- 610 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Afferim Bizim Keleş!! (babama)
Afferim Bizim Keleş!!
Ürkek ruh halimi de yanıma alarak odamdan çıktım. İstemeyerek attığım adımların kölesiydim. Küçük odadan geçerken gözüm, kardeşimin neşeli bakışlarına takılmıştı. Keşke onun kadar olabilseydim. Müebbet yiyen bir mahkûmun her gün çekmek zorunda olduğu hücre hapsi saatlerine gelmiştim artık.
Daha önceden hazırladığım işkence odasında bekleyen gardiyanın çatık kaşlı bakışlarıyla girdim içeri. Hızlı hızlı defterlerimi karıştırarak anlamadığı yazı türümün ‘karga bacağı’ olarak ömür boyu aklımda yer etmesini sağlayacak cümleler kuruyordu. Rakamlarla oynanan toplama ve çıkarma oyunundan sonra bölmenin paylaşmak olmadığını öğreten saçma kesirlerle ve yediğim tokat darbelerinin çarpımlarıyla başlamıştık. Ağzından salyalar akarken, boğazındaki derin kalınlaşmayı fark edişim beni tamamen konunun dışında bırakmıştı. Bağırdıkça anlama yönüm zayıflıyor, kendimi birazdan olacak arbedeye hazırlamaya çalışıyordum. Örnek çözümlerin önümde olmasına rağmen yapılan sayı değişikliklerini bile gerekli karelere koyamıyordum. Bacaklarımın titrediğini, heyecan denilen fantezinin idrar yollarımı yaktığını hissediyordum. Korkudan artık farklı bir hal almış şekilli rakamların çözümsüz sorular içinde iyice kaybolduğunu gören babam, kulağımın bir insan boyu daha uzayabilme ihtimalini düşünerek tıp dalında verdiği tezi doğruluyordu. Sol yanağımdaki kırmızılığın beş parçaya bölünmüş hali yarına kadar devam edecek ve şekilci insanlar yine o şeklin tuhaflığını irdeleyeceklerdi. Bilmiyorum demek istiyordum. Benim de bilmediğim şeyler olmayacak mıydı hayatta, rakamların keşmekeşi içerisinde yorulmak zorunda mıydım ki, zaten hayat yeteri kadar yoracaktı beni. Salak mıydım acaba, herkes anlıyor da bir ben mi anlamıyordum. Yaklaşık iki saat süren bu travmanın bitiş anlarına gelmiştik artık. Şimdiden yarın aynı sahnelerin tekrarlanacağını düşünüp uzaklarda daha rahat bir hayatın var olmasını diliyordum.
Çarpım tablosu zevksiz yenen bir yemeğin tatlısıydı babam için. Birbirleriyle iyice kaynaşmış rakamların beynime kazınması bir zorunluluktu. En zorundan en basitine doğru giden bir yol tercihi babamın aslında hayatını ifade etmede yeterliydi. Her cevap verişime tebessüm eden bu adam, yanlış cevaplarda enseme indirdiği koca elinin ağırlığını biliyor muydu acaba. Defterleri yavaşça kaldırma zamanı gelmişti. İçinde oğluna iyi bir ders verdiği düşüncesini taşıyan hakim, yargılama sürecini bitirmişti. Mahkûmluğu tescillenmiş garibin ise en ağır suçlular gibi muamele gördüğü bu geceyi de atlatması ‘yarın ola hayrola’ deyişinin güzel bir kandırmacasıydı.
Odadan çıkarken arkamdan seslenip her zamanki gibi günün anlam ve önemini belirteceği cümleyi kurmasını bekliyordum. Ama bu sefer soru cümlesi gelmişti.
-Beş kere beş?
Hızlıca dönüp on raunt boyunca yere düşmekten başka bir iş yapmayan, gardı düşük boksörün son bir hamlesi gibi
-yirmi beş diyebildim. Şeref golüm gelmişti. Yüzünde karşısındakini aşağılayan bir bakış atarken görmüştüm babamı, son darbeyi yine o vuracaktı belli. Cevabın son hecesine uygun edebi bir yaklaşımla ‘afferim bizim keleş’ cümlesini daha önce şaka yapıp yapmadığını düşünerek anlamaya çalışıyordum. Gülmek zorunda oluşumu hissederek güldüm. Odama doğru adeta koşarak gidiyordum. Özgürlüğüme kavuşmuştum birkaç saat için bile olsa. Dilim damağıma yapışmıştı ama su içmeye bile çıkmazdım artık odamdan, kendi tükürüklerimle yaşamayı öğrenmiştim çoktan.
YORUMLAR
£ğitim şart..Ama eğitim alamamış ebeveyinler için bir bakış acısı buldum kendimce..
Çünki bende anneyim.
Yetemeğimi düşünmek hastalık noktasına gelince,teselliyi şu kelimede buldum..
Ben çoçuk eğitmiyorum,çoçuğumla büyüyorum,cocuğumla terbiye oluyorum,nefs-i terbiye erttikçe çoçuguma iyi bir eğitim
sunuyorum..Çünki eksiklerimin güçünü Hak'tan alıyorum..
Kaleminize kuvvet edebiyat'cı ...
Çok güzel ve anlamlı.Kendi eğitilmesi gereken bir baba çocuğunu nasıl eğitir ki? Şiddet şiddeti doğurur ve bu tarz çocuklar aynı gücü başkalarına kullanmaya kalktıklarında problemlerin devamı gelir.
İlk öykü ve daha güzellerinin geleceğini haber veriyor.
Tebrikler