DOĞUBAYAZIT ANILARIMDAN
DOĞUBAYAZIT ANILARINDAN
İnsan gurbette olunca ne çok seviyor memleketten geleni ne çok özlüyor memleket hasreti çekiyor
Otobüsümüz Doğubayazıt a girince otelin önünde durdu hepimiz heyecanla inme hazırlanıyorduk ki bir binbaşı karşımızda
Sevinçle halam eniştem hoş geldiniz diye sarıldı şaşkın bakışlar arasında inip bir taksiye binişimiz gurup arkadaşlarımızı şaşırtmış kimi korku dolu amanın askerler götürüyor diye telaşlanmışlar
Oysa şöförü müz biliyordu bu gece otelde değil evde kalacağımızı
Eve geldiğimizde de sevinç yaşandı ilk defa misafirimiz geliyor diye tabiî ki gurbet ve uzaklık
Öğle yemeğini yedik ve yola çıkacağız gezilecek yerler var diyerek yine otele gelip arkadaşlara katıldık
Bizi gören arkadaşlar yarı şaka yarı ciddi korkuttunuz bizi diye söylendiler
Sizi kaçırdılar sandık diye espiri yapanda oldu
İlk durağımız İshakpaşa konağı oldu bu tarihi eseri gezmek ayrı güzeldi
Çok yeri yıkılmış yinede bu yerin iklimine ayakta durmaya çalışan tarihi eserlerden biriydi
Ankara dan gelen bir gurup vardı araştırmacı profösör imiş çok ta güzel anlatıyordu her detayını bende takıldım peşlerine öğrenmek dinlemek güzeldi
Babanın başlayıp oğlunun bitirdiği bu harika konak 99 yılda bitmiş
Ve oymaların içerisinde Esmaül Hüsna yı bulmak için uğraştığını söyledi buldunuz mu diye sordum evet birkaç tanesini buldum ve arıyorum dedi işte eski ustalar böyle eserlerin arasına saklarmış ne kadar güzel hem oyma hem nakış hem rabbimin isimlerini yazarlarmış
Biz gelecek nesle ne bırakacağız elimizde olanların bile kıymetini bilmiyoruz
Ben bunları düşünüp gurubun peşinden giderken kendi gurubumuz aklıma geldi
Kimseler yoktu gittiklerini düşündüm hızla ayrıldım konaktan birkaç kişi kalmıştı
Otobüs biraz aşağıda kalmıştı buraya kadar çıkamamış yürümüştük
Çok kişi otobüse gitmiş ve ben hani babayı ziyarete geç kalmıştım
Yinede basıp gitmedim hızlı bir şekilde dualar okuyarak dolandım epey yatan vardı rabbim af etsin beni diyerek okuyarak ayrıldım herkes beni bekliyordu
Kimisi biraz öfkeli kimizi ceza vereceğiz diye espiri yapıyordu yok dedim ilk kez beklettim sizleri özrümü kabul edin diyerek çıktık yola
Yolumuzun üzerinde nuhun gemisinin çukuru vardı bir rivayete göre burada deniliyormuş
Uzaktan bakıp geçtik yolumuz gürbulak sınır kapısıydı bu yollar üzerinde gördüğüm araba mezarlıklarını unutmak mümkün değil
Ve kilometrelerce arabaların sıralanmış halini kapılar açılacak ta bu millet geçecek çok üzüldüm şoförlere günleri geceleri kuyruklarda beklemekle geçiyor
Doğubayazıt a geri döndük pasajları dolaştık burada çok değişik işler vardı tabiî ki kaçakçılık iran işleri ile dolu her yer ve çok ta ucuzdu
Yıldıray burada da buldu bizi beraber gezdik yine taksi ile eve geldik
Akşam yemeğini askeriyede yedik sohbet güzeldi buranın bahçesine hayran oldum çok bakımlı çiçekler içerisinde güzeldi
