- 1970 Okunma
- 17 Yorum
- 0 Beğeni
Sevdama Mektup-4
Sevdam, uzun zaman oldu seni görmeyeli; özlemin had safhada bilmiş ol! En son ne zaman görüştük biz seninle hatırlıyor musun? Bir Pazar günüydü, işlerime dalmış koşuşturup duruyordum. Telefonum uzun uzun çalınca, nefes nefese koşup açmıştım. İyi ki de açmışım, arayan sendin.
Nerden aklına gelip de gittiysen, hani seninle ilk kez buluştuğumuz o sahil vardı ya, işte o sahilde beni beklediğini söylüyordun. Kulaklarıma inanamamış, rüya görüyorum sanmıştım; ama evin dağınıklığı, rüya görmediğimi hatırlatıyordu bana. Amannn bana ne dedim. Ev benim ya, istediğim zaman toplarım diyerek, alelacele hazırlanmaya başlamıştım. Öyle acele etmiştim ki, giyinirken, çoraplarımı ters giydiğimi eve gelip ayakkabılarımı çıkarınca anlamıştım.
Sen gel dersin de ben gelmez miyim hiç; üç beş dakikada hazırlanıp otogara gelmiştim bile. Birden, sana küçük de olsa bir hediye almadığıma hayıflanmıştım. Ta ilk buluşmamıza giderken, sana vermek için aldığım ve evde unuttuğum kalem vardı ya evde, ama yine evde unutmuştum. Eve gidip almak için zaman kaybetmek de istemiyordum. Çünkü bir an önce sana ulaşmak için çırpınıyordum.
Ben hayıflanıp dururken, kara gözleriyle sevimli sevimli bakan bir işportacı çocuk yanaştı yanıma. ‘’Bir şeyler almaz mısın abla.’’ Diyordu bütün şirinliğiyle bana. Şöyle bir baktım, küçük tezgâhına. Mendiller, çoraplar, kalemler, silgiler vardı. Arabam kalkmak üzereydi. Aceleyle bir kalem ve bir mendil alıp, montumun cebine atıvermiştim. Dönüş yolunda, o mendile çokça ihtiyacım olacağı kesindi çünkü.
Heyecanlı bir yolculuktan sonra, o sahile ulaşmıştım. Uzaktan, denizi izlerken görmüştüm seni. Rasgele taşlar fırlatıyordun denize. Sonra gittikçe büyüyen dalgaları izliyordun; sevdamız gibi… Ayaklarım kumlara bata çıka koşmaya başlamıştım sana doğru. Koşarken de bağırıyordum; ‘ben geldim aşkım!’ diye. Sesimi duyunca, sen de bana doğru koşmaya başlamıştın.
Ne yalan söyleyeyim, o an kendimi Filiz Akın’ın yerine koymuştum. Sanki, bir aşk filminin baş oyuncularıydık senle ben. Sana koşarken, başımda kalan dört saçım, ahenkle savruluyordu rüzgârda. Sahilin ortasında birbirimize kavuşup, sıkıca sarılmıştık. Vücutlarımız kenetlenmişti sanki. Beni kendine öyle çok bastırmıştın ki, böğrüme bir şey batmaya başlamıştı.
Usulca baktım batan ne diye, cebime koyduğum kalemin açık ucuydu. Sanki, ‘beni unutma, ben buradayım.’ Der gibiydi bana. Yavaşça, benim cebimden çıkarıp, senin cebine koymuştum senin haberin olmadan. Sen, sonra o kalemi, benim koyduğumu anladın mı? Yoksa, rast gele bir zamanda, aynı benim gibi, aceleyle cebine atılmış alelade bir kalem mi sandın?
Sevdam! Sana bunları neden mi anlatıyorum. Çünkü sen, o kalemi, sivriltip sivriltip bana batırıyorsun! Yapma sevdam, yapma! Bitmedi mi hâlâ, o kalem?
Belki bir daha sana mektup yazmam kim bilir. Belki bu son mektubum olur. Belki de daha çok yazrım.
Gittiğin günden beri
Özlüyorum seni.
Belki dönersin bir gün,
Gelip gözyaşımı silmeye.
Gecelerim azap oldu;
Uykularım kâbus.
Bir yanım sende kaldı;
Yarım sayılır bu beden şimdi…
Alışamadım sensizliğe.
Duygularım uyuşuk,
Kış uykusunda sanki.
Sensiz…
Toprağa düşen
Cemre gibi,
Gel sevgili!..
Sıcacık sar,
Üşüyen bedenimi...
