KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 3286 Okunma
- 16 Yorum
- 0 Beğeni
UÇMAK İÇİN İKİ KANAT GEREK
"Bizler tek kanatlı melekleriz ve ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz" (Luciano De Crescenzo)
Toplumun en küçük birimi olan aileler,toplumun kendisi ve ülkeler bu şekilde yani;birlik ve beraberlik,kollektivizm ve karşılıklı hak-hukuk gözetilerek inşa olmuşlardır.Toplumsal sorunlar böyle çözülmüş,savaşlar böyle kazanılmış,sınıf ve ulus hakları böyle alınmıştır.Bu,aynı zamanda insani bir sorumluk ve ahlaki bir davranıştır.
Eğer bir ülkenin çıkarları düşünülüyorsa,birliğin ve beraberliğin önemi gerçek anlamda isteniyorsa,ülkenin ve toplumun çağdaşlaşması arzu ediliyorsa bu kıstaslar hiç bir şekilde gözardı edilmemeli,en üst seviyede korunmalıdır.
Biz insanlar,doğacağımız yeri,(ülkeyi,bölgeyi vs.) dini,dili,mezhebi,rengi gibi özellikleri tayin etme hakkına sahip değiliz.Birimiz Türkiye’nin batısında dünyaya gelip Türkçe konuşuyorken,bir diğerimiz aynı ülkenin doğusunda dünyaya gelip Kürtçe konuşabiliyoruz.Birimiz Ortadoğu’da dünyaya gelip,müslüman olurken,bir diğerimiz Avrupa’da dünyaya gelip Hiristiyan olabiliyoruz.Bunu,hiç birimiz tayin etmiyoruz.Dolayısıyla Avrupa’daki Hiristiyan ne kadar dini ile övünüyor ve mutlu olabiliyorsa Ortadoğu’daki müslüman da aynı oranda mutlu olma,Türkiye’nin batısındaki insan nasıl kendi dili ve kültürü ile övünüp mutlu olabiliyorsa,doğusundaki insanda yine aynı oranda övünüp mutlu olma hakkına sahiptir.Bu tür özellikler insanı insan yapan değerlerdir ve her şekilde korunmayı gerektirir.Ne doğuda dünyaya gelen batıdakinden,ne batıda dünyaya gelen doğudakinden üstün değildir.Ne Müslüman Hiristiyan’dan,ne Beyaz Siyah’tan,ne İngilizce Türkçe’den,ne Türkçe Kürtçe’den üstün değildir.
Faklı kültürler bir ülkenin zenginliği olarak kabul edilmeli.Dünya’da bir çok ülke federal yapılanma ile,bir çok farklı kültürleri,halkları ve toplumları bir arada tutarak,haklarına saygılı olmak koşuluyla yönetilmektedirler.ABD.Kanada,Almanya,Avusturya,Pakistan,Avustralya gibi ülkeler bunlardan sadece bir kaçı.Bu eyaletler iç işlerinde serbest,dış işlerinde merkezi hükümete bağlıdırlar ve yaşam standartları olarak da bir çok ülkeden çok daha iyidirler.
Peki bu ülkelerde durum buyken,bizdeki bu tahammülsüzlük ve şoven anlayış da neyin nesi? Nedir birbirimize olan kinimiz? Nedir bizi biz olmaktan uzaklaştırıp "TEK"çi zihniyete sürükleyen şey? nedir bu nefretimiz? Nedir bu ötekileştirme politikalarımız? Kime hizmet ediyoruz? kime yaltaklanıyoruz?,kime bu güzel ülkeyi peşkeş çekiyoruz?Hani nerede Çanakkale’deki,Şanlı Urfa’daki,Kıbrıs’taki kardeşlerimiz? Yarın bu ülkeye saldırı olursa Kürt; "ben gitmiyorum" mu diyecek.Laz; "bana ne",Alevi; "benlik değil",Çerkez "sizin sorununuz" mu diyecek?...
