- 1660 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BİR ÜLKENİN GÜCÜ: TOPU TÜFEĞİ TANK’I DEĞİL İMANLI VE MANEVİYATA DEĞER VEREN GENÇLİĞİDİR.
Gün geçmiyor ki Orhangazi ile ilgili bir haber ya da program izlemeyelim duymayalım okumayalım. Gerçi güzel hoş ama bazı yanlışlıkları da olmuyor değil hani güzellikten çok çirkinlik görmüyoruz desek yanlış olur yalan olur. Hep yanlışları söylüyorsun arkadaş hiç iyi şey olmuyormu? Diye soruyor arkadaşlar olmaz olurmu? Oluyor tabi ama yanlışı ben söyleyeyim doğruyu siz bulun diyorum. Bu arada lakap takanlar olmuş bay yanlış olsun desinler … Bize neler demediler ki ? Bakın bugün bir istisna yapıp güzel olan şeyleri de yazayım değişiklik olsun. Ama zannedilmesin ki yanlışları da söylemeyeceğim. Geçen gün hafta içi köye gitmem gerekti. İyi güzel hoş yollar asfaltlanmış. Güzelce banketler yapılmış. İçme suları evlere kadar geliyor. Güneş enerjili ısıtma sistemi kurulmuş. Birkaç eksik olmasına rağmen teknolojiyi yakalama uğraşı veriliyor ve köylere internet verilmeye çalışılıyor. Tam bir çağdaş aydınlık global köye döndü her yer. Ama gelin görün ki bütün bunları yaparken ahlaken çöktük ekonomik olarak çöktük tarımsal olarak çöktük tarıma dayalı üretim sıfır denecek kadar az. Ama geçen gün Tuncay Bektaş beyin Kutlu doğum ve Asrı saadet gecesinde söylediği söz o kadar anlamlı idi ki bir gerçeğe dikkat çekiyordu. BİR ÜLKENİN GÜCÜ: TOPU TÜFEĞİ TANK’I DEĞİL İMANLI VE MANEVİYATA DEĞER VEREN GENÇLİĞİDİR. Ne kadar doğru bir söz üzerine hiçbir su götürmez gerçeği vurguluyordu. Özellikle köyden dönerken gördüğüm manzaralar hiç bu çağa yakışmayan hatta utanç duyacağımız hadiseler ile doluydu. Daha lise çağındaki kız kardeşlerimiz genç tığ gibi badigart tipli delikanlılar ile bir dağ başında ne arar? O değil üstüne üstlük sanki meyhane bar vs yokmuş gibi yolarda içki içenlere ne demeli? Eğer bu ise çağdaşlık yerin dibine batsın böyle çağdaşlık. Birde yazmadan edemeyeceğim bir konu daha var. Sokakta caddede geziyorum bir mağazaya girip alış veriş yapacağım. Tabelaya bakıyorum İngilizce Almanca Fransızca ala ala diyor insan acaba yanlış yere mi geldim diye sormuyor değilim hani nedir arkadaş bu yabancı hayranlığı? Sonu nere gider? Bir dur diyecek vatandaş yada yetkili yok mu bu Orhangazi’de? Ama aslında şaşırmıyorum toplumun bel kemiği diyebileceğimiz kişiler bir birlerinin kuyusunu kazma derdine düşmüşler. Makam koltuk sanki onları öteki dünyada bunları kurtaracak… İki günlük dünyada nedir bu kavganız arkadaş hiç ölmüyecekmisiniz? Kefenin cebi yok hatırlatırım beyler…Telekom satılmış İsrailli’ye Döktaş Fransıza yolları satılmış tarımı durmuş üstüne üstlük sanki yabancının elinde sihirli değnek varmışçasına yabancı hayranlığı insana pes dedirtiyor doğrusu artık yeter. Sokakta caddede gezerken hiç suratınız kızarmıyormu? Bugün kısa bir hesap yaptım aşağı yıkarı ilçemizde 10-11 tane cami var. Bunun en az üç katı hoca yada imam var peki AGD’nin yaptığı kuran öğretme çalışmalarını her Müslüman evinde yapamazmı? Yada kuran kursuna gönderemezmi?hiç değilse yaradandan korkan anneyi babayı bilen büyüğü küçüğü sayan bir gençlik yetişir.Açıkçası AGD’yi bir yerde kutluyorum. Sen görevini yapmazsan birileri o görevi yapar ve senin istemediğin ve görmeğe dahi tahammül edemediğin sonuçlar doğar arkadaş! Eğri oturalım doğru konuşalım. Bu ve bu gibi sorunlar dururken havadan sudan şeyleri konuşmak beni rencide ediyor ve üzüyor açıkçası artık bir savaşa dahi gerek yok zaten bir ecnebiden ayrılamayacak kadar benzerliğe sahip olan bir toplum yapısı görmek hiç de zor değil bu ahlaki çöküş bizim hiç tahayyül dahi edemeyeceğimiz sonuçlar doğurabilir ki zaten intahar hırsızlık kapkaç aleni cinayetler bunun apaçık göstergesidir.Hele hele ilkokul seviyesine inen sigaraya başlama yaşı bizi kara kara düşündürmektedir. Daha da kötüsü doğu ve büyük şehirlerde görülen balici çocukları kedi köpek kovalayan gençleri Orhangazi ‘de görmek hiçte hayra alamet bir şey değil diye düşünüyorum. Bir toplum ancak gelenek görenek ve töresinden ayrılarak başka bir topluma özenerek bozulur ve maddi manevi sarsıntılara uğrar.
İşte bu sebeplerden dolayıdır yetkili kişilerin bir an evvel bu sorunların üzerine giderek hataları bulup bu yaralarımıza ilaç sarmalı. Eğer üzerinde çalışılırsa hiç başarılmayacak sorunlar değil bunlar yeter ki duyarlı olalım. Özellikle Eyüp Topçu Anadolu lisesi bu gibi sorunlarda okullar nezdinde başı çekmektedir. İşte bu gibi yerlerde polisin olmaması dikkat çekmektedir. Bunun doğal sonucu olarak maalesef Nadır yolu hiç arzu etmediğimiz tablolar ile karşılaşmaktayız. Fazla uzatmak amacında değilim ancak durum bundan ibaret bir sonraki yazıya kadar hoşça kalın bay doğrular…
İlk yazılış tarihi:13 Mayıs 2010 Perşembe, 11:37
YORUMLAR
İman ve maneviyatı güçlü insanların yetiştirilmesi de gerekli, top tüfek tank da gerekli.
Son yüzyıl içinde ülkemizin doğusunda toplu katliamlarda hayatını kaybedenler de,
son örneği Kıbrıs'da olduğu gibi rum komşularının katlettiği Kıbrıs Türkleri de İmanlı ve maneviyat sahibiydiler.
Bunun yanında Kıbrıs'da kullandığı tankı dağın başına çıkaran Türk de maneviyat sahibiydi ve bu güçle üstünlük sağlandı. Eğer bir savaş tehlikesi var ise en azından savunma için günümüzün güçlü silahlarını da elbette bulundurmalıyız.
Yine de "yurtta sulh cihanda sulh" diyoruz. Paylaşım için teşekkürler.