- 548 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Zihninizi Dinlendirin, Bedeninizi Serbest Bırakın...
Hepimizin üstünde tarif edilmez bir yorgunluk vardır. Saatlerce uyumak bile fayda etmez kimi zaman. Pek fazla birşey yapmasak bile o günün ağırlığı sanki üzerimize kilolarca ağırlıkta bir yük gibi biner ve artık bu yükü kaldıramadığımızı hissederiz. Bizlerden kat be kat daha çok çalışan ve yorulan kişilerin ise , "Allah büyük" diyerek hiçbir işin altına girmekten çekinmeden yollarına devam etmelerini bazen "Helal Olsun" şeklinde takdirlerimizle karşılarız.
Bildiğiniz gibi meslek dallarında Beyaz Yakalılar ve Mavi Yakalılar olarak iki kısma ayrılıyoruz. Beyaz yakalılar , bilgiye dayalı sektörde çalışanlar, Mavi Yakalılar ise kas gücüne dayalı işlerde çalışan gruplar oluyor. Hangisinin işi daha kolay gibi bir kıyaslama elbette zor. Yıllarca okuyarak ilim irfan sahibi olmak ne kadar zor ise, hergün ağır işlerde çalışmanın verdiği eziyette bir o kadar zordur. Her iki grup içinde çalışılan günün ardından iyi bir dinlenme molası hak edilmektedir. İş çıkışından eve gelene kadar birçoğumuzun pestili çıkmış durumda oluyor ve nasıl yemek yediğimizi bile anlamadan tv karşısında sızıp uyuyoruz yada yenilen yemeğin verdiği enerji ile dinlenmeyi bir kenara iterek, hobilerimizle uğraşıyoruz . ( Facebook’ta tarla ekenler, Travian da köycülük oynayanlar ve diğer sohbet seçenekleri ...)
Aslında ertesi güne dinlenmiş ve zinde başlamamız gerekirken, bu şekilde geçici enerjilerle ayakta kalmaya çalışarak kendimize ne kadar hasar verdiğimizin farkında değiliz. Normalde bu tür hobilerinizle sabahlayıp, ertesi gün işe gittiğinizi ve tam gün nasıl çalıştığınızı gururla anlatırken, ilerleyen yıllarda , bir iki saat uykunun eksikliğini bile tüm güne yansıyan inanılmaz bir bitkinlik içinde geçirmeye başlıyoruz. Özel hayatımıza da vakit ayırmak mecburiyetindeyiz ve bunun eksikliği kendini çok belli ediyor, sizlere katılmamak elde değil. Günün sonunda dinlenme saatinizden ödünç alınan bu süreleri minimum’a düşürmek ve kendinizle bu konuda anlaşma yapmanız sizi sağlık yönünden olumlu etkileyecektir.
Beyaz yakalıları örnek alacak olursak : Gün içinde sürekli bilgiye dayalı zihinsel faaliyetlerle iş yaptıkları için, bedenen çok fazla yorulmamaktadırlar. Eğer sizde masabaşı bir işte çalışıyor ve günboyu sabit kalmak zorundaysanız, sağlığınızla ilgili ciddi problemlerin eşiğindesinizdir demektir. Düzenli spor yapabilen insan sayısı artık bir elin parmaklarından az olduğu için, kendinize acil bir plan oluşturmalı ve günün sonunda hafif bir atıştırma sonrası egzersizler şeklinde vücudunuzun enerji yakmasını sağlamalısınız.
Gün boyunca oturduğunuz sandalyenin sırtınızda yavaş yavaş meydana getirdiği kamburluk hissi, önünüzdeki bilgisayara hep aynı açı ile bakmaktan boynunuzun zorlanması ve bileklerinizin yazı yazmak sureti ile zorlanması, bunlar belirtileri ileride çıkabilecek rahatsızlıklarınızdan bazılarıdır. Eğer ofisiniz müsaitse gün içinde de Ofis Egzersizleri şeklinde arama motorlarından ulaşabileceğiniz egzersizleri uygulayabilirsiniz. Kendinizi zinde hissetmeniz ve üzerinizdeki hantallığı, nedensiz bitkinliği sona erdirmek için en doğru hareket kendinizi bu şekilde ödüllendirmeniz olacaktır.
Mavi yakalılarda ise durum daha önemlidir. Gün içerisinde sürekli kas gücüne dayalı işlerde bulunmak elbette egzersiz yapmak kadar basit değildir. Bu sektörlerde çalışan kişilerin, öncelikle kaslarını zorlayıcı yada zedeleyici ani hareketlerden kaçınması gerekir. Türk milleti olarak gücümüzü her an her yerde gösterebilecek şekilde programlandığımızdan, el kol şakalarından , eşşek şakalarına kadar her an herşeye maruz kalınabilir. Aynı şekilde rahatlatıcı egzersizlerin, kas gücüne dayalı sektörde çalışan kişilerce uygulanması olumlu sonuçlar verecektir.