Elbette ki hayır.elbette ki bunla söylenmeyecek.Elbette ki,dün nasıl bu ülkeyi birlikte kurtardılarsa bugün de,yarın da aynı şekilde koruyacak,sahiplenecekler.O halde biz neyin peşindeyiz?şöyle bir silkinip kandimize gelememiz gerekmez mi?birilerinin çanağına farkında olmadan yağ sürüyoruz.Yazıktır bizlere,yazıktır bu ülkenin güzel insanlarına.
Bir açılımdır tutturmuş gidiyoruz.Nedir bu açılım? Neyi açamıyorsunuz aylardır?Demokratik Açılım dediniz,Kürt Açılımı dediniz,Alevi açılımı dediniz sonra beğenmeyip Milli Birlik ve Beraberlik Projesi dediniz.Önce ne yapmanız gerektiğini cesurca ortaya koyun ey bizi yönetemeyenler.Bu insanlarla oynamayı bırakın artık.Ya bir şeyleri adamakıllı yapın ya da yüzünüze gözünüze bulaştırmadan bırakın başkaları yönetsin bu güzel ülkeyi.Bu ülkede yaşayan halkları birbirine düşürmeyin.Bir iç savaşa zemin yaratmayın.Daha iki gün önce sayın Ahmet Türk’e yapılan saldırı çok mu hoş bir durumdu? Bu saldırı sadece sıradan bir kişiye yapılan saldırı olarak kabul edilebilir mi? Önce partisini kapatacaksın,sonra siyasi yasaklı olarak siyasetten koparacaksın,sonra da saldırıya çirkin bir şekilde saldırıya uğratacaksın.Nedir bu? Ne yapmaya çalışıyorsunuz? bu şekilde halkalrı karşı karşıya getirdiğinizin farkında değil misiniz?bununla Türkiye’nin kaybedeceğini,herkesin zarar göreceğini hesaplayamıyor musunuz?
Ahmet Türk sadece densiz biri tarafından saldırıya uğrayan bir kişilik değil,aynı zamanda, yaşlı bir Türkiye insanıdır.bir siyasetçidir,bir parti başkanıdır,bir Kürt büyüğü ve önderidir,bir TBMM de seçilmiş milletvekilidir ve barış temsilcisi onurlu ve saygın bir kişiliktir.Bu şekilde şoven ve kendini bilmez biri tarafından saldırıya uğraması,başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye’deki her aklı başında ve barışı,kardeşliği savunanın kesinlikle kabul edemeyeceği bir durumdur.Bu saldırı;Kürtlere,Türklere,barışa,kardeşliğe,birlik ve beraberliğe yapılan bir saldırıdır.Kesinlikle kınanamalı ve suçlu yada suçlular cezalandırılmalıdır.
İşte;bu ve bunun gibi olaylar,Türkiye’nin gelişmesi,çağdaşlaşması ve demokratikleşmesi önünde birer engeldir.Bu olayların bir daha yaşanmaması için hepimizin duyarlı ve aklı selim davranması,barış,kardeşlik ve demokrasi talebimizi hep bir ağızdan yüksek sesle haykırması gerektiğini bir kez daha algılamalıyız.Ve böylelikle,Crescenzo’nun dediği gibi ancak,bir birimize sarılarak uçabileceğimizi hiç bir zaman unutmamalıyız.zira;tek kanatla uçamayacığımızı çok iyi biliyoruz....
YORUMLAR
Olayların büyümesi engelenmeli
'Samsun’da Ahmet Türk’e yapılan saldırı, sadece insanlık dışı bir şiddet eylemi olması açısından değil, gerekli güvenlik önlemlerinin alınmaması açısından da son derece düşündürücü
Ortaya çıkmış olan gergin ortamdan yararlanmak, Türk ve Kürt vatandaşların arasına tepki, nefret tohumları saçmak, ortamı daha da fazla germek isteyen kişi ve gruplar her zaman çıkabilir. Bunun olabileceğini önceden düşünmek ve gerekli her önlemi kusursuz şekilde almak ise devletin; emniyetin, valinin görevidir
.Türkiye sağduyu sahibi insanların da bu kışkırtmalara asla kapılmaması gerekiyor.
