerini tanıttılar.
Zeynep e sandalye verip" Çay içer misin? yeni demledik."
"Olur içim üşüdü. Isınırım; dışarısı çok soğuk."
"Evet kar yağdı yağacak." dedi Ayşe Ebe.
"Nereden nasıl geldin?" diye söze karıştı Lale hemşire.
"Ankara dan Mustafa amcalar la geldim."
"Sahi doktor Elif nasıl? geldiğini duyduk."
"Çok iyi maşallah; Zeynep hanım getirmiş araba ile. Fazla yorulmamış. Genç çocuk çabuk iyi olacak."
Sıcak çaylarını içip sohbet ettiler.
Doktorun odası ayrı idi bir ara Zeynep" Sizinle biraz konuşa bilir miyim?" dedi
"Tabi gel odama konuşalım; seni dinliyorum."
Zeynep nereden başlayacağını bilemeden biraz düşündü.
"Burada kalabilecek bir yer bulabilir miyim?Ahmet Amcalara yük olmak istemiyorum."
deyince...
Doktor gülümsedi" Sen onlara yük olmazsın. Sana minnet borçlular. Ahmet bana olanları anlattı."
Zeynep biraz üzgün" İyi yapmamış işte; bende bunun için orada kalmak istemiyorum. Hep bana borçlu olacaklar. Bunu istemem. Bana kalacak yer olursa kendimi idare ederim; zaten kalabalıklar."
"Eğer kalacak yer bulursam biraz kalabilirim; yok bulamazsam durmam giderim. Bu insanların üzülmelerini hiç istemem."
Doktor Zeynep e uzunca baktı...
"Sen gerçekten iyi biri gibisin. Ne işin var buralarda? Seni buraya atan ne? Bir gönül meselesi mi?"
Biraz şaşkın ama bozuntuya vermeden" Bunu nereden çıkardınız?"
"Bilmem???"
Zeynep gülümseyişini sürdürüp" Ahmet amca ile tanışınca buraları görmeye karar verdim ve geldim. O biraz anlatmıştı bende merak ettim hepsi bu."
İyi öyle olsun kalacak yere gelince lojmanın biri boş yeni Doktor istedik bekliyoruz benim
"Emekliliğim geldi; biraz da sıhhatim bozuk artık çalışmak istemiyorum.
Henüz doktor gelmedi. Gelinceye kadar oturursun.Sen burada nekadar kalacaksın?"
"Bilmem... belli olmaz belki çok; belki az zamana bağlı." Onlar böyle konuşurken;
Zeynep in cep telefonu çaldı...
"Özür dilerim." diyerek baktı. Metin di arayan hemen kapattı." Önemli biri değil" sonra lafı değiştirmek için...
"Eve bakabilir miyim? Bir görsem." dedi. "Oturmamda bir mahzur var mı" deyince...
Doktor güldü." Dur... dur... çok konuştun. Hangini yanıtlayayım?"
"Özür dilerim bir an önce yerleşmek istedim de."Ayağa kalktı.
Doktor" Hadi gel bakalım." diye dışarı çıktılar.
Uzaklardan bir gürültü koptu. Çok acaip bir sesti. "Neler oluyor?" diye soran gözlerle doktora baktı:
"Çığ!" dedi."Çığ düşüyor." diyerek dışarı çıktılar.İleride görülen dağdan iniyordu.
Zeynep" Orada köy var mı?"
" Evet var; Allah verede köye zarar vermese. Çok büyük kopmuş.
Doktor kızlar hazır olun gidin köye belki yardıma ihtiyaç vardır orada bir Doktor var ama ne ebe nede hemşire yok yeni mezun bir çocuk ne yapabilir
Köyden birkaç genç koşup gelmişlerdi." Köye düşüyor yardım edelim." diyorlardı
"Hazır olun çocuklar; ebede, hemşire de gitsin. Çabuk olun."
Zeynep" Bende gidiyorum." deyince...
Doktor" Olmaz; sen nasıl gidersin oraya?"
" Bunlar nasıl giderse; bende giderim. Durduramazsınız." diye kararlı konuştu.
AYŞE KARAN
DEVAM EDECEK...
YORUMLAR
HEYECANLANDIM İNAN ANNEM DEVAMINI BEKLİYORUM HARİKA SEVGİLER NUR YÜZLÜ YAZARA
AYSE 09
sağ ol bitanem ağlama ne olur
rabbim ağlatmasın sevgimlesin
AYSE 09
bunlar yeni yazılan değil sadece şimdi hayata geçiyor önceden yazmıştım
çok teşekkür ediyorum
sağ olun
Çok güzel olmuşanneciğim her zaman ki gibi naif sıcak ve sürükleyici...Sevgimle öpüyorum yüreğinden..
Acaba dedim sevdiği kişi gelecekmi arkasından..Bekleyip görelim..yada yeni doktorla aşkmı başlayacak:))
AYSE 09
bu daha dur ne aşkı
macera yeni başlıyor sultanım
sevgimlesin her dair
Ülviye Yaldızlıı
diyosun ki oku ve gör..hiç sırda vermez..:))
meleğim benim
Evet, ben de dikkatle okudum. Sanırım bir dahaki bölüm afet bölgesinde geçecek. bEKLEYELİM GÖRELİM.
Kutluyorum Ayşe Abla, maşallah sana...
Sevgiler.
AYSE 09
çok teşekkür ediyorum sağ olasın
AYSE 09
sağ olun sizi görmekte güzeldi
saygılarımla her daim
Ayşe'ciğim konu gittikçe renkleniyor, bu defa dağa yakın köylerde geçiyor öykü, Zeyneb'in gönül yarası neden acaba, takipteyim arkadaşım, selam ve sevgiler.
AYSE 09
evet dğ köylerinde bu öyküm
inşallah sıkmam sizi hep yanımdasınız
çok teşekkürler sevgimlesin bitanem