- 3078 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
SAÇLARIN, AH O SAÇLARIN!
Bazı yetkin edebiyatçılar şiirleri analiz ediyorlar, şair ne düşünmüş bulmaya çalışıyorlar. Belki size ters gelecek ama benim şiirimi nasıl, ne düşünerek yazdığımı benden iyi kim bilebilir ki? Şiiri yazıyor, ne anlattığımı da söylüyorum işte…
Yarın görüş günümüz içimde bir ateş var
Çifte su almış çelik şimdi kilitli kında.
Aklıma düştüğünde çıkar canımı yakar
Siyah saçın çekecek yakında çok yakında
____Yaralanan kalbime, derman mıdır saçların?
____Yoksa yarın katlime, ferman mıdır saçların?
Bir adam var hapse düşmüş, mutlaka büyük bir suçu vardır, cezası da ona hak olan bir cezadır, ölüm. Geride bıraktığı sevdiği sürekli aklındadır. Simsiyah saçları ile hatıralarından silinmeyen. Şiir bu hikâye üzerine kurgulanmıştır.
Yarın görüş günümüz içimde bir ateş var
Çifte su almış çelik şimdi kilitli kında.
Görüş günü yarın, heyecanı, üzüntüsü içini kor ateş gibi yakıyor mahkûmun. Çifte su almış çelik, yani ölüm, şu anda kınında durmaktadır. Neden çifte su almış çelik dedim, çünkü bir kılıcı, hançeri anlatmak istedim, parçalayan öldüren bir silahtır. Ölümü simgeledi şiirimde.
Aklıma düştüğünde çıkar canımı yakar
Siyah saçın çekecek yakında çok yakında
Evet, o kında gizli duran silah yani ölüm aklına düştüğünde kınından çıkmış gibi mahkûmun canını yakar, üzer, mahveder. Neden siyah saç çekecek o silahı, çünkü geride kalan siyah saçlı kadın dönüşü olmayan yola giren adamı unutacak belki başkalarına sevdirecek siyah saçlarını, işte asıl ölüm odur adam için.
____Yaralanan kalbime, derman mıdır saçların?
____Yoksa yarın katlime, ferman mıdır saçların?
Ve adam soruyor, “Seni gördüğüm zaman saçların kalbime derman mı olacak, yoksa geleceği düşündürerek ölmeden mezara mı sokacak?”
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Öfke seline düştüm geçmek bilmiyor zaman
Düşündüm çözemedim günah mıydı bu sevda?
Hasret cehenneme eş inan ölümden yaman
Saçlarına takılan bir ah mıydı bu sevda?
____ Kısacık bir masal mı, roman mıdır saçların?
____ Bitmeyecek zaman mı, bir an mıdır saçların?
Öfke seline düştüm geçmek bilmiyor zaman
Düşündüm çözemedim günah mıydı bu sevda?
Ölüme mahkûm bir adam sakin olabilir mi, tabi ki çok şeye öfkelenecek. Belki yaptıklarından pişmanlık duyacak, kendine öfkelenecek, belki onu bu duruma yöneltenlere öfkelenecek. Bir mahkûmun en çok hissettiği duygudur öfke, bütün güzellikleri sürükleyen sel gibi bir duygu. Tüm öfkesine rağmen duyguları yine de karışıktır, sakin bir insan gibi düşünmesi beklenemez bu durumdaki insanın. Kendi yaptıklarını bir anda unutup siyah saçlı kadını düşünüp zamansız kaybedeceği için kendisine sormakta, “Onu sevmekle günah mı işledim acaba?” diye.
Hasret cehenneme eş inan ölümden yaman
Saçlarına takılan bir ah mıydı bu sevda?
Bir atasözü vardır, “Ölümle ayrılığı yarıştırmışlar ayrılık bir adım öne geçmiş” diye. Ya da “ Ölüm Allah’ın emri ayrılık olmasaydı” diye süren türküler. İlk dizede bu atasözü ve konuya ilişkin sözleri hatırlıyor. Tabi ki yine saçları geliyor her zaman gibi aklına ve “Saçlarına takılan bir ah! Bir çığlık mıydı bu sevda?” diye soruyor.
____ Kısacık bir masal mı, roman mıdır saçların?
____ Bitmeyecek zaman mı, bir an mıdır saçların?
Tezatlar içinde adam, saçlarının kısacık bir masal mı, roman mı, yani bir ömür boyu sürecek kadar uzun zaman mı, bir anda kaybedeceği kadar kısa mı olduğunu düşünüyor.
