- 688 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Bozdum Hayatın İmlasını
Şiirlerim kopardı hayatla bağını
Yedi canlı bir keder yakamı bırakmadı
Bendeki boşluğun dolmadı ne yapsam.
Tarihsizleşirken günler, saatler durdu
Her gün birbirinin kopyası bir güz mevsimi.
Bozdum hayatın imlasını, soluksuz yağmurlarla…
Gözyaşımla ıslak her kelimeye ismini kazıdım sevgili…
Sonbaharda hüznü anlatabilen bir şair olmak isterdim. Geceye yıldızları sermek saatlerce, sonra da üzerime örtmek. Şiir beni dışlarken, yalnızlığımda satırlara gömülürüm her gece… Kalemim senli düşler görse de; dize dize öremez seni sevdalı ellerim, kahrederim.
Bir gürültü ile düşersin yüreğime. Kirletilen deniz gibi, yok edilen orman gibi isyan ederim gidişine. Dokunaklı bir gecenin sabahında unutkan yüzünü yıkar hüzünlerim… Gözlerimin güneşi doğarken sabahlarına, için kamaşır kalbinin her atışında. Çıplak ayaklarınla o kirli denizlerin sahillerinde yürü sevgili, derin bir gün daha başlıyor işte. Sabahtan akşama sesimi ara ufka diktiğin gözlerinle. Çığlıklarının yankılandığı dağlara sarıl. Sevdanın dermanı terk ederken dizlerini, dikenli goncaları avuçlasın yüreğin. Zehirli bir anlamı olmalı kanamaların.
İkiye ayrılırken yürek, söndürülmüş yangınlarının küllerini bas bağrına. Alın yazından silinirken ismim kurak topraklarının unutamadığı deli yağmur olurum sevgili. Her yağış kimsesiz bir gözyaşıdır deli kız türkülerimde. Sana yakılmış her türkü bir bir terk eder dilimi, vedalaşamam. Oracıkta kıvılcım düşer dizelerime. Sana dair her arzulu seslenişi tırnak içine alırım.
Bir koyu umutsuzluk dar ederken uykularını, en deli halimle gelirim düşlerine. Tüm zamanlarını bozdurup harcamak isterken bana yetişmek için, sevda sığ bir denizde boğuluverir. Gönlünde bir hazan iktidarı başlar… Peşine düşerken iç hesaplaşmaların, sorgusuz her duruşmada suçlu bulursun kendini. Hayata direnirken sevdiğim imgelerin; hüzzam bir taksimde kaygılanır gizli öznelerin.
Bir zamanlar cenneti gördüğün gözlerimden kaçış yok sevgili. Neresine gidersen git dünyanın, ismim yankılanır. Soğuk ve asi rüzgar; ısrarcı bir sarhoşlukla aydınlanma düşlerini alır götürür. Umutsuz, çaresiz, sessiz bir çığlık olur adın. Hiçbir soruya hazır değildir yürek ve hiçbir cevabın sorusu yoktur bulanmış zihninde. Üşümek sana iyi gelir sevgili.
Her adımda mahvederken hasretin, korkma. Güneş iki dağın arasındayken sevda yoksullarının yaşadığı o soğuk ülkede umutsuzlukla beslenirim ben sevgili. Güneş görmeyen yüzümle her gün’ü gece sanırım. Önümde koskoca bir hayat, korkmam elbet yaşar geçerim. Üzerime çiğ düşer her sabah… Üşürüm… Islak toprak kokularında, kar suyu akar terkedilmiş gözlerimden. Her damla uçuruma yuvarlanır, nerdesin? Dalgalar gidip gelirken çıplak ayaklarımda, her geliş hüzün getirir sevgili. Kuş uçmaz kervan geçmez yüreğim can çekişirken sana, neredesin ey sevgili?
Ölü bir sonbahara tutsak yüreğim
Ses ver hadi suskunluğuna,
Deliliğime ferman yazdırma
Tükeniyor kalemim de
Bir yudum sevda mürekkebine hasretim.
Ayrılığın zehrinde açan bir gül umutlarım
Bütün mevsimler güz şimdi
Yalnızlık heceleri mıhlanırken dilime
Bir kez içime doğsaydın yüreğime…
Dokunsaydın…
Neredesin ey sevgili…
19/09/2007
Ayşegül TEZCAN