Öğretmen Aranıyor
Öğretmenlik mesleği galiba dünya çapında aranan bir meslektir.Çünkü yarının insanını şekillendiren birkaç etken olsa da asıl esası,ekseni,öğretmen olsa gerek.Bu kadar önemli bir mesleğe adam yetiştirmek elbette ki kolay değildir.eğitim öğretimi önde olan daha nitelikli insan ,düşünebilen birey yetiştiren ülkelere bakınca bir derece akıl fikir alınabilse de aslında bizim başarısızlığımız çok yönlü olup başka başka etkenlerden etkilenmektedir.
Kontrolsüz nüfus artışı,
Okulun hayata bir olumlu katkı yapmayışı,
Umutsuzluk hissi,
Veli ilgi ve yetersizliği,
Klasik yönetim tarzı,
Yetersiz öğretmen profili,
Tabi sorun ne olursa olsun bir eğitimci olarak öğrenciyi bu soruna ortak edemeyiz.Öğrenci eksisiyle artısıyla elimize verilen bir hamur bunu yoğurmak,yetiştirmek,birey haline getirmek görevimiz,Biz derken,valideyn,öğretmen,idare,kısacası devletin bu iş ile görevlendirdiği kimseler başta olmak üzere; yarına iyi bir evlat,hayırlı bir vatandaş yetiştirmek vazifemiz,bunu yapamıyorsak,özeleştiri yapmaktan başka çaremiz yok,
Eğitim öğretimin paydaşlarından veliyi,idareciyi,rehber öğretmeni eksik konularda seminerlerden geçirerek daha verimli hale getirebiliriz.Ama öğretmeni aktif hale getirmek o kadar kolay değildir.
Öğretmen için,
1-Alan bilgisi,
2-Mesleki bilgi,
3-Genel kültür,
4-Yenilikçi arayış,
5-İdealizm.
Bu beş taneden biri eksikse şayet öğretmenden verim elde etmek çok zor.
Aslında öğretmen yetiştirmesiyle ilgilenen komiteye boşuna “Milli Öğretmen Komitesi” adı verilmemiş.Bu milli kelimesi içinde din,dil,kültür ve tarih var. Bu konularda yetersiz olan bir öğretmen milli olamaz, milli olmasa da istediğimiz düzeyde öğretmenlik yapamaz.Günümüz gençliği yüksek puanlarla Eğitim fakültesine giriyor,KPSS için bir sürü bilgi ediniyor,asıl hedefi işe girmek olduğu için eğitim öğretime pek katkısı olmuyor maalesef ,çünkü öğretmen özelliği taşımıyor.
Buna göre,Öğretmen adayı,orta öğretimdeyken öğretmen olmaya karar vermeli,öğretmenlik mesleğiyle ilgili bir portfolyo hazırlamalı,Eğitim Fakültesini kazandığı zaman bu portfolyoyu fakültesine vermeli,eğitim fakültesinde derslerini yüksek tutmalı eğitim fakültesinden sınavla öğretmen akademisine alınmalı,akademiyi kazandıktan sonra akademik eğitimi bir yıl olmalı ve bu süre içinde okul deneyimini kazanmalı burayı başarıyla bitirdikten sonra okula gönderilmeli ve okulda memuriyet stajı kaldırılmalıdır.Ondan sonrada beş yılda bir performans değerlendirilmesiyle Akrediteye tabi tutulmalıdır.
Ayrıca Eğitim Fakültelerinin de eğitim öğretim kurumlarıyla yakın bir işbirliği içinde olmaları gerekmektedir.Mevcut öğretmenler için de eğitim öğretimin kalitesinde rol oynayacak konuları içeren yüksek lisans vermeli ve bu yüksek lisans eğitim sınavsız ve kısmi bir ücret karşılığı olmalıdır
Ayrıca, haber kanalı var,müzik kanalı var da neden eğitim kanalı olmasın ki, herkesi ilgilendiren bir ihtiyaç aslında.Öğrenciye,veliye,öğretmene rehberlik yapabilecek bir içerikle hizmet verecek bir eğitim kanalı en kısa zamanda yayına başlamalıdır..
e.kaya
YORUMLAR
düşüncelerinize katılıyorum ancak şunuda demeden geçemiyeceğim..Bir öğrenci olarak yorum yapıyorum ;Büyüklerden öğrendiğimiz kadarıyla eskilerde öğretmen denilince hem bulunduğu yerin tabibi hem imamı sayılırmış..O zamanlarda daha idealist bir toplum olmadığımız zamanlardı yinede öğretmenlerin değeri daha çok anlaşılıyordu...şimdi idealistliği ararken realizimi kaybettik...Demek istediğim şu milyonlarca sölediğiiz kriterlerde öğretmen adayları var ancak ne kadarı şanslı.Bu şanslı olanlarında ne kadarının alan bilgisi meslek bilgisi genel kültürü.yenilikçi kişiliği ve idealizimi var. ÜLkemizde eğitimci dağıtımı yapılırken şansa bırakılıyor iş,öğretmen öğrenci veli eğitim düşünceside sınırlandırılıyor dolayısıyla..ve gerçektende öğretmen aranmalı aksisi öğretmen kaybı demek ülkenin bi adım geriye çekilmesi demektir..
teşekkürler..sevgi ve saygılarımla..