- 1111 Okunma
- 16 Yorum
- 0 Beğeni
ANLAYABİLMEK ÇABADIR
Anlamak; yani bilgiyi doğru şekilde beyne göndermek ve beynin kapasitesi ölçüsünde kabul görmesi hali. Kısaca; hepimizin kendimizi bildiğimiz andan itibaren en çok yaptığı iş diyelim.
İnsanı diğer canlılardan ayıran en büyük özelliği düşünebilme yetisinin olmasıdır. Peki; akıl, mantık ve idrak gibi mucizevi güçleri varken pek çok kişi neden herşeye gözünü ve kulağını kapatır.. Açması gereken büyük bir penceresi varken sonuna kadar açmak yerine neden değil açmak bir de sıkı sıkı perdelerini örter ki işte ben bunu hiç anlayamıyorum.
Acaba gerçeklere adım atmak, karşılaşmak ve onu göğüslemek zor geldiği için mi kolay olanı seçer yani arkasını döner. Yoksaymak, gözardı etmek, kaileye almamak aslında bir aldatmaca değil de nedir? Bu şekilde bir davranış gütmek yanlışı doğru yapmaz ki.. Hatta daha da batağa sürükler insanı..
Maalesef kandırdığı; karşısındaki kişi değil, tamamiyle kendisidir. En büyük yanlışlarından biri de kendini doğrulamak adına yaptığı fikri rötüşleridir. Aslında kendi de bilir gerçek yüzünü ama teknolojinin büyük bir ustalıkla düzelttiği kusurları insanlar karakterleri üzerinde de tatbik etmeye çalışırlar.
Eskiden fotoğraf çekimleri malum bilgisayarlar aracılığıyla olmuyordu. Siyah beyaz çekimlerde tüm doğallığımızla yansırdık karton zemine.. Teknolojinin altın çağını yaşadığı yıllara geçiş döneminde resmi bir evrak için çektirdiğim vesikalık fotoğrafımı teslim aldığımda gözlerim kocaman açılmıştı.. İnanamamış, bir kez daha yakından bakmıştım. O da ne! İki kaşımın ortasındaki benim yoktu.. "Bu resim beni yansıtmıyor" demiştim sinirle.. Benim böyle bir talebim olmamıştı üstelik "Küçüklüğümden beri taşıdığım o benle gayet mesutum ve hiç bir sıkıntım da yok.. Sizi neden rahatsız etti ki?" diye sormuştum.
Gerçekleri resim üzerinde veya sözde yoketmek aslını inkardır. Hele düşünceleri gizlemeye çalışmak ve kendini olduğundan farklı göstermeye çalışmak yanlışların en büyüğüdür.
İnsanı insan yapan en güzel meziyetlerden biri de hatasını kabul etmek ve gerekirse özür dilemektir. Eğer bunu başarabilirse, kendini bir kat daha hafiflemiş hissedecek ve karşısındaki kişinin gözünde bin kat daha yücelecektir.
İnsani ilişkiler zor bir problem değildir aslında.. Elimize kalem alıp hesap kitap yapmamıza da gerek yok. "Hocam! İşlemin şurasına kadar geldim tıkandım sonuca ulaşamıyorum" diyeceğimiz bir durum da yokken maalesef matematiksel işleme dönüştürüyoruz. Ah bir anlayabilsek birbirimizi! Karşımızdakine söz hakkı verebilsek, cümlesini sonuna kadar dinlemeyi bilsek, herşeyi kendimize göre yontmasak, hatamız var mı? diye gece yastığa başımızı koyduğumuzda düşünsek ne kadar da güzel olurdu.
Oysa ki akıl akıldan üstündür. Bizim bilmediğimizi bir başkası bizden iyi bilebilir. Kompleks yapmadan gerekirse kendimizden küçükten de bir şeyler öğrenebileceğimizi kabul etmek bize bir şey kaybettirmez. Hatta kazandırır.
En büyük yanlış, insanların kendini mükemmel görmesidir. Oysa kusursuzluk bir tek Allah’a mahsustur.
Bu vesile ile değerli arkadaşlarım hepinizin mübarek Kadir Gecesini kutluyorum.
Sevgi ve saygılarımla..
