- 878 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Uzungöl Günlerimizden Günlüğüme...
14.02.2017-07.15
Uzungöl/Of
76 aylık bir serüvenin ardı sıra,arada sırada da olsa sana yazmaktan memnunum günlüğüm.Çok uzun zaman da yazmamıştım esasında.Her geçen gün yaşlandığımı hissediyorum.Saçımdaki cennet kışları da buna şahit.
Bir de artık sana yazarken daha dikkatli olmak istiyorum.Her şeyi sana anlatamıyordum;ama bazen üzüldüğüm şeyleri seninle paylaşabiliyordum.Arada sırada canımın içi nasım da sana baktığı için ve yazdıklarımı merak ettiği için,onun üzülmesini istemiyorum.
Evet;bugün farklı bir gün aslında.6. ayımızı doldurmuştuk evliliğimizde.Farklı bir hava teneffüs edelim diye;6 ay önce geldiğimiz Uzungöl’e bir daha geldik.Şu anda kaldığımız yerden gölün manzarası da gerçekten muhteşem. Sabahın ilk ışıkları ile beraber kar da düşmeye başladı buraya.Nas daha uyanmadı;böyle uyursa birkaç saat daha sesinden ve gözlerinden uzak olacağımı iyi biliyorum.Ama dayanamadım;yine muziplik yaptım.
Küçükken babam gece görevine gittiğinde,annemin yanına giderdim.Hep korkardım.Annem ölecek ve ben yalnız kalacağım diye.Gözlerini açar bakardım.Neden yaptığımı hiç anlamamıştım;ta ki bugüne kadar.Nasımın da gözlerine öyle baktım bugün.Zihnimde bahar açtıran gözlerini görünce rahatlıyordum ve uyuduğu anda nefesinin sessiz solukları beni ürpertiyordu.Korkuyordum yokluğunu hissetmekten.Gözlerini gördüğüm zaman,aklım sıra korkumun geçeceğini zannedecektim.Evet,yine tekrarladım o hareketimi.
Günlüğüm benim.Burası gerçekten hoş.Göle kadar uzanan ve eteksi yapısıyla insanı cezbeden çam ağaçlarının yanı sıra;ördeklerinin vak vak’ları da bir başka burada.Cennet’e gelmişiz de;Rabbimiz bize dünyada özlediğimiz kış mevsimini anımsatıyormuş gibi.
Burası gerçekten bir başkaymış.İkinci defa gelişim;ama gidişime yakın olması itibariyle şimdiden özledim burayı.Nasım;biricik eşim anlatırdı da inanırdım;ama bu kadar büyüleyeceğine inanmazdım.Aslında burayı sevdiren de bir nevi baldan tatlı bildiğim nasımın sayesinde oldu.Biliyorum;sen de olsan günlüğüm ,sana böyle yazmak istemiyorum.Senden bile onu kıskanıyorum.Ve bu zamana kadar Nasım için yaptığım hatalar geliyor aklıma.Ve onun sevgisine karşılık;gönlümün seslenmesi için ne kadar uğraştığımı hatırlıyorum.Her şey geçti;önümüzde türlü türlü maceralar ve dertler olacak yine.Ama ikimiz de ellerimizi tuttukça çözeceğiz bunları inşallah.
Evet,onun sayesinde,nasımın sayesinde burayı sevdiğimi söylemiştim sana.Çünkü çam ağaçlarına Rabbimin verdiği rengin en halis benzeri;bebeğimin,sevdiğimin gözlerinde bulunuyordu.İlk gelişimizde,nakşında Rahmet bulduğum esinlik olan canımın arzusu ile gelmiştik.Ama bu sefer ben arzulamıştım buraya gelmeyi ve hatta geriye dönerken birkaç paket de fabrika satış mağazasından çay alacağım diye kendime söz vermiştim.Nasıma daha söylemedim;ama nazlansan da kabul eder canım.Etmese de dahi en azından bir paket çay illa ki hatıra götüreceğim eve.
Canımın içi,bu gece baya geç yatmıştı sevgili günlüğüm.Ben de geç yattım tabi ki;ama sabah ezanından beri uyku tutmadı gözlerimi.İki güzellik yanımda;Rabbim sanki bilerek şımartıyor beni.Yine o uçsuz korku beni buldu.Böyle düşünerek aldığım anlık zevkime de ihanet ediyor gibiyim;ama korkuyorum bu mutluluğun uçup gitmesinden.Göl karşıda boylu boyunca uzanmış;insanların onu seyredişine karşı Rabbine zikrini yapıyor.Nasımın üzerinden yorgan kaydı,dur kapatayım da geleyim tekrar buraya.
Yar uyku da ben yine penceremde
Doğacak güneşi göresim gelir
Şarkı sözleri geldi aklıma.Kahvaltımı yapmadım daha;ama yorganı üzerine tekrardan koyduğumun canımdan tatlı bir parça aldım geldim.Uyandığından ben ona 20 kg aldığımı söylerim yine nasıl olsa.
Eve dönmeden yine yazarım herhalde günlüğüm sana.Devrik cümleler ile dolu,sadece heyecanıma ortak olan kelimeleri yazdım sana.Biraz ben de uzanayım canımın yanında.Kokusunu aldıkça rahatlıyorum ve korkularım uçup gidiyor.
Ama yine korkuyorum nedense şimdi.Hemen kalemi bırakıp gitmeliyim canımın yanına.
Kusura bakma günlüğüm.