AĞLAYAN ADAMI, AĞLAYAN HAYAT YARALAR...
AĞLAYAN ADAMI, AĞLAYAN HAYAT YARALAR...
Konuşuncaya dek, susmayı bekle, susmaya bekçilik, tanrıya elçiliktir.Sana geçikmiş kşmsesisliğimi gönderiyorum, aman zarfa gönül koma,kimsesiz al içindeki selamı, ömür biçme mürekkebe, kağıda, bilirim ki ilaç ummazsın gelenlerden...Bir yer ararsın konuşulanların sustuğu kadar, çünkü sen, susanların konuştuğu yere bir inci bahçesi dersin...
Konuşuncaya dek, susmayı bekle, umarım pınarı kurumaz gözlerinin, döner, döner ağlamaya ağlarsın...Hudutlarımı kaybettim, senin cephelerinde aklım belirsiz, tanımayamam seni her seferinde....Yolarım köşelidir, ağlayıp düzleyemezsin beni...
Konuşuncaya dek, susmayı bekle, biliyorum bahçe olmaya çağırmıyor kimse seni.Gördüm ki çieçekler acı çekiyor, gördüm ki acı çeken çiçekler daha büyüyor...Bırak büyüyeyim. Büyümek dünyasıdır acının.Gör, bin cenneti bin cehennem nasıl ağırlar.
Konuşuncaya dek, susmayı bekle, belki nasip olur, nakşedersin ölmeden aşkı...Derdin ya dokunmaz ellerinle, aşkın durduğu yerde bir kadın duruyorsa eğer, hayat çoktan çarpıp çıkmıştır nar kapısını.Çünkü duran aşkın gölgesinde çocuklar ağlar, ağlayan adamı, ağlayan hayat yaralar...
Feride B.
07 Ağustos2008
20:16