Aysel AKSÜMER
YORUMLAR
Yazınızı geç te olsa okuyabildim malum bayram koşuşturması..
Dostlarımızı kusurlarıyla sevelim ve hatalarını affedebilelim ki büyüklük bizde kalsın ve en büyük yanlış kişinin kendini ilah sanması kimse hatasız değilidir.
Kandıran kişi ise kendini kandırmış olur..
Aysel hanım kutluyorum harika bir yazı sevgilerimle..
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER
Sizden okuduğum farklı bir yazıydı ve bir o kadar da değerliydi. Ben de sizlerin Kadir Gecenizi Kutlarım.
Aysel AKSÜMER
ne güzel söylemişler, " kusursuz dost arayan dostsuz kalır "
komşuluğun, dostluğun, paylaşımın ve hoşgörünün minimum yaşandığı günümüzde "CAN" diyebileceğimiz kaç dostumuz vardır acaba ve kaç dostumuz gerçekten anlar bizi ?
konuşurken, düşünürken ve yargılarken maalesef karşımızdaki kişinin yerine koyamayız bazen kendimizi ve olayları kendi penceremizden değerlendiririz. yaptığımız hatalara sahiplenmek sizinde vurguladığınız gibi en büyük erdemlerimizden olmalı mutlaka fakat sanırım bu biraz da yaşadığımız hayatın getirisi olsa gerek.
evet dost, en büyük mutluluk anlamak gideni ve gelmekte olanı...
tebrik ediyorum davet tadındaki satırlarınızı, saygı ve sevgilerimle...
Aysel AKSÜMER
Tekrar teşekkürler. Saygı ve selamlarımla..
öNCELİKLE kADİR GECENİZİ KUTLUYORUM CANIM. bU YAZININ ÜSTÜNE SÖYLENECEK HİÇ BİR ŞEY YOK SANIRIM CANIM. TEBRİK ETMEKTEN BAŞKA. AYSELİMİ BİRİ FENA KIZDIRMIŞ ANLAŞILAN. SEVGİLERİMLE
Aysel AKSÜMER
Ben de kutluyorum canım benim. Sevgilerimle..
Aysel AKSÜMER
haklılığınızı kırmadan incitmeden narin bir dille anlatmışsınız...
yüreğinize sağlık...sizinde kadir geceniz mübarek olsun inş..
saygılarımla...
Aysel AKSÜMER
Kandil münasebetiyle
Güzel haşlamışsınız
Anlamayanları:)
Yazınızda doğruluk ve gerçeklik payı çok yüksek
Bir kaç katılmadığım ufak nokta varki
Zeka ve anlamak gibi
Bilimsel meselelerdir ehline bırakalım...
Ama hoş ve değerli bir yazı hiç kuşkusuz
Bu sayfadan boş çıkmayacağımı biliyorum.
Kandilinizi kutlar
Saygılarımı sunarım.
Aysel AKSÜMER
Yazılarım hakkındaki düşünceleriniz benim sizin yazı ve şiirleriniz için düşündüklerimle aynı gerçekten. Tekrar teşekkürler. Saygı ve selamlarımla...
Aysel AKSÜMER
her daim mütevazı adımlar atmak.....hedefe yaklaşmanın gerçek anahtarlarıdır....doğruyu güzeli özeli bulmak kişinin kendi olgusundadır.......bu güzel yazı.....rehber niteliğinde.....tebrikler
Aysel AKSÜMER
"Her daim mütevazi adımlar atmak, hedefe yaklaşmanın anahtarlarıdır"
"Doğruyu, güzeli ve özeli bulmak kişinin kendi olgusundadır"
Altın değerinde sözlerdi.
Saygı ve selamlarımla..
İnsan eğildikçe ve karşısındakini anlamaya çalıştıkça büyür yücelir
Kimsenin benim deme gibi bir lüksü yok olamazda
Ben dediğin anda her şey biter
Önemli olan hoşgörü ve güzelliklerle gülümsemektir
Kırmadan ,üzmeden
Bende senin Mübarek geceni kutluyorum arkadaşım
Yine güzel bir konu ve yine akıcı bir üslup çok tebrik ederim.birsıfır..:)
Aysel AKSÜMER
- İnsan eğildikçe ve karşısındakini anlamaya çalıştıkça büyür yücelir.