Yaralanmasına rağmen sakin ve olgun davranan, herkesi de sükunete, aklıselime davet eden Ahmet Türk’ü bu nedenle takdir ediyor ve “geçmiş olsun” diyorum.
umarım olaylar daha fazla büyümeden ve şiddete baş vurmadan gerekenler de cezalandırılarak yatıştırılır
BU OLAYLARA HEPİMİZİN DUYARLI DAVRANMASI GEREKİR ELLRİNİZE SAĞLIK ÇOK ANLAMLI BİR YAZIYDI
Yılmaz Bey,Ülkemizin en büyük sorununda, sizin kaleminiz çok daha önemli konuları işaret etmekte.Ben bu ülkenın insanlarının biribirleri ile bir sorunlarının olmadığını bilenlerdenim,ama illede sorun cıkarma çabasında olanlarda yok değil. alt kimlik üst kimlik derse birileri,tabiki bende kimliğimi savunurum,o zamanda ortam gerginliğe hep gebedir.Ben aleviyim,yıllarca kendi inançlarını gizleyerek yaşamadımı sülalem,ama ben avazım çıktığı kadar bağırıyorum aleviyim diye,türksem türküm,kürtsem kürdüm,aleviysem alevi,sunni isem sunni kime ne,kimsenin kimse ile sorunu yok.
Bu ülkede her dinden,her mezhepten insanlar yaşamakta,Hırant Dink öldürüldü,acısını duymadıkmı,nica canlar yandı onlarla yanmadıkmı,o zamanlar birlik değilmiydik,o yapılan mitinglerde hepimiz bır arada değilmiydik.Kimimiz doğudan,batıdan,güneyden,kuzeyden değilmiydik,Şimdi kendime sorsam bize neler oluyor diye,ama soun bizde değilki,sizinde dediğiniz gibi sorun bizi yönetemeyenlerde,bizleri nasıl peşkeş çekeceklerini şaşırdılar.
Sayın Ahmet Türk'e yapılan saldırı elbetteki çok üzücü,ayrıca şu ortamda çokta manidar,ortamı iyice germe çabasındalar,
eğer böyle devam ederse halk ayaklanmasına ramak var diye düşünmüyorda değilim,işte o zaman kanatlarımızı birleştireceğiz.Diliyorumki keşkeleri yaşamayalım.
Sorunun temeli dış güçlerin,içimizde oynadıkları oyunlar,bizi yönetemeyenler oynaşmaya alışkınlar,o güçleri okşamaya bayılırlar,
Bizler birlik ve beraberlik kanatlarımızı takmalıyız, zamanıdır diyorum. Sizi yürekten kutluyorum.Halkların Kardeşliği için hep berabar ıslık calalım diyorum.
Gönlüm dolusu sevgimi ve saygımı sunuyorum.
sayfalarca anlatılacak..yazılacak bir çok düşünceyi barındıran bir yazı....
ne yazık ki nete dışardan girdiğim için uzun kalıp...ayrıntıya girecek kadar kalamıyorum..
...
her şey bugüne dek süregelen ve bilinçli olarak inşa edilmiş bir sistem meselesi...
bu sistemin de -maalesef büyük çoğunluk nemalandığı için ..
düzeleceğini de zanetmiyorum..
hele ki...aziz nesin...(bence az söylemiş) nin dediği gibi ise mesele...daha da zor
..
içtenlikle yazının altını imzalarım..
..
kalemine sağlık dost
selamlar
olay ve olayı doğuran sebep ne olursa olsun kime olursa olsun yanlış bir hareket .Bu konuda en güzeli sağduyulu bir yaklaşım. Güncel bir meseledeki duyarlılığınız için sizi kutluyorum.
