Kelimelerden Düşen Çığ
Kelimeler, sözlüklerde sessiz sedasız bizi bekleyen; içinde binbir büyü gizleyen efsunkâr mucizeler. Kelimeler dorukları karlı dağların içe dürülmüş hâli. Kelimeler, bazen bir peri bazen bir dilber. Hâlden anlamayanlara, hâllerini arz etmezler…
Kelimeler, hayallerde olgunlaşıp şair ve yazarların gönüllerine düşerler. Şairler ve yazarlar, yüreklerine düşen çığın altında ezilmemek adına eser verirler .Kelimelere ses ve kanat takarlar. Biz, böylelikle farkına varırız kelimelerin. Sözün gücü, şairin ve yazarın deneyimi ve birikimi yanında, kelimelerin keşfedilmesi gereken hususiyetleri ile de alakalıdır biraz. Yunus, "Söz ola kese savaşı/ Söz ola kestire başı./ Söz ola ağulu aşı./Bal ile yağ ede bir söz. / Kişi bile söz demini./Demeye sözün kemini./Bu cihan cehennemini./ Sekiz uçmağ ede bir söz." derken, sözün önemini ve gücünü ne de güzel vurgular.
Musa Peygamberin(sav) duası da kelimelerin künhüne ermenin, ne kadar önemli olduğunu belirtiyor insanlara."Rabbim, benim göğsümü aç(genişlet).”“Bana işimi kolaylaştır.”“Dilimden düğümü çöz;”“Ki söyleyeceklerimi kavrasınlar.” Musa Peygamber (sav) sözlü anlatımda kelimeleri yerli yerinde kullanmayı ne kadar önemsiyorsa, şairler de yazılı anlatımda o yolda kuşkusuz.
Eskiler, “Kem aletle kemalât olmaz .”diye boşuna dememişler. Usta yazar ve şairler, duygu ve düşüncelerini ifade etmek için, onların içlerinden en uygununu seçerler… Onlar, kelimelerin rengini, kokusunu , dokusunu , sesini ,suskunluğunu çok iyi bilirler. Kelimelerin huyunu suyunu bilmek bir ayrıcalıktır. Ancak kelimeleri çok iyi tanıayanlar, farklı ve özgün sözler ortaya koyabilirler. Bu sayede, ayrıcalıklı olma, takdir ve beğeni toplama gibi bir yer işgal edebilirler hayatımızda.
Kelimeleri ve onların usaresini, rengini, kokusunu ne kadar yakalayabilirsek , o kadar güzelliği hayata aktarabiliriz. Hayatımız o oranda güzelleşir. Tek düzelikten kurtuluruz. İşte, bu yüzden muhtacız sanatçılara. Bizim yapamadıklarımızı onlar yapar yerimize. Bize düşense, onların yüreklerinden hayata yansıyan güzelliklere sahip çıkmak sadece...
Ankara, 10.04.2010