Global çağda, tüm bilgiye internet üzerinden ulaşılabileceği için, artık doğru bilgiyi net olarak alabilmek güçleşmiştir. Bu anlamda başkalarından duyulan bilgileri her zaman araştırmak ve doğru kaynaklardan teyit ederek düşüncelerinizde yer vermeniz en doğrusudur. Mavi yakalıların bedenen harcadığı enerjiyi, zihnen çalışarak da dengelemeleri en doğrusudur. Aynı şekilde saatlerce bilgisayarın başından kalkmadan geçirilen saatler , aşırı yorgunluk ve göz kuruması gibi problemler başlatabilir.
Mavi yakalıların, gün içinde yorulan bedenlerini, zihinsel faaliyetlerle uğraşarak dengelenmesi sağlanabilir. Görünürde zaten çok yorulmuş bir insanı zihinsel anlamda da yormak saçma gibi gelebilir fakat burada zihnen uğraşacağı faaliyetler, kitap okumak, resim yapmak, bulmaca çözmek, soduku, satranç, tavla vs gibi olabilir. Çevrenizde sürekli yorgunluk ve bitkinlikten şikayet eden kişileri gözlemlediğinizde, muhtemelen boş zamanlarında, kendi üretim güçleri paralelinde işlerle mesgul olmalarındandır. Vücutları sadece tek bir yönde yorulduğu için de, gereken dengeyi sadece yediği yemekle ve aldığı uyku ile sağlayabilmektedir. Zihin gücü ile çalışanlar için kas gücüne dayalı hobilerle uğraşmak, kas gücüne dayalı çalışanlar içinde zihin gücüne dayalı faaliyetler de bulunmak içsel huzur içinde oldukça faydalıdır.
Dinlenmek için ayırdığınız süre içinde her iki grup içinde en kolay faaliyet Tv izlemek gelebilir. Zihnimizin en sevdiği şeylerden birisi olan Tv izlemek esnasında, zihin kendini iyice gevşetmektedir. Çünkü görsel ve işitsel anlamda insanlara hitap ettiği için , saatlerce insanı esir ederek karşısında tutabilir. Bunu izleyen kişiler izleyecek hiçbirşey bulamasa dahi, karşısından ayrılmadan zaman geçirebilmektedir. Çünkü zihnimizin kendini en rahat hissettiği an bu gevşeme anıdır. İsterseniz, kendinizi denemek adına ; dinlendiğiniz bir esnada tv yi kapatarak, kitap okumayı deneyin.
Gazete yada dergi demiyorum , çünkü oradaki resimler ve büyük puntolu ifadeler okumayı kolaylaştırıcı etki yaratır. Sadece kitap okumaya çalıştığınızda 5-10 dakika içerisinde sıkılacak ve tekrar tv izlemek isteyeceksiniz. Çünkü zihnimiz , kitapta okuduklarımızı canlandırmaya başladıkça hayalgücümüze başvuracak ve bu da zihnimiz için zorlanmak anlamına gelecek. Gönderdiği sinyaller ile başımızın ağrıması yada sıkılganlık şeklinde hemen okuma işine ara vermemizi bize belli edecektir.
İşte kendinize yapacağınız yatırımların, nasıl engellendiğini bir nebze olsun tarif etmeye çalıştım. Zihninizi sık sık kitap okuma, şiir okuma ve köşe yazılarını takip etme tarzında zorlamanız ve günde en az 1 saatinizi ayırmanız çok gereklidir. Siz onu eğitemezseniz, O zaten sizi her akşamki şeklinizde idare ediyor. Kabul etmeyebilirsiniz, o zaman neden kendinizden memnun olmadığınızı yada kendinize neden söz geçiremediğinizi düşünün. Eminim, yapacağınız birkaç denemeden sonra hem zihninizi daha çok kontrol edebilecek hemde kendinize duyduğunuz güven hissi gittikçe artacaktır. Önemseyeceğiniz en önemli nokta, zihninizin dışındakileri bilmemek değil , içindekileri farkedememektir. Kendinizi harika hissetmenize çok az kaldı. Tebrikler.
Yazan : Turgay GEZİCİ | www.bilincalti.com
Facebook Sayfamız : /pages/Kisisel-Gelisim-ve-Empati-Sureci/180199977717?ref=ts
E-Bülten’e üye olun, yazıları ilk siz okuyun.