Selamlarımla.
yoldasim güzel yaziminda tsler hic bir zaman anlamayacaklarki
ne kadar anlatirsan anlat egerki bir türk siyasertcisine ahmet türke yaplan sadiryi
bir kürt yapsaydi teörüst diye vinc edilirdi türkiye ayaga kalkardi adaletsizce
daha gecen cocuklar polise tas ati diye 20 yil ceca istendi adaletsizce baris istedik yanasilmadi
acilim dediler ayaklandi tüm siyasetciler demorasinin sesi cikmadi bu cocuklar okulundan evinden
ali koyuldu umutlari zindanlarda söndü oyun bahcesinde oynasi gerkirken kelepceylemi penceresiz duvarlara
hayalerini cizerekmi gecirecekler sayili gün biter tabiki bu cocuklar cikinca ceza evlerinde nasil bir hayat kuracaklar
yoksa daglarami soyunacaklar asil terörist bu cocuklarmi yoksa unutlarini calanlarmi yazik gelecek nasil düsünülür
bilmem artik bu yanlisi yaparsa devlet daha nice anlar aglayacak kimi ceza evin kapisinda kimi mezar basinda
kimiise ne mezari beli olmayan mecul kayiplara daha ne kadar aglayacaklar kim bilir koltuktaki insanlarin ciyeriyanmiyor cünkü onlarinki ne asker nede daga gidendir ölen yine biz eger ben kürtüm dyorsam ben terötismiyim arkadas
her lisan kurslari okulari var benim ana dilime neden yok derim ahmet türke yapilan saldiriyi kiniyorum
artik yeter demmenin zamani bence kanima dokunuyor bebek katili diye suslanmaktan hangi bebege kursun siklirken
kursunlara siper olmuslar adilsiz suclamalarla insanca yasami ögrendik insani degilki bir cicegi incitmemeyi ögrendik solmasin diye kanima dokunuyor arkadas kanima tabiki agzi olan konusuyor yüregi yanmamis cigeri sizlamazlar
o kadar söz varki söylenecek susuyoruz iste
yüregine kalemine saglik yoldasim
Bir memur görevini yaparken, bilinç altında bu ülkenin dışlanan kentine sürülmek en büyük korku olarak yatabiliyor. Ne bileyim binlerce örnek sayılabilir bu konularda. İşte o kentler böyle kafes içinde tutulmaya çalıştıkça o kentin kuşları dolduruveriyor- Avrupaya kültür kenti seçilen kentlerimizi... Görüldüğü gibi her kentimiz artık yangın yeri. Hangi kent olursa olsun sadece ezen ve ezilenler farklı. Hangi iş yerine bakarsanız bakın, hiç biri değildir aynı kentli. Hatta ülkelerde bile hiç bir işçi aynı ülkeli değildir artık. Ve her insana, her işçiye, her vekile verilebilmeli artık aynı insan hakları. Yurdun her köşesinde işlemektedir hâlâ yurdumun her türden insanıelinde kalan toprağını...Nefretle kınıyorum. Böyle ucuz ve kirli kahramanlıkları... İşçiler ve köylüler el ele ve omuz omuzadır unutulmamamalı!..
Güzel ve anlamlıydı dizeler. Yürekten tebrik eder, sevgiler, saygılar sunarım.
kehya tarafından 4/14/2010 8:54:42 PM zamanında düzenlenmiştir.
paylaşımınız için teşekkür ederim evet haklısınız belki ama bu ülke öyle bir duruma geldi ki
insanlarda tahammül kalmamış. kimse kimseye tahammül edemiyor. renklerle dillerle dinlerle uğraşır olmuşuz. asıl ülke konuları hep bertaraf ediliyor. biz insanlar bunlarla uğraşırken birileri ceplerini dolduruyor. ülkede herşey satılır olmuş. insanlık onuru hiçe sayılır olmuş. maalesef ülke nereye doğru gidiyor belli değil. insanlık onuru bu yaşanan bütün olumsuzlukları yener bir gün umarım. yüreğinize sağlık. saygılar sunuyorum.
Öncelikle doğru tespitlerin olduğunu söylemek isterim ama birlik ve beraberliğimiz sanırım hep keşkelerimizde kalır, ki bu ülke insanın barışa, huzura ve yaşanılır kılmak istemeyen o kadar çok düşman var ki...
