- 1151 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BİZ TÜRKÜZ!!! TÜRK.
BİZ TÜRKÜZ!!! TÜRK.
Değerli Arkadaşlarım,
Şehitlerimizin kanı yerde kurumadan kalktı, gitti Başbakan. Nereye? İngiltere’ye. Neden? Rice telefon etti, diye.
Havaalanındaki açıklamasında:
İngiltere Başbakanı Gordon Brown’la önce RTE görüşecekmiş, sonra İsrail, İngiltere ile görüşecek ardından İsrail’le kendisi görüşecekmiş. Neyi? İç işlerimizi mi?
www.haberler.com/subay-kizindan-erdogan-i-terleten-soru-haberi/ verdiğim bu linke lütfen girip okur musunuz?
Haber Yayın Tarihi: 23 Ekim 2007 Salı Saat 09:59 olan "Subay Kızından Erdoğan’ı Terleten Soru" başlıklı yazıdır.
22 yaşındaki Lale Can, Amerika’nın terör konusundaki hassasiyetini hatırlatan RTE’ye, "Bizim subaylarımız şehit olurken neden biz hiçbir şey yapamıyoruz, terörle uğraşan ülkelerden bizim ne farkımız var" diye sormuş, AKP’li RTE şaşkınlıkla karışık: ""ABD de terörü halledebilmiş değil. Dünyanın en korunaklı binası Pentagondur. Pentagon terörden teröristten korunabildi mi? Terör Pentagonu da vurdu, ikiz kuleleri de vurdu ve şu anda ABD’ye girerken elinizi kolunuz sallaya sallaya giremiyorsunuz. Ayakkabınız mayakkabınız her şeyinizi çıkartıyorlar, her şeyinizi" demiş. RTE’nin bu sözleri öğrenciler arasında gülüşmelere neden olmuş. Olacak şey mi bu? Yakışır mı? Madem Amerika başını kaşıyamıyor, ne demeye ondan medet umuyorsun da hala onların ağzına bakarak boş konuşuyor ya da lüzumsuz davranıyorsun, alemi üstüne güldürüyorsun?
"Birileri istiyor diye, birileri tahrik ediyor diye bu tür tahriklerin içine giremeyiz" diyen RTE, askeri koşullar oluştuğu ve kendilerine iletildiğinde gerekenin yapılacağını söylemiş. Bu sözleri sarf etmek için mi gitti İngiltere’ye.
Dikkat ettiniz mi bilemem lakin; havaalanı görüşmesinde bir de iş adamlarıyla görüşme yapacağını belirtmişti. Yazıklar olsun!.. Fırsatçılık mı yapılmakta denmez mi? Şimdi sırası mı?
Türkiye’nin üçlü mekanizma ile 14 aydır oyalandığını da ifade eden RTE, "Şimdi ABD’ye de gerekenleri söyledik Irak’a da gerekenleri söyledik. Eğer şu birkaç gün içinde beklenen olmazsa artık biz başımızın çaresine kendimiz bakacağız" demiş. RTE’ye güvenmiyorum. AKP Hükümetine katiyyen güvenim yok.
Çankaya’daki gitti bir yerlere, RTE gitti bir yerlere, Ali BABACAN gitti bir yerlere... İşin boyutu, rengi farklı. Kendileri de daha neyin ne olduğunu bilemiyor. Bilemedikleri için de korkuyorlar. Burada hemen devreye Bakan ÇİÇEK giriyor. Korktukları içindir ki; RTÜK’ü devreye soktular. Ne yapmak niyetleri? Bakan ÇİÇEK ne demiş:
Bu linke tıklarsanız okuyabilirsiniz, efendim.
www.haber.gen.tr/haberadres/haberadres.asp?566F2EF
Alıntı olarak ÇİÇEK’in RTÜK’e gönderdiği yazıyı hep beraber tekrar okuyalım.
"21/10/2007 tarihinde Hakkari’nin Dağlıca bölgesinde meydana gelen terörist saldırılarla ilgili olarak; kamu düzenini ve halkın moral değerlerini olumsuz etkileyen, güvenlik güçlerine dönük zaaf imajı yayan, toplumsal psikolojiyi olumsuz etkileyen radyo ve televizyon yayınlarının, toplumsal sorumluluğa ve duyarlılığa uygun yayın anlayışı temelinde, güvenlik güçlerinin moral değerlerinin yüksek tutulması, toplumsal psikolojinin olumsuz etkilenmemesi ve çocukların ruh sağlığının korunması amacıyla 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 25. maddesi gereğince durdurulması uygun görülmüştür. Kamuoyunun ve ilgililerin dikkatine sunulur.”"
... Ve "RTÜK, bu talebi bütün yayın kuruluşlarına tebliğ etmiş"
Vay canına, sevgili arkadaşlar!!. Bu kadarına pes, doğrusu. Bizi ne zannediyorlar? Çocuk mu kandırıyorlar?
