- 619 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bizi Çeken O Sihirli Kutu
Dün ’Muhteşem Yüzyıl’ı’ izledim.Gene tartışılacak bir bölümdü.Ancak benim eleştireceğim sadece bu dizi değil,tüm pembe diziler.Saat 20.00 da başlıyor.Ben dün saat 19.45 sularında test çözmeye gittim ve tam bir saat sonra diziyi izlemek için geldim.Tam ’Ne kaçırdım?’diye babama soracaktım ki hala özet olduğunu gördüm.Tam bir saat özet verilir mi?Bu süre zarfı Amerikan dizilerinin toplam süresini bile geçiyor.Ne komik öyle değil mi?
Bir de sahnenin çok uzatılması var tabi.Güya gerçeği anlatıyor bize.Örneğin bir tokat sahnesi adamın tokadı atması,kızın ağlaması ve yüzünü tutması tamı tamına iki dakikanızı alıyor.Oysa gerçek hayatta bu tokadın atılması bir iki saniyeden fazlasını almaz.Biz pembe dizilere bağımlı bir topluluğuz.
En büyük sohbetimiz.’Bugün falanca dizide ne olacak acaba?’Acınacak haldeyiz.Bir de çok konuşulan kıyafetler.Bir sene önce biten’Aşk-ı Memnu’. O kadar konuştuk ki bu dizi hakkında ve hala konuşuyoruz.Şimdi yeni konuşma konusu.’Muhteşem Yüzyıl’.Kıyafetleriyle,takılarıyla cidden konuşulacak bir dizi.Ama hayatta yapılacak başka şeyler de var.
Size dizi izlemeyin demiyorum.Ama bir dizi,iki dizi...Artık alışkanlık oluyor ve bir süre sonra ’dizikolik ’oluyorsunuz.Aslında diziler 45-50 dakikalık olsa çok daha iyi ve faydalı.İnsana bir süre sonra gına geliyor,sıkılıyor.En iyisini ev hanımları ve bazı hanımlar yapıyor.İzlerken aynı zamanda örgü örüyorlar.En azından bir işle uğraşıyorlar.Aslında yaptıkları iş örmek.Televizyon orada sadece araç.Örmek ise amaç.Benden size öneri.Dizi izlemekten de başka yapılacak çok şey var.Kitap okuyun,alışverişe-yürüyüşe çıkın.Tüm zamanınızı bir kutuya bakarak geçirmeyin.Unutmayın,televizyon bir araçtır amaç değil.Lütfen amaç ve araç arasındaki farkı unutmayın.Bu hayat sizin!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.