- Kimsenin benim eme gibi bir lüksü yok. olamaz da ben dediğin anda herşey biter.
- Hoşgörü ve güzellikle gülümsemek.
Teşekkür canım arkadaşım.. Sevgilerimle.
kulaktan direk beyne giden söz, oradan kalbe inmedikçe anlamak kabil olamıyor.anlamak demek biraz da insanın kendini karşısındaki insanın yerine koymasıyla ilintili.
tebriklerimle...
her zaman ki gibi çok güzel bir yazıydı...
Aysel AKSÜMER
Aslında anlaşmak çok kolay ama nedense insanlar zoru seçiyor. Klasik bir söz ama sevgi ve saygı gerçekten ayrılmaz bir ikili..
Teşekkür ederim güzel yorumun için arkadaşım. Sevgilerimle..
haklısın dostum..kendini mükemmel görmek bir bataklığa saplanmaktır aslında da haberleri olamaz..
karınca kadar küçülmek ne kaybettirir ki?
yada bir fil kadar devleşmek...
sığacağımız yer dikdörtgen bir mezar değil mi...
sevgiler saygılr dosturm
kandilin mü
barek olsun
bayramında şimdiden mübarek olsun
Aysel AKSÜMER
Ünlü filozof Hegel,ölüm döşeğinde:
- Beni herkesin anladığını sanmışım ama yanılmışım.Beni anlayan bir öğrencim oldu,o da yanlış anladı.
demiş.
Tebrikler...
Aysel AKSÜMER
Teşekkürler Ayhan Bey harika bir yorumdu. Saygı ve selamlarımla..
Anlamak icin önce dinlemek lazim düsüncesindeyim ama son günlerde anlamalarimizi dinlemeden kendimize göre degerlerle ön yargiyla yapiyoruz ve anlamlarimizi tek tek yitiriyoruz... cok güzel ve düsündürücü bir yazi okudum sizi cok iyi anladim cünki sadece sizi dinledim kendimden yorumlar katmadim yaziya... :))
Aysel AKSÜMER
80 yaşlarında iki yaşlı teyze vardı. Biri önündeki kişiye söyleyip bir işini halletmiş gelmiş. Arkadaki genç bir bayan benim önüme geçemezsiniz deyince öndeki bey teyze doğru söylüyor dedi. Genç bayan yaşlanıyorlar ama dilleri yaşlanmıyor bunların diyerek hakaret etti. Ağlayacaktım o yaşlı teyzeye görseniz ayakta duramıyor. Yemin etti ben erken geldim diye..
Ardından bir bayan çocuğu ateşliymiş yan dükkandan tabure alıp çocuğunu oturttu diye hastaysa hasta çocuğun amma kıymetliymiş dursun ayakta birşey olmaz diyenler çıktı. Şaşırdım o kadın ve çocuğa da üzüldüm.
Neyse ki bir süre sonra bilgisayar geldi ve işlem bitti. Ama herkes birbirini üzdü. Olması gereken elbette ki bu değil.. Ama nedense kimse kimseye artık saygı göstermiyor. Arada nadiren güzellikler de çıkıyor ama üzücü olaylar çoğunlukta..
Teşekkür ederim içten yorumunuz için. Sevgilerimle..
hüzünkiz
Aysel AKSÜMER
Teşekkür ederim paylaşımın için ama üzüldüm tabiki.. Sevgilerimle..
Aysel kardeşim güzel bir paylaşımdı, kutlarım.
Haklısın, insanlar şu son yıllarda düşünmekten çok konuşur oldu galiba.Gece yastığa başımızı koyunca kaç kişi vicdan muhasebesi yapar acaba.Düşünüp tartmadan yapılan konuşmalar, kırılan kalbler..Oysa ki insanın en büyük özelliği düşünebilen bir varlık olması değil midir?
Düşünme ve tartma sonunda hatalıysak özür dilemek, elbetteki çok büyük bir erdem.
Güzel bir konuyu bizlerle paylaşmışsın, canım benim.
Sizin de Kadir geceniz mübarek olsun, Rabbim hayırlı bütün dileklerinizi kabul buyursun, selam ve sevgilerimle.