Korktukları için, değerli arkadaşlarım anlatabildim mi; KORKTUKLARI İÇİN. Lakin; şunu gözardı etmemeleri gerek ki; Bu Ülkenin evladı olarak yaşları kaç olursa olsun, vaktiyle askerliğini yapmış olduğu halde yeniden askere alınabilmek için önderlik yapan ve müracaat eden Belediye Başkanları, bir dolu Oda Başkanları, bölgenin ileri gelenleri var. Bulunduğum yerdeki kadınlarımızın kanı kaynıyor. Erkekler hayda hayda. Her yer TÜRK Bayrağımızla donanmış vaziyette. 19 Mayıs’tan bu güne kadar indirmedim Bayrağımı, Ülkem tertemiz olana kadar da inmeyecek! Herkes dimdik ayakta. Bir kıvılcım yeter arkadaşlar! Bir kıvılcım... Ortak olacak sevincimiz. Bir aslan, bir yiğit yeter arkadaşlarım.
Türk Telekom’un grevinde de dış mihrakların parmak izi var, sevgili arkadaşlar.
Rızamız olmayan Referandum, kasıtlı yapıldı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızdan önce!
Kim bunlar? Bizi kim ya da kimler yönetiyor? Ne yapılmaya çalışılıyor? "Birkaç gün bekle" diyorlar, bekliyor hükümet; ya şimdi haftalarca, aylarca beklemeye mi alınacak? Akan kanlar ne olacak? Kime hizmet veriyor bunlar?
Saddam ve ailesini ve de komutanlarını astılar, taradılar, feci şekilde ölüme mahkum edip uyguladılar. Irak’da "İnsan hakları için" savaştıklarını söylediler, insan haklarına uymadılar, bize sıra gelince; Allah’ın gazabına uğrayasıca lanetlenmiş haini İmralı’da besiye aldılar, astırmadılar, kestirmediler (yaptıkları gibi) kurşuna dizdirmediler!.. Nedenini biliyorsunuz.
Talabani çıkmış konuşmuş "Kürt kedisi bile vermem" diye. Sen kimsin adi alçak? Bağrınız parçalansın, lanetlere kalasıcalar! Talabani ve Barzani çağımızın Yecüc ve Mecüc’üdür sevgili arkadaşlarım. Nankör bunlar. Nankör, PKK ve onların destekçileridir.
Büyük Orta Doğu Projesi için yıllarca uğraş verdiler. Bakıyoruz da günümüze epey yol kat etmişler. İçten içe eritmek istiyorlar bizi, Ülkemizi, Bölgelerimizi, kardeşliğimizi. Herşeyimizi kontrolleri altında tutmak istiyorlar.
Hani bilir misiniz, eskiden bir oyun oynardık halka halinde oturup da bir tavşan bir tazı seçilirdi ve başlardık bağırmaya: "Tavşan kaç, Tazı tut" diye. Şu an; bu oyun Ülkeler arasında oynanmakta hem de Orta Doğu ülkeleri arasında. Oyunun kurucuları da belli zaten. PKK ve Peşmergelere silah, gıda, giysi yardımı yapıyorlar bize de "Dur, bekle zamanı var, hallolur" Hadi ordan, hadi ordan düzenbazlar, kalleşler, yalancılar.
Biz, büyüdük arkadaşlar. Bizi büyüten Mustafa Kemal ATATÜRK oldu. Şimdi, onu pişman etmeme zamanıdır. Vefamızı gösterme zamanıdır. Bizi engellemeye çalışacakları kesin, zira; sansür var. Yaparlar; Allah korkusu yok bunlarda, sadece görüntüden ibaret...
Değinmek istediğim daha bir dolu husus var lakin; bakalım, bu makalem yayınlanacak mı?
Grev ve sendika oyunlarına gelinmesin, "Tavşan kaç, Tazı tut" oyunu akıllardan çıkmasın, zira; yapılagelinen bu çünkü.
Hükümet derhal istifa etsin!.. Hem de derhal zira; şu an dokunulmazlık zırhına büründüler aksi halde... Ülkemiz sınırları ihlaline rağmen Ordumuzu durdurdukları için ve Ülkemizdeki esaslı biçimde mağdur bırakılan Vatandaşlarımıza, Üniversitelilerimize, Emeklilerimize, İşçimize verdikleri zarar ve ziyandan ötürü AKP Hükümetine ve kurucularına dava açmak niyetindeyim. Özgür düşünce ve özgür yayın hakları PKK taraftarı ve Fethullahçılara uygulanmakta bizler ise sansür duvarıyla karşılaşmaktayız. Bu olur şey değil!.. Bu tutum, adam kayırmaktan başka birşey değil!!. Kimi kime kayırıyorlar?!. Biz TÜRKÜZ!!! TÜRK. TÜRKİYEM Şarkısındaki sözler gibi: "TÜRK’E TÜRK’TEN BAŞKA YOKTUR DOST MİLLET"
Az da olsa anlatabildim mi?
Gülizar Özlem (GÜRSES) SARAÇOĞLU
BİZ TÜRKÜZ!!! TÜRK. Yazısına Yorum Yap
"BİZ TÜRKÜZ!!! TÜRK." başlıklı yazı ile ilgili düşüncelerinizi ve eleştirilerinizi diğer okuyucular ile paylaşın.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.