- 934 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Senin aşkın…
Tek günlüktü aşk. Sabahından başlar, geceyarısı biterdi. Büyülerdi, sevdirirdi,ama her güzel şey gibi çabuk biterdi. Gece oldu mu hızla uzaklaşman gerekirdi. Hem de geride hiçbir şeyini bırakmadan.
Tek sesliydi aşk. Bir mutluluk çığlığıyla açılış, bir ayrılık hıçkırığıyla kapanış yapardı. Perde kapanır,ışıklar söner, herkes evine giderdi. Konser biter, heyecan biter, sonra da aşk çekip giderdi.
Tek renkti aşk. Senin rengin neyse en pekiştirilmiş haliydi. Bazen gülümseme girerdi, parlardı rengi. Bazen gözyaşı girerdi, alacalanırdı, ki bu aşk değildi. İşte öyle bir damlayla akıp giderdi.
Tek heceliydi aşk. Bir solukta hissedilirdi. Öyle hafife alınır, öyle kolayca söylenirdi. Sözcüklerin bittiği yerde bahanelere geçilirdi. Kaçış planları başlayınca da aşk istifasını verirdi.
Tek yudumluktu aşk. Fondiplenir, içine işlerdi. Önce genzini, sonra içini yakardı. Yayıldıkça gülümsetir, yavaşça şuursuzlaştırırdı. Dengeni bozar, gözlerini kamaştırırdı. Sonra baş ağrısı başlardı ve tek yudumda içilen bir ilaçla aşk, sana el sallardı.
Tek nefeslikti aşk. Çektiğin bir nefes, dumanında boğulmana yeterdi. Sonra ciğerlerine işlerdi, son nefesindeyse fark etmezdin bile;
Artık, soğuk rüzgarlar eserdi senin kocaman aşkının yerinde…