- 1092 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Kırgın bayramlar..
Kendisini bildi bileli, 13 yaşından beri, tam tamına 29 yıldır Bayramlardan nefret ediyordu. Her bayram gelişinde, anılara döner ve eski hatıraları canlanırdı gözünde. Bir kez daha kaderine isyan eder ve bu acıyla gözyaşına boğulurdu Gülbahar. Gerçekler acıydı evet ama bu gerçekle yaşamaya alışmıştı, yüzyüze gelmekten korkuyordu her defasında. Tam 29 yıl olmuştu ama Bayramlar hala vardı.
Her çocuk gibi o da Bayram sevincini içinde yaşıyor heyecanını bastıramıyordu. Ramazan’ın son 2. günüydü, Yaşadıkları çiftlik şehre 30 km uzaktı ve oradan köye gitmek için bir 30 km daha gitmeleri gerekiyordu. Bu ilk bayramları olacaktı çiftlikte. Bir sürü hayvanat olduğundan çiftliği boş bırakamazlardı. 2 guruba ayrıldılar annesi ve ağabeyi önden gidecek Bayramın 1. günü bayramı yapıp döneceklerdi Gülbahar ve kardeşi ise Bayramın 1.günü anlaştıkları yerde buluşup annesi ve ağabeyiyle bayramlaştıktan sonra onlardan ayrılıp köye gideceklerdi. Böyle başlamıştı bu hazin hikayenin başı. O bayramı ve yaşadıklarını Gülbahar hayatı boyunca unutamayacaktı ve ondan sonraki tüm bayramlarda yaşadıkları da buna dahil olacaktı, 4 yıl boyunca. İlk tacize uğradığı geceydi, Ramazan bayramının bayramının arifesi, Bunu unutması imkansızdı, sanki zihnine mıhlanmıştı o gece. Korkudan mide krampları geçirmiş,günlerce uykusuz kalmış ama kimseye bir şey diyememişti. Bayram sevinci yaşayan annesine ve ağabeyine bunu nasıl anlatabilirdi ki, üstelik bunu yapan öz babasıydı. Deli gibi sevdiği,her kesten çok inanıp,güvendiği, sırtını dayadığı bir dağ gibiydi onun gözünde babası. İnanamıyordu böyle bir şeyi yaşadığına. Lanet etti kaderine..
Bende ki ’Sen’
Benim hiç ’Baba’m olmadı biliyormusun.
Baba diye/bildiğim dağ gibi adam
’Benim sığınağımdı, tek dünyam’.
’On üç’üm de devirdim koca dağı
Bombaladım sığınağımı..
Ellerime dünyanın kanı bulaştı
Kirlendim...
kirletildi içimdeki çocuk.
’Ondandır kırmızıyı sevmem,
Asi oluşum, isyanım ondan’
Kâlbim mühür..
Dil’im kilittir.
Açmaz dalım da hiç bir gül
Baba yol’dur yol bir ömür..
Kanar, acır canımın hüsran yolları
Susturumam o vakit içimde isyanları.
’Toprağım kurumuş kan gölü,
mezarım olmuş babam’
Ah! babam
Baba diye/bildiğim
Yokluğunla aciz,
Varlığınla inlediğim!
Baba bile diyemediğim
Babam!
Mezarını görmediğim mezarım babam!
’Öldük yaşamadan, öldürüldü içimizde ki
masum çocuk/zaman’
Herkes bayram gelmeden birkaç gün önce, sevince gark olur.. Gülbaharın ise içine korku düşerdi. Gene yalnız kalacaktı ve aynı şeylerin tekrarını yaşayacaktı. Çok denedi anlatmayı ama böyle bir şey nasıl anlatılır bilemiyordu. 1,5 Yıl sakladı ailesinden. Ve yine bir bayram dönüşü küçük kardeşi dayanamayıp her şeyi ağabeyine anlatıvermişti bir çırpıda. Ama nafileydi. Şiddet ve tehditle korkutularak susturulmuştu her ikisi de. Bundan sonra ki 2,5 yıl boyunca, her şey daha da zorlaşmıştı, artık herkes biliyordu olacakları ama kimse sesini çıkaramıyordu. Çaresizdi Gülbahar ailesini korumak adına susuyordu. Bayram gelmesin diye dualar ederdi ve bir vefat olmaması için, bir düğün olmaması için..Çünkü her olayda bunu yalnız kalmak için fırsat bilen babası, annesini evden uzaklaştırıyor bu tür vecibelere annesini gönderiyordu.
Uzun, uzun yıllar geçmesine rağmen, Ne zaman bir cenaze veya düğün olsa, Bayram olsa işte Gülbahar o günleri yaşar ve herkes sevincini yaşarken o hüzne dalar. Bu yüzden sevmez bayramları, kırgındır anılara ve bu yüzden asırlar geçse de üzerinden, unutamayacaktır yaşadıklarını. Her bayram anılar çalar kapısını.
Kahrolası yitik zamanlar!
Yolmu verdiniz ki; nefesi/nefesimde iken
Ayaklarımın altından çekildiniz
Harlı bir elin dokunuşunu esirgediniz
Gerçek nedir?
Bir avuç göz yaşı ve kana karışan/kan
Anneli öksüz, Babalı yetimim ben.
Odalarım da mekânsız sessiz
Bu günah benim deyil!
O’ el senin deyil!
Yalnızlığın karanlıklara gebe oluşunu
Uykuların katran gecelerde ne isyanlar
doğurduğunu gözlerim bilir..
Bilirde susar ellerim ve sensizliğe ağıttır
son nefesim.
Not:Bayramın getirdikleri..her zaman sevinç,neşe, ve şeker olmuyor..
Bayramı bayram gibi yaşayanların bayramı mübarek olsun.
Emine Genç