Sordu çocuklar hala enişte nereleri gezdiniz diye
Eşim halanı isakpaşa da bırakacaktık diye şaka yaptı
Bende ne yapayım çok meraklıyım birde rehber bulmuşum kaçırırmıyım dedim
Yalnız bir tek üzüntüm hani babayı istediğim gib ziyaret edemedim kapıdan baktım
Yıldıray a bak hala hani baba buraya gelipte onu ziyaret etmeyeni yine getirtirmiş dedi
Olsun dedim olsun rabbim nasip ederse gene gelirim
Gece güzeldi ama çabuk geçti sabah gurupla buluştuk yolcu yoluna gerekti daha çok yolumuz vardı
Not ,biliyor musunuz dostlarım bir buçuk yıl sonra ben yine Doğu Bayazıt a gittim
Hani baba çağırmış beni oğlum orada askerlik yaptı eşini çocuğunu alıp gittik yeğenlerim hep takıldılar hala busefer güzel dua et yoksa gene gelirsin diye çok güzel bir anımdı sizlerle paylaşmak istedim
Yazım hatalarım oldu ise af ola
YORUMLAR
Ne güzel bir tevafuk etmiş.O güzellik pınarı sanıyorum sizin ruh güzelliğinizin akış sesiydi.
Bir insan yürekten istedi mi,Yüce Rabbim hiç haşa ve celle cimrilik eder mi..Alın işte ispatı..
Ve o harika tarih kokan güzel yurdumuzdan Esmaül hüsnanın olduğunu da bu güzel yazı sayesiyle öğrenmiş olduk.Ve de ne güzel demiş biz elimizin altında kilere bile sahip olamıyoruz..
Güzel yurdum aynı anda dört mevsimin yaşandığı ülkem Türkiye; daha güzel yaşana bilme umuduyla... Hüseyin DAĞLAR...
AYSE 09
çok çok teşekkür ederim sağ olun
saygılarımla
AYŞE HANIM,
Yazınızı öyle sade ve güzel yazmışsınız ki, bende kendimi o grubun içinde hissettim. Yalnız yazınızda bir cümle o kadar anlamlıydı ki: ''BİZ GELECEK NESLE NE BIRAKACAĞIZ, ELİMİZDEKİLERİN BİLE KİYMETİNİ BİLMİYORUZ.'' acı amma gerçek bir cümle....
Ayşe Hanım, yazılarınızı hep okumak istiyorum, gücümün yettiği ölçüde.
İşlerinizde başarılar, yuvanızda sağlık ve mutluluklar dilerim.
Sevgili ablacığım, gezi notları en sevdiğim yazılardandır. Okumaktan büyük keyf aldım. Kalemine sağlık. Sevdilerimle
AYSE 09
sağ olun saygım ve sevgimle
Sevgili ablacığım. Sizin yazım hatalarınızı ne kadar düzeltmek istediğinizi ve bunun içinde çok ama çok mücadele verdiğinizi bizzat biliyorum. Eminim ki ilerleyen zamanlarda yazım hataları hiç kalmayacak.
"En iyi ben yazarım, En iyi imla kurallarını ben biliyorum" diyenlerin bile hataları inanın çok fazla. Yazınız çok güzel. Gezdiğiniz yerlerden bir nefeslik hava getirmişsiniz bizlere.
Teşekkür ediyorum paylaşımınız için. Sevgler yüreğinize
AYSE 09
ne çok yazacaklarım var bunada şükür diyorum
inşallah zamanla daha da iyi yazarım sevgim saygılarımla
Ayşe'ciğim,gezdiğiniz yerler güzeldir mutlaka,bana görmek kısmet olmadı,yazım hataları (de da )larda biraz var,kontrol edilirse, düzelir.Yüreğine sağlık,sevgiler.
handan akbaş tarafından 3/27/2010 7:35:32 PM zamanında düzenlenmiştir.
AYSE 09
birde yazım hatalarımı düzenliye bilsem neler paylaşıcam sizlerle
her zaman sevgim saygımdasın