Eğitmek /Eğitilebilmek
Eğitmek /Eğitilebilmek
Dünya ,eğitimle bir değişim ve gelişim sağlarken ülkemizde orta öğretim dahil 12 yıl eğitim gören insanımız, genellikle varlığını his ettirecek bir kabiliyet kazanamıyor.Hele ilköğretim kendi başına bir sorun, sınıfta kalma kalma sorunu da olmadığı için öğrenci eğitim öğretim sürecinin yarısını sokakta geçirerek mezun oluyor. Aynı beklentiyle lisenin 9.sınıfını da deniyor, tabi eğitim öğretime pahallıya mal oluyor .çünkü bu tür kimseler eğitim öğretime yabancı oldukları için,bir yıl okula gitmekten bir kazanç elde edemedikleri gibi hem sınıfta kalıyorlar hem de bir şeyler öğrenme fırsatını arkadaşlarından alıyorlar.Tabi ki buna sebep olan bir çok neden var.
1-Müfredat sorunu
2-Öğretmen sorunu
3-Veli sorunu
4-İdari sorun
5-Mevzuat hazretleri
Eğitimin asıl amacı, bireyin yeteneklerini keşfetmek, sosyal ve evrensel değerlerle tanışmasına vesile olmaktır.Başka bir ifadeyle öğrencinin zeka türünü fark edip, ona göre yönlendirerek hayata katkıda bulunmasını, başarılarıyla mutlu olmasını sağlamak,sosyal bilimler ve fen bilimleri alanında öğrenciyi yetiştirmek, gerekirse araeleman olarak Meslek okulları sayesinde hayata kazandırmak ya da Genel Lise vasıtasıyla akademik alana yönlendirmektir.Tabi bu konuda yapabileceğimiz en önemli iş, öğrenciye ifade özgürlüğünü, düşünmeyi kazandırarak bir danışman edasıyla eksiğini tamamlayıp gelişimine katkıda bulunmaktır.
Harvırt üniversitesinde doktora çalışmasını yapan bir vatandaşımız kendine olan özgüvenle bilimsel bir dergiye bir makale yazıyor,hocası makaleyi inceleyerek bir çok ifadenin altını çiziyor,bizim doktora öğrencimiz, “ne oluyor hocam, bu kadar mı yanlışım var? deyince,Hocası: “eee benim görevin eksiklerini hatırlatarak kendini geliştirmekte katkıda bulunmaktır,sana övgüler yağdırarak kusurlarını örtersem gelişemezsin!.. bu tarz bana yakışır mı?” Diyor.
Müfredat sorunu;1-2-3 sınıflar hariç 4.sınıf-9.sınıf arası eğitim öğretim müfredatı bir hayli ağır ve öğrenciler üzerine ağır bir yük gibi çöküyor. kaldır kaldırabilirsen, dünya kadar bilgi,ayrıca çocuğun girebildiği sınavlarda da çıkabilecek konular,dolayısıyla çok çalışkan olan öğrencinin “feleği şaşarken” normal bir öğrenci zorla başarılı oluyor, zayıf öğrenci bu ağır müfredatın karşısında ne yapacağını bilemiyor,sersemleşiyor.
Halbuki müfredat az daha hafiflese, ders saati 6 saatten 5 saate indirilse, dolayısıyla ikili öğretim yapan okullarımızda da şu blok ders kavramı tamamen kalksa; bu süreçte Dil Edebiyat,Kültür,Din Bilgisi ve Tarih sıkıcı olmayacak tarzda öğretilip,Fen ve Sosyal dersleri Kuran-I kerim tercihe bırakılırsa ne kadar güzel olur. çocuk hem çocukluğunu hem de başarılı bir süreci beraber yaşayacak……
Öğretmen sorunu;en büyük sorunlardan biridir,maalesef öğretmenlere bir şeyler öğretmek kolay değil ,ama bütün öğretmenler gerekli bazı konularda iyice bir seminerden geçirilirse bir umut ışığı doğar, bir kıvılcım oluşur ve bu heyecan başarıya dönüştürülebilir.Bu öncülüğü de
Milli Eğitim Müdürlükleri yapmalıdır. zaten bu konuda Bakanlığın emirleri var,2011+ yılına kadar bu eylem planı işlemelidir.
Veli sorunu: bu bölgenin çalışanları olarak bizim veli açısından da sorunumuz var öyle ki velimizin çoğu eğitim öğretime muhtaçtır.Ondan ötürü olacak ki bakanlık eylem planında veli eğitimi de öngörülüyor.
İdari Sorun;Dünya bir değişim ve gelişim içindedir .dolayısıyla öğrenci değişiyor, tarz değişiyor, ne yazık ki idare tarzımızda bir değişiklik olmuyor. hala eski tas eski hamam yani öğrenciye yükleniyoruz,veliyi suçluyoruz.Halbuki Sınıf öğretmenliğinden başlamak üzere kayda değer bir yenilik gerek, yoksa başarı elde edemeyiz.Buna da eylem planında yer verilmiş.
Mevzuat sorunu; Mevzuatımız dört başı mamur okullara göre hazırlanıyor,dolayısıyla ülkemizin her bölgesinde,her ilinde,her okulunda başarıyla firesiz uygulamak kolay değildir;Uygulamaya çalışıyorsunuz öğrenci ,öğretmen, idare zorlanıyor,yeteri kadar yararlanmaya çalışıyorsunuz okulun düzeni rayına giriyor bu seferde teftiş ölçülerine mahkum duruma düşüyorsunuz,o zaman yasal olarak belli özelliklere sahip okullarda bir esneklik payını idari uygulayıcıya başka bir ifadeyle okul müdürüne vermek lazım.
Eğitim öğretim, eğitim öğretim!.. ya ciddi bir ilgiyle bu mevzuya eğileceğiz ya da iflah olmamız mümkün değildir böyle kör topal işler yürüyecek…
Mutlu yarınlara; iman, edep ve marifetle…..
e.kaya
YORUMLAR
Eğitim ve öğretim yıllardır bir sorun ve maalesef bu sorun artarak devam etmektedir.
Bir sınıfta 35 40 öğrenciye 4-5 saat gibi kısıtlı bir zaman da ne kadar ne verilebilir ki! Öncelikle öğrenci sınıflardan öğrenci sayılarını azaltma yönüne gidilmeli ve daha sonra gelecek için çocukları hazırlayacak bir ortam ve eğitim sağlanmalı.
Eğitime yeterince yatırım yapılmadığı gün gibi ortada.
Aslında çok şey var konuşulacak fakat...
Ufak ve gözden kaçan bir kaç yazım hatası dışında konu mükemmel.