Ülkede sorun yoktur ama sorun çıkaranlar var en başta medya ve siyaset grupları durmadan kaos yaratırlar... Kendi makyavelist düşüncelerini felsefeymiş gibi göstermekten adeta gurur duyarlar.
Ve ülkemiz uzun zamandır militarizm etkisinden kurtulamamıştır, Laiklik nasıl din ve devlet işleri ayırmanın tanımıysa Asker ve sivilinde ayrı olması gerek. Yönetim şefaf ve Hukuksalsa sorun kalmaz lakin sivil yönetir gibi görünür ama askeri baskı herzaman vardıR....
Amerikanın güçlü ve dünyayı yönetir olmasının tek nedeni halkın akılı ve bilge insanların yolunda gitmesi ve yasalarına riayet etmesidir ve karşılığında devleten sağlık, hukuk ve sosyal bir hayat alıyorlar. Böyle oluncada BÜYÜK olmak onlara kalıyor.
Hiç bir insanın başka bir insanda üstünlüğü yoktur...
Öyle bir yerdeyiz ki hala renklere, dillere, dinlere bile öcü gözüyle bakılır, ki zihinler kabulenemiyor başkalarını oysa bilinse dünyada nadir bulunur bir coğrafyamız, farklı kültürlerimiz ve dört dinlere mensup insanların yaşadığı alabildiğince renkli bir mozaiyiğe sahip olduğumuzu...
Ayrıca Ahmed Türke'e yapılan saldırıyı kınıyorum ve ülkenin başında ve yönetimde/hangi partide kim olursa olsun onlara yapılan saldırı ülkeye saldırıdır!
Ve güzel bir mekaleydi
Teşekkürler hocam
Selam ve saygılarımla
DEVRİM tarafından 4/14/2010 7:06:56 PM zamanında düzenlenmiştir.
"Bizler tak kanatlı melekleriz ve ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz" (Luciano De Crescenzo)
Yazı bütünüyle haklı ve güzel. Güzel ülkemizde birlik ve beraberlik dururken, bölüp parçalamak niye? İnsan hakları neden eşit olmaz? Aklımızı başımıza toplayıp, bizi parçalamak isteyenlerin oyununa gelmeyelim. Ayrıca da sayın Ahmet Türk'e yapılan saldırıyı kınıyorum. Bu ülkede demokrasi varsa, herkesin özgürce fikir beyan etme hakkı olmalı. Kimse kimseye kaba kuvvet uygulamaya kalkmamalı.
yazarımızı kutlarım... saygı ve sevgiler...
çok güzel bir yazıydı..birçok hatalar yapıldı..halada yapılıyor..bizim ayrışmaya değil..zenginleşmeye..adil paylaşıma ihtiyacımız var..bir ülkenin doğsu batısı ..güneyi kuzeyi olmaz..ülke bir bütündür..hep bir yöne yüklenip refah içinde yaşatırken diğer tarafta aç işsiz insanlar varsa dirlik olurmu..hoş şimdi bu gidişle herkes işsiz güçsüz kalacak..ülkemizin öyle zengin kaynakları var ki..bunları değerlendirip..ülkeyi kalkındırmadığımız taktirde bunlar yaşanacak..ben sen o yok..bitsin artık çekişmeler biz varız..ama herkes eşit pay almalı ülkenin zenginliğinden.doğudaki illerimizede fabrikalar kurulsun..işssiz kimse kalmasın..neden ordaki insanlarımız da zenginlik bolluk içinde yaşamasın..sanki soğuk bölgelere refah götürmek bu çağda okadar zormu..bir Almanya..bir İsveç Finlandiya..bizim doğumuzdan daha soğuk iklim şartlarına haiz..ama nasıl gelişmişler..biz neden yapmıyalım..ama yapamayız..çünkü..birbirimizi..yemekle meşguluz..en başındaki kişilerden tut..halkına kadar..ne diyebilirimki..güzeldi yazınız..umarım..herşey güzel olur..hepimize..bize bizlere..çünkü biziz..bunu artık inkar etmiyelim..biz hepimiz can ciğer kardeşiz..artık hep sevgi içinde yaşamak hakkımız..birlik içinde..tebrikler..saygılar..