27/11/2010
Emine Uysal / Manisa
YORUMLAR
Eskiden postacı beklerdik seslere aşinaydı kulağımız acaba gurbetten sılaya yavukludan sevdaya askerden ana babaya oku oku bitmez ezberlenirdi her bir satırı ve yastık altında saklanırdı dünyanın serveti o değerde değildi
Her şey gibi onuda unuttuk yerini teknolojinin versiyonları aldı ama
asla yeri dolmuyor mektupların kıymetli kaleminizi yürekden kutluyorum saygılar efendim
Emine UYSAL (EMİNE45)
çok mu türk filmi izledin kız?
onlar eskilerde kalmadı mı..uslan artık deli gönül uslan türküleri söylerken millet
sen sahilde ha...
şaka bir yana
içsel bir sesleniş gibi dursada güzel yazıydi dostum...
sana bir doğum günü şiiri borçlandım ama artık seneye
söz...
selamlar saygılar dostum
Emine UYSAL (EMİNE45)
Bizim zamanımızda tv. herkesin evinde yoktu. Bizde doğal olarak Türk filmi izleyerek büyüdük ve hayal gücümüz gelişti:)))
Artık şiir miir istemem Toynak, bakalım seneye kadar ben yaşayacak mıyım:)))
saygı ve sevgimle dost yürek, eksik olma.
Bu haykırışları duyup da gelmeyen sevgili deli olmalı bence :) Çok güzeldi yine Emine abla. Tebrik ediyorum. Sevgilerimle
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgimle...
ne acı bir his...tek bir mektup almış değilim ve nasıl bir duygu olduğunuda hiç bilmiyorum ben..
postacı hiç uğramaz kapımıza ve gelsede zaten ya faturadır meramı veya öyle böyle sıradan şeyler için uğramıştır.
ne tlf ve nede net olmasaydı ama
sarı marı ucu yanık bir mektubum olsaydı ne güzel olurdu...zamanmı bizi yanıltmış böyle hüzünle yoksa bizmi zamanı yalanlaştırmışız gücümüzle...
sanki her şey yalan ve sıradan....emeksiz ve değersiz şimdi.....tebriklerimle....dua selam ile...
Emine UYSAL (EMİNE45)
İnsanın eliyle tuttuğu bir şey olması çok güzel. Şimdilerde e-posta at ve ardından sil. Ne bir iz, ne de bir duygu kalıyor insanda. Yeni nesilin de mektubu denemesini, o güzel zevki tatmasını isterdim.
sevgimle...
sevginin.....şahidi mektuplardı....şimdi nerede .....her şey sahte her şey sanal...... duygular bile.....çok hoştu...romancı bacı...saygılar
Emine UYSAL (EMİNE45)
Bitmeyen desteğin için çok çok teşekkür ederim abicim.
saygı ve sevgimle...
Emine UYSAL (EMİNE45)
saygımla...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Bu yazı bir yürek yansıması... Dygulanmamak elde mi?
Tebrikler usta kaleminize.
Emine UYSAL (EMİNE45)
saygı ve sevgimle sevgili Mustafa.
Mektuplar adresi yitik tınılaırmızın pullarıdır aslında...
Samimi içten akıcı bir çalışmaydı ...
Kutlaıdm...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Yazımı okumaya değer bulduğun için çok teşekkür ederim.
sevgimle...
Yer yer sıradanlaşıyor mu diye terdirginleşip, kendine has üslubunla sıradan olamayacağını fark ettiğim bir çalışma.Aşkı anlatabilen kalemlerdensin. Güzel de anlatıyorsun. Tebrik ederim seni...Sevgilerimle.
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgimle...
SEVGİ DOLU DİZELER ÇOK GÜZELDİ GÖZLERİM DOLU DOLU OKUDUM
KUTLARIM YÜREĞİNİZ SEVGİYLE DOLSUN SAYGILAR.
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgimle...
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgi ve selamlarımı yolladım gurbete.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Beni yazar olarak görmen çok hoş ama daha çok çalışmam gerek çokkk.
sevgi ve selamlar.
Güzel bir seri.Bunca sıkıntılar içerisinde okumaya değdi.
Flimlere konu olacak senaryo gibiydi sanırım.
Tebrikler,Emine.
Selamlar.
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgi ve saygımla arkadaşım.
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgimle...
bu ne kadar içten yazılmış bir mektuptu
okurken gözlerimde canlandı her sahne
kutlarım arkadaşımı
sevgilerimle
Emine UYSAL (EMİNE45)
sevgimlesin...