BÖ-YÜK-SÜN-BA-BA
BÖ-YÜK-SÜN BABA!
İyelik zamiri: İsimlerin sonlarına ulanarak onların kime, kaçıncı kişiye ait olduğunu bildiren parçacıktır. Eskiden aidiyet eki derlermiş. İyelik zamiri de çekimlenir: -im, -in, -i, -imiz, -iniz, -leri.
Bu kısa anımsatmadan sonra gelelim son zamanlarda kulağımı tırmalayan bazı kullanışlara. İlkin bir misafirlikte karşılaştım. Babasından söz eden biri ısrarla “ Benim Baba” diye konuşuyor: “Baba dedi ki…”, “Baba beğenmez.” gibi. Baba sözcüğüne bir “M” harfi eklemekten özenle kaçınıyor. “BabaM” demek, çok mu zor, yoksa utanılacak bir durum mu? Hani ilkokulda “ öğretmenim” derken ortaokuldan itibaren “ hocam” diyerek büyüdüğümüzü kanıtlamaya çalıştığımız gibi burada da babam yerine baba diyerek aynı şeyi mi yapıyoruz acaba? Oysaki söz konusu genç, babasını yere göğe sığdıramıyor. Tüm cümleleri babaya hayranlık duygusu ve onu yüceltmek üzerine.
Yüz yüze konuşurken iyelik zamiri kullanmak bazen cuk oturuyor. Bazen de sırıtıyor, vıcık vıcık yağ akıyor: Öğretmen im, komutan ım da güzel, müdür üm, milletvekil im, kaymakam ım da yağcılık.
Kimi insanlar da komşu olsun, tanıdık ya da akraba , bir büyüğünden söz ederken iyelik zamiri kullanıyorlar ki bunlara bayılıyorum: Ahmet Ağabey im, Fatma Teyze m, Sevgi Abla m gibi. Bu söylemlerde sevgi, saygı, dostça benimsemek gerçek bir aidiyet, kabulleniş var.
Beni bu yazıyı yazmaya 23 Mayıs Cuma akşamı bir kanalda yayınlanan programda dinlediklerim götürdü. Programda geçen yıl yitirdiğimiz Aşık Mahzuni Şerif anılıyordu. Aşığın iki
oğlu da davetliler arasındaydı. Ozandan söz edilirken özellikle küçük oğlunun, “ Baba şöyle dedi. Baba böyle yaptı.” Gibi cümlelerle babadan nerde ise yabancı gibi bahsetmesini hiç beğenmedim. Bu söyleyiş onu dışlama mı, küçümseme ya da son günlerin modasına özenerek bu alemde yıllarını harcayanlara yakıştırılan baba söyleminin O’nun için de kullanılsın arzusu muydu? Müslüm Baba, Türkü Baba, Orhan Baba’nın yanında birde Mahzuni Baba’yı görmek isteği mi?
Gerçi baba sözcüğü dilimizde öyle zengin kullanım alanı bulmuş ki saymakla bitecek gibi değil: Telli Baba, İskele babası, baba malı, kurtar bizi baba, mafya babası, bö-yük-sün baba, emir telakki ederim baba vb.
Sözün özü tüm babaların evlatları tarafından baba diye anılmayı istediğini sanmıyorum. Baba sözcüğünün ilgisizliği ile babaM sözcüğünün sıcaklığı arasında fark yok mu sizce de…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.