"Bizler tak kanatlı melekleriz ve ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz" (Luciano De Crescenzo)
zihinleri kapatan kapanık zihinliler şimdi açmaya çalışıyor kendi zihinlerini sanırım...:)
bence ortalığı karıştıranlar ; kitleleri birbirine kışkırtarak bundan nemalanan kişisel çıkar peşinde olan hep baş olmak hep insanları yönetmek zihniyeti taşıyanlar
asile;
vekil olanlar...
ne yazık ki...:(
insanları yönetmek isteyen tüm çıkarcıları bir roketle uzaya yollasak dünya rahat bir nefes alacak ortalık güllük gülüstan
insanlar kardeş olacak inanın..
halâ öğrenemediler tüm insanların kardeş olduğunu...
canlılar doğası gereği var olmaya başladığı bulunduğu ortamda göbekbağıyla bağlandığı süreçten itibaren herşeye duygusal cismani insani vs bağlanır...
kimsenin birbirinden farklı olmadığı
( insani boyutu gelişmiş olanlar hariç..) doğal olarak oluştuğumuz atmosferde
kendi kültürümüzün bilincinde diğer kültürlerle uyumlu
tüm çıkarcı ayrıştırıcılara karşı uyanık
özgür medeni bilinçli etik sağlıklı birlik beraberlik içinde insanlık gelişim sürecini tamamlamalı
evrensel yuvamız dünyada
elele gönül gönüle mutluluk içinde yaşamalıyız ...:)
şu üç günlük dünyada tek yapmamız gereken;
"ikra "
emriyle bilinçli düşünen
"komşusu açken tok yatan bizden değildir"
" ilim ilim bilmektir
ilim kendini bilmektir"
zihniyetini yaşayarak ; aklımızı kullanmak , birilerine maşa olmamak , asilliğimizin, insanlığımızın bilincinde olmak birlik dirlik içinde güzel insan olmak vesselam...
düşündüren sorgulatan anlamlı paylaşıma teşekkürler değerli dost yılmaz YANARDAĞ....
sevgim saygım her daim tebriklerimle ...
dogru haklı..satırları bir araya getirmiş güçlü kalem..begeni ile okudum..kutluyorum..sevgiyle
..Haklı bir yazı..Bu ülkede birilri kardeşçe yaşama ortamını ortadan kaladırma çabası içerisindedir ve var olacaklardır.Önemli olan bizlerin bu oyuna gelmememizdir.Demokrasi hepimiz için, geleceğimiz için düşünülmeli..
Dünyada ırk ve dinin referans alındığı toplumlarda demokrasi ve barış olmamsı mümkünm değildir..Farklılıklarımızı bir zenginlik kaynağı olarak algılamamız gerek...
Şiiddet nereden gelirse gelsin karşı durmak,birey olarak hepimizin görevi olmalıdır..Ahmet Türke yapılan saldırının tasvip edilecek bir tarafı yok ve bunu aklı selim,sağ duyulu hiçbir vatandaşın onaylamamsı gerekir...Bu ülke hepimizin .Karderşçe yaşam ortamı sivil toplum örgütlerinin yönetenleri denetlemesi ile gerçekleşir sanıyorum....
Tek kadatla uçmayı bırakın bu gidişle hiç kanadımız kalmayacak gibi.......
Karamsar olmamla birlikte geleceğe umutla bakmak zorundayım......Sevgi ve s selamlar
can dost ben bu birliği bozanları "REZİL SOYSUZLUK" şiir im ile anlattım okuma imkanız olursa bakın...biz lozanda satıldık elimizi kolumuzu bağladılar tüm damarlarımıza dönmeler yerleşti bu ayrımı yapan ve o kişilerin başında olan onlar...harika bir yaraya parmak basmıssınız kutlarım...sevgilerimle...