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Haydi, gelip savur da yüreğimi serinlet
Sensizlik ecel bana mutluluk çok ıraktır.
Yıldız konmuş gecenle haydi hücremi inlet
Saçlarından bir tel ver bana ödül bıraktır.
____ Aldığım ganimet mi, talan mıdır saçların?
____ Yoksa bir efsane mi, yalan mıdır saçların?
Haydi, gelip savur da yüreğimi serinlet
Sensizlik ecel bana mutluluk çok ıraktır.
“Gel saçlarını savur yüreğimi serinlet” diyor adam. Sevdiğinin saçlarının savrulmasından gelen küçücük bir esinti bile yanan yüreğini ferahlatacak gibi geliyor çünkü. Ve onun yokluğunun ölümden beter olduğunu mutlu olamayacağını anlatıyor.
Yıldız konmuş gecenle haydi hücremi inlet
Saçlarından bir tel ver bana ödül bıraktır.
Siyah ve parlak saçları düşünün, az ışık vurduğunda yıldız gibi parlar, küçücük benekler halinde. Yani saçlarına yıldızlar konulmuş gibi, pırıl pırıl ışığınla hücremi inlet diyor. Işık hücreyi inletir mi seveni inletir, burada anlatmak istediği yüreğidir hücre olarak. Ve saçlarından verilecek bir tel bile ona ödül olacak kadar değerlidir.
____ Aldığım ganimet mi, talan mıdır saçların?
____ Yoksa bir efsane mi, yalan mıdır saçların?
Sonra düşünüyor adam, verilen bu tek tel saç ona ganimet mi olacak yoksa ruhunu büsbütün talan mı edecek? Çünkü aklından çıkmayan saçlar daha çok kaplayacak beynini. Yıllar boyu sürecek o güzel siyah saçlar bir efsane midir, hayatın bitmesiyle yok olacak yalan mıdır diye de düşünmeden edemiyor.
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Şimdi ecel bileti elimde hazır durur
Karanlığa kış düştü özlem duyarım yaza.
Artık veda türküsü çıkıp kınından vurur
Saçından kullansınlar götürürken infaza.
____ Buz tutan bedenime, yorgan mıdır saçların?
____ Bir idam sehpasında, urgan mıdır saçların?
Evet, ölümü yakındır ecel bileti elinde durur gibi yakındır. Zaten karanlıklar içindedir bir de kış düşmüş gibi soğuktur hücresi. Ölüm burada bir veda türküsü olmuştur, kınından çıkıp vurması onu bu dünyadan ayırması yakındır. Ama istediği tek bir şey vardır, sevgilisinin saçını kullanmaları onu öldürmek için.
____ Buz tutan bedenime, yorgan mıdır saçların?
____ Bir idam sehpasında, urgan mıdır saçların?
Öldüğü zaman vücudu buz kestiği zaman mutlaka sevdiği üstüne gelecek sarılacak, ağlayacaktır. Taşlaşan soğuk bedenini yorgan gibi örtecektir. Ama yine aynı tezat içinde dönüp soruyor, idam sehpasında urgan mı olacak saçların diye. Çünkü az önce saçından kullansınlar diye kendisi istemişti.
&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Şiirin tekniğine girmeyeceğim, sadece hikâyesini anlattım. Hiç hapse girmedim, ziyarete gitmedim, ama hep ilgimi çekmiştir mahkûmlar, onun için birkaç şiirimde onlardan kesitler sunmaya çalıştım. Ne kadar başarılı oldum zaman gösterecektir. Belki çok iyi olmayabilir ama beni yazdıktan sonra derinden etkiledi bu dizelerim. Sebebini bilmiyorum.
Herkesin gönlünde yatan, belki de uzanamadığı bir siyah saçlısı vardır, siyah saç burada bir simgeydi tabi ki… Rabbim herkesi sevdiğine kavuştursun, sevgili olması şart değil, ana, baba, evlat…
YORUMLAR
Ablam, yazına ne kadar geç kalmış olsam da bulup okumanın hazzını yaşamaktayım. Bir şiir bu kadar güzel anlatılıp irdelenirdi ancak. Evet, senin de dediğin gibi, şiiri yorumlayan değil, yazan bilir ne olduğunu. Sonrasında insanlar kendi içlerindeki duygulara göre şiire yorum katmaya çalışırlar. Bu güzel ve faydalı paylaşımın için çok teşekkür ederim.
Sevgimle...